Bu noktada asıl önemli olan, tüm kişi ve kurumlar tam kapanma koşullarına hiç istisnasız uyacaklar mı yoksa yine herkes kafasına göre hareket edebilecek mi?
İşin şakasının olmadığını artık anlamamız gerekiyor.
Bir tarafta fazlasıyla sıkıcı ve moral bozucu bir süreç, öte yanda hastalık ve ölüm riski!
Nereden bakarsanız bakın her iki seçenek de sabır sınırlarını fazlasıyla zorluyor ama yapayacak çok da fazla bir şey yok...
Peki, 17 Mayıs'tan sonra okullarda yüz yüz eğitime geçilir mi, LGS, YKS, KPSS benzeri sınavlar zamanınızda yapılır mı?
Bakan Selçuk, buna gidişatın ve Bilim Kurulu'nun karar vereceğini söylüyor.
Doğru olan da bu. Şu an için ne söylense erken olur ama tam kapanla ile hedeflenen iyileşme gerçekleşirse, yüz yüze eğitime de geçilir, sınavlar da zamanın da yapılır...
Öğretim yılının 2 Temmuz'a kadar devam edecek olmasının artıları da var, eksileri de. Keşke, özellikle öğretmenlerimizi mağdur etmeyecek şekilde, okullar yaz boyunca açık olsa da, isteyen gelip, eksiklerini tamamlayabilse. Ama yeni bir sorunlar yumağı yaratmadan!..
Bu süreçte, öğretmenlerimizin aşı işlemleri de tümüyle gerçekleşirse, muhteşem olur...