İki tweet attım, çok farklı yorumlar geldi.
Hepsini tek tek okumak gerek.
Çünkü hepsi birbirinden ilginç!
Neydi onlar?
. 30 yıllık matematik öğretmeni şunu iddia etti:
Örnek LGS sorularını, o sürede, bırakın ortaokul öğrencilerini, matematik öğretmenlerinin yüzde 80’i bile zor çözer! Çocuklara görmedikleri konulardan, dışarıdan kopyalanmış sorular sorarak, onları, dershane ve özel öğretmenlerin kucağına atıyoruz!
MEB???
. KPSS şampiyonu kadro yok diye ya da mülakatta elenerek atanmıyorsa, okul birincileri hiçbir yeri kazanamıyorsa, dijital çağı yakalayanlar bile bir yerde tıkanıyorsa, çalışsaydın yapardın, kazansaydın atanırdın, çağa ayak uydursaydın nal toplamazdın diye öğrenci ve öğretmenleri, günah keçisi ilan etmek haksızlıktır…
LGS ve benzeri giriş sınavları elbette bir sıralama sınavı ve ayırt ediciliği yüksek zor ve karmaşık soruların sorulması gerekir.
Ama bunun için önce, eğitim sistemiyle, sınavların bir bütünlük içerisinde olması gerekir.
Yoksa amaca hizmet etmemiş olur.
Okullar arasında, standart bir eğitim olmadığı için böylesi bir sınav zaten başlı başına bir haksızlık ama soruları daha da zorlaştırmak ya da okul içi eğitimden çok farklı boyutlara çekmek, gariban öğrencileri daha da mağdur etmenin ötesine geçmez!
İkinci tweet biraz da gelen eleştirilere cevap niteliğinde, vurun abalıya misali, öğrenci, öğretmen ve velileri eleştirerek bir yere varmayız.
Onların da eleştirilecek yönleri yok mu elbette var.
Ama moral ve motivasyonları yok.
Neden?
Suçlamaları sıralamadan önce bu sorunun cevabını bulmak gerekir!
Önceki yıl, hem okul birincisi hem de OKS birincisi olan bir çok öğrenci, istediği okula giremediyse, tuzun koktuğu noktaya gelinmiştir.
Öğrenciler, kendilerinden ne istendiyse, en iyi şekilde yapmış ama karşılığını alamamıştır.
Yine aynı şekilde, gecesini gündüzüne takıp, KPSS’de en iyi dereceleri elde eden öğretmenlerin, farklı gerekçelerle atanmamasını anlamak mümkün değil…
Dahası sürekli değişen sistem, yönetmelik ve yasalar, herkesi şaşkına çevirmiş, doğrunun ne olduğu konusunda şüpheler oluşturmuştur.
İşte bu yüzden eğer ille de bir çuvaldızı batırılacaksa, başta devlet ve MEB olmak üzere bunu önce kendimize batırmalıyız…
