Okul Kurmak, Okul Almak, Banka Kurmaktan Daha Zor Olmalı!

Doğa okullarıyla ilgili çetin pazarlık süreci devam ediyor deniliyor ama kimlerle yapılıyor belli değil.
Dışarıya sızan bölük pörçük bilgilerin ise ayrıntısı ve güvenilirliği yok.
Hani birkaç günlük bir süreç olsa tamam ama aylardır bu şekilde devam ediyor olmasını anlamak zor.
Sözcü'den Can Mumay'ın haberine göre, son gelişme lisanslı okul sahiplerine yönelik!
Doğa Koleji’nin 49 lisanslı kurucusu okulu satın almak için yönetime teklif yapmış.
600 milyon TL’lik teklif, geçmişe dönük öğretmen maaşlarını ödemeyi de kapsıyormuş.
Bu olmazsa, 49 franchise sahibi ‘Doğa Koleji' ismini bırakarak yeni bir marka altında faaliyetlerine devam edecekmiş!
Enteresan bir gelişme ama bu durum da, fazlasıyla sorunu beraberinde getirebilir.
Bu arada okullardaki elektrikler de kesilmeye başlanmış ki, artık bu bardağı taşıran son nokta olur!
Okul sahiplerinin kafasında ne var bilmiyoruz.
Okullarını değerinin çok altında satmak istememeleri de çok doğal ama gelinen noktayı ne veliler, öğretmen, öğrenciler ne de kendileri hak ediyor.
İşte bu yüzden, artık çözüm üretmek zorundalar.

Bu arada anlaşılıyor ki eğitimin de, okulların da bir hamisi yok. Sektör olmanın da çok uzağındalar.
Bugün onlara, yarın başkalarına!
Keşke bu sorunu el birliği ile çözmek ve sektörü daha güvenceli hale getirmek için biraz olsun çaba harcıyor olabilselerdi.

Herhangi bir şirket ya da banka kurarken ya da satın alınırken, kırk dereden su getiriliyor, çok önemli güvenceler aranıyor.
Peki okullar, diğer kurumlardan daha mı önemsiz?
Var olan teminatları kaldırmanın mantığını ise anlayan varsa ne olur bize de anlatsın.
Sakın ola sektörü büyütmek için demesinler!
Hormonlu büyümenin geldiği son nokta ortada!..
Umarız, bugün bir çözüm üretilir de bu işkence sona erer!...