Eskiden okullar kapandığında yaz tatilinin en azından bir bölümünü çalışarak değerlendirmeyen yok gibiydi. Şimdi ise çalışanı ara ki bulasınız. Yaz ayları, tatil için olduğu kadar kendini yenileme süreci olarak da bilinirdi...
Uzun yaz tatilinde derslerde eksiği olanlar abilerden, ablalardan takviye dersler alarak yeni öğretim yılına daha iyi başlamak için elinden geleni yapar, hayat tecrübesi kazanmak isteyenler ille de denemek istediği bir işyerinde ya da bir tanıdığın yanında o yaşamın bir parçası olmaya çalışır, staj yapması gerekenler staja yönelir, köylerde yakını olanlar onların yanına giderek doğayla tanışır, parası olanlar tatile gider ama onlar da yaz aylarının en azından bölümünü bir yenilenme dönemi olarak görürlerdi...
Sonra ne olduysa kentli olduk, daha da vahimi çalışmayı bir ayıp olarak görmeye başladık.
Oysa çalışılan işlerin çoğu emek gücünü dayanmaz ve para karşılığında olmazdı. Daha çok hayatı ve meslekleri tanımaya yönelikti. Cep harçlığı kazanlar için o para, karnedeki takdir teşekkürler kadar önemliydi. Hepsi unutuldu gitti...
Yaz aylarını çok yönlü bir şekilde değerlendirme, gelişmekte olan ülkeler için bir anlamda zorunlu gibi görünse ve genelde fazla ciddiye alınmasa da, gelişmiş ülkelerin pek çoğunda hem tecrübe hem de cep harçlığı çıkarmak isteyenler için çok fazla seçenek mevcut. Part time işler biraz da öğrenciler için yaratılmış işler.
Pek çok üniversitede öğrenci işleri ve güvenlik gibi çok önemli işler dışında diğer görevlerin neredeyse tamamı öğrenciler tarafından yapılıyor.
ABD başkanlarının çocuklarının öğrenciyken yaz aylarında yaptıkları stajlar da her zaman haber konusu oluyor.
İşte böyle bir girizgâhtan sonra sormak istediğim soru şu:
Öğrenciler olarak yaz tatilinizi nasıl değerlendiriyorsunuz? Veliler olarak bu konuda ne düşünüyorsunuz?..