adscode
adscode

"Öğrenme kayıpları bir felakete yol açabilecek noktaya geldi!"

Pandemi döneminde ortaya çıkan eğitim açığını, herkes bir şekilde dile getiriyordu ama hiç böylesine net ortaya koymamıştı! Devam etmesi halinde ortaya nasıl bir tablo çıkar? Daha da önemlisi, söylenenlerden çok söyleyenin kimliği? Peki o kim?

aguclu@milliyet.com.tr




 
 
Başlıktaki sözlerin sahibi Selçuk Pehlivanoğlu ve sıradan birisi değil!
Cumhurbaşkanlığı Eğitim Öğretim Politikaları Kurulu Üyesi ve Türk Eğitim Derneği TED'in Başkanı.

Bakın, daha başka neler söylüyor:


. Afrika ve Orta Doğu'daki ülkeler, Güney Amerika'daki birkaç ülke ile Türkiye'nin dışında Kovid-19 ile mücadele sürecinde okulları tamamen kapatan ülke yok!
. Öğrenme kayıpları bir felakete yol açabilecek noktaya geldi!
. Geleceğimiz tehdit altında okula dönmek zorundayız!
15 Şubat'ta yüz yüze eğitime tam kapasite başlanmalı!
. Öğretmenlere öncelikle  Kovid-19 aşısı yapılmalı!

İşi bu noktada, Pehlivanoğlu’na sormak gerekir:
. Okullar, 15 Şubat’ta tam kapasite açılmaya hazır mı?
. Felaket noktasına gelinmeden önce, neler yapılması gerekirdi de, yapılmadı?
. Bir milyon öğretmen ve eğitim personeli için hemen vurulacak aşı var mı?
. Okullar sokaktan çok daha güvenli ise neden kapalı? 

Peki, Bakan Selçuk, bu tespit ve öneriler hakkında ne düşünüyor? Yakın dostu ve eski çalışma arkadaşı Pehlivanoğlu'nun dediklerine ne kadar katılıyor, hangilerine itiraz ediyor?..

Bazıları, TED Başkanın bu açıklamayı ticari kaygılarla yaptığını iddia ediyor! Pehlivanoğlu’nun bu sözleri, özel okul refleksiyle yaptığını söylemek büyük haksızlık olur!

TED, Atatürk’ün isteğiyle, yabancı okullara karşı alternatif okullar açsın diye kurulan bir dernek ve öğrencilerinin çoğu da burslu! 
Ayrıca, Pehlivanoğlu, katılırsınız ya da katılmazsınız, eğitim hakkında, her daim, söylenemeyenleri de söyleyen bir isim oldu...

Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Zaman yönetimi!
Köy Enstitüleri???
Yarına hazır mıyız?