adscode
adscode

Otizmli Öğrenciler, Parçalanmış Aileler, Atama Bekleyen Öğretmenler

Aksaray'da özel eğitim sınıflarının kapatılmasını isteyen velilerin, otizmli öğrencileri yuhalaması, eğitimde geldiğimiz uçurumun bir göstergesi. Tıpkı parçalanmış ailelerin yaşadığı dram, yıllardır atama bekleyen öğretmenlerin içine düştüğü durum ve sınav girdabında kaybolan sınavzedeler gibi. İlgilenilmeleri için ille onların da manşetlere mi çıkması gerekiyor?..

aguclu@milliyet.com.tr




 
 
Otizmli çocuklarımız ve ailelerini perişan eden gelişmeler, Bakan Selçuk'un da dile getirdiği gibi "Ne eğitim sistemimizle ne de toplumsal değerlerimizle örtüşmektedir. Engelli çocuklarımıza ve ailelerine yönelik yürüttüğümüz her çalışmada hassasiyet gösterirken böylesi bir münferit olayın yaşanmış olması kabul edilemez."
Peki bu konuda ne önlem aldık?
Daha da önemlisi, önce insan olmayı, çocuklarımıza, velilerimize, ne kadar öğretebildik?
Belki de asıl sorgulanması gereken bu! 
O yuhalayan aileler, acaba kendi çocukları ayrı durumda olsaydı, yaşananlarla ilgili olarak ne düşünürlerdi?
Sınav babalığına gömdüğümüz kafalarımızı artık gün yüzüne çıkartalım da, önce sevgiyi, saygıyı, hoşgörüyü, paylaşmayı, empatiyi, vicdanlı olmayı öğretelim öğrencilerimize...
Yoksa yaşanan bu olaylar ne ilk olur ne de son!..
 
Parçalanmış Aileler
 
Bırakın başka kentleri ayrı kent içerisindeki öğretmenlerimiz arasında bile yüzlerce kilometre uzakta olanlar var.
Geçenlerde duydum çok şaşırdım.
Muğla'nın coğrafi büyüklüğü İstanbul'un dört katıymış. Benzer başka kentler de varmış, örneğin Antalya.
Sınav dönemlerinde ya da öğretmen atamalarında aynı kent içerisinde İdil'e öğrenci ya da aileleri, aynı kent içerisinde öyle farklı noktalara gönderiyorlar ki, şaşırmamak mümkün değil.
Belli ki o atamaları, o yönlendirmeleri,  o kentleri, zerre kadar bilmeyenler yapıyor.
Eğer önce insana saygı olsa, bu ufak gibi görünen ayrıntılar, mutlaka göz önünde bulundurulurdu. Çünkü, başkaları İçin minnacık gibi görünen detaylar, başkaları için zulme dönüşebiliyor!..
 
 
Atama Bekleyen Öğretmenler
 
Yüzbinlerce öğretmenimiz yıllardır atama bekliyor ve en ufak bir yol haritası yok!
Deli gibi KPSS'ye hazırlanıyorlar ama dereceye girseler bile atanmaları İçin hiç bir garantileri yok. 
Mülakat cenderesinden de geçip hadi atandılar peki sonrası?
Bu kez de sözleşmeli dramı başlıyor.
Hani üç yılını tamamlayanlar ailelerine kavuşacakları?
MEB, öğretmen yetiştirme, atanma, nakil ve kariyer basamakları konusunda çok daha insancıl ve şeffaf olmak zorunda. Yoksa, kendisinin öğretmenlerden esirgendiğini, başkalarından bekleyemez!..
 
Sınavzede Öğrenciler
 
Yılda 10 milyona yakın gencimiz sınavlara giriyor ve tam bir ömür törpüsü.
Sadece onlar için mi? Aileler de aynı ızdırabı yaşıyor.
Peki bu konuda umut tacirliğinin ötesinde ciddi bir yapılanma var mı?
Kesinlikle hayır!
Geçen yıllardan hangi dersler çıkartıldı ve önümüzdeki yıl İçin neler öngörülüyor?
Duyan var mı?
Olmayan şeyler duyulmaz diyenleriniz çıkacaktır ama yine çıkmadık candan ümit kesilmez derler!..

Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Zaman yönetimi!
Köy Enstitüleri???
Yarına hazır mıyız?