adscode
adscode

Pes etmek yok. Hele ki eğitim söz konusuysa!

Öldük öldük dirildik ama “Çıkmadık candan ümit kesilmez” atasözünde olduğu gibi pes etmedik.

aguclu@milliyet.com.tr




”Voleybolun Sultanları” önceki şampiyonlarda olduğu gibi olimpiyatlarda da tarih yazmaya, ders vermeye devam ediyor.
Hollanda maçında küllerinden yeniden doğdular. Moralleri, motivasyonları bozuk hem de çok bozuktu. Ona rağmen başardılar!..

Öyle meslekler vardır ki koşullar ne olursa olsun, dimdik ayakta durmanız gerekir.

Sınıfa giren öğretmen, maça çıkan sporcu, adalet dağıtan yargıç, canlı yayına çıkan bir sunucu “o an” başladığında her şeyi unutup, “o an”a odaklanmalı yoksa sorunlarına bir yenisini daha eklemenin ötesine geçemez.

İşte bu noktada adına profesyonellik mi dersiniz yoksa başka bir ad mı verirsiniz o önemli değil, önemli olan yapabileceğinizin en iyisini yapmak için mücadeleyi asla bırakmamak gerektiğine inanmaktır.

Millilerimizin dünkü maçla ülkece hepimize verdiği en önemli ders buydu.

Öldük öldük dirildik ama “Çıkmadık candan ümit kesilmez” atasözünde olduğu gibi pes etmedik.

Üniversiteye girme mücadelesi veren adayların, bu mücadeleden alacakları çok ders var.

Sınavda istedikleri puanı alamamış olsalar da maç henüz bitmedi.
Tercihlerde yakında olmasa da uzaktaki çok istedikleri bir bölüme girebilir, başarıyla bitirip o kaçırdıkları üniversitelerde mastır ya da doktora yapabilirler.

Yeter ki kendilerine inansınlar, gerisi gelecektir...

”Filenin Sultanları” daha önce de ufkumuzu açmış bize önemli dersler vermişlerdi. Her yerin bir okul, her anında bir ders olduğunu dün bir kez daha gösterdiler.
Yeter ki verdikleri o dersi doğru okuyalım, doğru anlayalım.

Dünkü maçta da alınacak o kadar çok ders vardı ki saymakla bitmez.

Umarız olimpiyatlardan da altın madalya ile dönerler ve ilk maçta morallerini yerle bir eden gelişmeleri, şimdi değil, o zaman anlatılar.

Şu anda onları polemiğin içine çekmenin hiç ama hiç kimseye bir yararı yok.
Futbolda bunu gördük, yaşadık ama ders aldık mı bilemem!..

Gelelim alınması gereken derslere.
Bir maçta bir ömür alınamayacak kadar ders vardı.

Dersler, sadece sınıfta hocalardan, laboratuarlarda deneylerden, kongrelerde sunumlardan alınmaz.

Zaferle taçlanan mücadelelerde yüzyıllar boyunca en akılda kalıcı ve derin iz bırakan ders örnekleri olmuştur.

Dün sabah
ki maça döndüğümüzde, işte almamız gereken derslerden sadece bir kaçının satır başı:

. Profesyonellik
. Takım ruhu
. Mücadele hırsı
. Kırılsanız da dik durmanız gerektiği . Fizik kondisyon
. Akıl, bilim, strateji
. Son düdük çalmadan maçın betmediği
. Zerafet
. Rakibe saygı
. Disiplin
. Ne kadar değerli oldukları
. Şaşı bakışın yerle bir olması
. Yerine dibine sokulacak değil elleri öpülesi oldukları
. Sabrı
. Önemli olanın doğduğun yer ya da bakış açın değil sahadaki kimliğin hakkını vermek olduğunu
. Liyakatı
. Dersine iyi hazırlanmayı
. Zaferlerin ancak inanıldığında kazanıldığını
. Futbolcular başta olmak üzere diğer sporcularımızın da voleybolcularımız kadar donanımlı olmaları gerektiğini
. Mütevaziliği
. Takımlarda yıldızlar kadar karıncalara da ihtiyaç olduğunu
. Sportmenliği
. Hakemlere itiraz etmeyen, kin kusmayan, rakiplerine de kendi takım arkadaşlarına olduğu kadar saygı duyan sporcuların da olduğunu
. Şımarmamayı
Ve daha neler neler...

Böylesi bir keyfi, böylesi bir dersi ve ölüp ölüp dirilterek de olsa böylesi bir zaferi, bir kez daha bizlere yaşattığınız ve sonrasına yönelik inanılmaz bir umut verdiğiniz için sadece sahalarda değil gönüllerde de taht kurdunuz.

Dominik maçında eminiz ki yeni bir destan yazacaksınız.
Maça odaklanın yeter, çünkü gerisi teferruat!..

Başarılarınız daim olsun, yüzünüz hep gülsün...


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Hangi lise?..
Liyakat mı, mülakat mı?
Kolej ücretleri
İyi bayramlar….