Ara tatil nasıl gidiyor?

Ara tatillere alıştık mı? Kalıcı olur mu? Daha önemlisi hoşumuza gitti mi? Olaya nereden baktığımıza göre çok değişik yorumlar getirebiliriz. Örneğin öğrenciler ile velilerin, ara sınıflar ile son sınıfların konuya yaklaşımları çok farklı!..
Tatil öncesi ve tatil sonrası rehavet günlerini de hesaba katarsak, “Tatil arası eğitim” sloganı yerli yerine oturur.
Peki önemli olan eğitimin süresi, ders ve ders saatlerinin çokluğu mu yoksa verimlilik mi?
Bu konuda olaya nereden baktığınıza ve konumunuza göre değişecektir.
Örneğin çalışan ebeveynlerdeseniz ve evde çocuklarınıza bakacak kimse yoksa ara tatiller tüylerinizi diken diken ediyor olabilir.
LGS, YKS benzeri giriş sınavlarına hazırlanıyorsanız ve hele bir de iddialıysanız, eminiz ki ara tatiller çok daha yoğun geçiyordur...
Okula gidilen gün sayımız, tatillerden daha az.
Temel Eğitim Yasası’na göre 180 iş günü okula gidilmesi gerekiyor.
Kar, kış, iki bayram arası tatiller gibi sıradışı tatiller için ekstra gün eklenmesi ve telafi eğitim yapılması gerekiyor ki, bugüne kadar buna rastlayan zor çıkar.
Tatillerin zamanlaması konusunda da farklı görüşler var.
Tıpkı eğitim takvimi gibi tatillerin de aynı anda başlayıp, aynı anda sona ermesi, dört mevsimin bir arada yaşandığı ülkemizde, kimileri için avantaj olurken kimileri için eziyet dönüşebiliyor...
Ara tatillere yönelik değerlendirmeler, eminiz ki ileriki yıllarda ayrıntılarıyla incelenecek, devam mı, tamam mı konusunda daha sağlıklı kararlar verilecektir.
Şu anda yapmanız gereken olabildiğince dinlenmek ve bir sonraki yarıyıla en iyi hazırlanmaktır.
Son çeyrek, karne dönemi olduğu için en kritik dönem olacaktır...
Keyifli tatiller...