Hiç kuşku yok ki bu sonuçlardan hepimiz kendi payımıza düşen dersler çıkarmalıyız. Ancak bu karanlık tablodan ders çıkarma işinde en büyük payın eğitim politikalarını belirleyen ve yön verenlerde olduğunun altını da özellikle çözmemiz gerekiyor. Sonuçları 8.sınıfta okuyan 1,2 milyon öğrenciyi esas alarak yorumladığımızda tablonun vahim olmaktan öte felaket düzeyinde olduğunu görmekteyiz. Aslında bu sınav sonuçları son dönemde tartışılan ortaöğretim geçiş modeli içinde bir veri tabanı oluşturmaya katkı sağlayabilir. Sınavın 38 bin öğrenciye uygulandığı belirtilmektedir.5 kategoriye ayrılan puanlama sisteminde temel altı düzeyinin altında ve diğer düzeylerde görünmeyen Türkçe dersinde 3 bin 300,matematik dersinde 3 bin 342,fen bilgisi dersinde 3 bin 307,sosyal bilgiler dersinde 3 bin 289 adatın durumu belirsizdir. Bunlar sınava mı girmemiştir yoksa hesaplanmaya değer görülecek düzeyde soru mu çözememiştir açıklanmaya ihtiyaç duyulan bir soru olarak ortada durmaktadır.
Kızlar erkeklere göre bütün derslerde daha başarılı sonuçlar çıkamamıştır. Hiçbir düzeyde ortalamalar yüzde 60’nin üzerine çıkamamıştır. Öğretmenlerin Türkçede yüzde 11’,i,matematikte yüzde 13’ü,fen bilgisinde yüzde 11î,sosyal bilgilerde yüzde 13’ü değişen programlara ayak uyduramadığını belirtmektedir. Eğitimli ve varlıklı ailelerin çocukları daha başarılıdır. Tüm derslerde YİBO’da okuyan çocuklar diğerlerine göre daha başarısızdır. Çünkü bu çocuklar daha çok kırsal bölgelerden gelmektedir. Bölgesel olarak Kuzey Doğu, Orta Doğu ve Güney Doğu Anadolu diğer bölgelere göre daha başarısız sonuçlar çıkarmaktadır. PİSA sonuçlarında da benzer bulgular bulunmaktadır. Okulların yüzde 29’unda kütüphane, yüzde 34’ünde fen bilimleri laboratuvarı bulunmamaktadır. En kötü sonuçlar temel ve temel altı düzeylerde matematik (%60) ve fen ortalamalarında(52,3) görülmektedir. Akran zorbalığı ve aile baskısı başarıyı olumsuz yönde etkilemektedir. PİSA ve TIMSS sonuçları da benzer bulguları içermektedir. Temel altı düzeylerde kalan öğrencilerin aşağıda sıralanmış temel kazanım, kavram ve ögeleri edinememiş olması eğitim sistemine ilişkin tablonun vahim olmaktan öte felaket durumda olduğunu gösteren en somut bulgular olarak görülmesi gerekmektedir. Sonuçların en önemli göstergelerinden biris de en alttakiler ile en üsttekilerin arasında oluşan makasın açıklığı, diğer bir ifade ile uçurumun büyüklüğüdür.
DÜZEY (TEMELALTI) Türkçe
Metinde açıkça ifade edilmiş duygu, düşünce, hayal ve bilgiyi belirleyebilir.
Metindeki bilgileri tekrar edebilir.
Görsel, şekil ve metinlerde birbirine yakın duygu, düşünce ya da bilgiler arasında basit ilişkiler kurabilir (sıralama).
Metinde açıkça ifade edilen durumlara dayalı “Ne, Nasıl, Niçin, Ne zaman, Nerede, Kim” gibi sorulara yanıt verebilir.
Metnin bağlamından hareketle cümleler arasındaki basit ilişkileri belirleyebilir.
Tablo 1 Türkçe Testine Ait Yeterlik Düzeylerine Göre Öğrencilerin Dağılımı
Yeterlik Düzeyi |
Öğrenci Sayısı |
Öğrenci Yüzdesi |
Temel altı |
1244 |
3,6 |
Temel |
7779 |
22,4 |
Orta |
15478 |
44,6 |
Orta üstü |
7979 |
23,0 |
İleri |
2220 |
6,4 |
Toplam |
34700 |
100,0 |
Ele alınan konuda bilinmesi gereken en temel bilgi ve becerileri kapsar. Bunlar her öğrencinin kazanmasını beklediğimiz kavramsal veya işlemsel bilgi ve becerilerdir.
Tablo 2 Matematik Testine Ait Yeterlik Düzeylerine Göre Öğrencilerin Dağılımı
Yeterlik Düzeyi |
Öğrenci Sayısı |
Öğrenci Yüzdesi |
|
|
|
Temel altı |
9148 |
26,4 |
Temel |
11632 |
33,6 |
Orta |
9956 |
28,7 |
Orta üstü |
2856 |
8,2 |
İleri |
1066 |
3,1 |
|
|
|
Toplam |
34658 |
100,0 |
Tablo 3 Fen bilimleri Testine Ait Yeterlik Düzeylerine Göre Öğrencilerin Dağılımı
Yeterlik Düzeyi |
Öğrenci Sayısı |
Öğrenci Yüzdesi |
|
|
|
Temel altı |
6203 |
17,9 |
Temel |
11945 |
34,4 |
Orta |
11544 |
33,3 |
Orta üstü |
3582 |
10,3 |
İleri |
1419 |
4,1 |
|
|
|
Toplam |
34693 |
100,0 |
Temel Altı Düzey
Öğrenciler, fenle ilgili bazı temel kavramların isimlerini bilir (Basit makineler, ölçüm aracı).
Kendi vücudu ile ilgili bazı olgular hakkında bilgi sahibidir (Model organ isimleri).
Bazı basit fiziksel olaylar hakkında bilgi sahibidir (Buzun erimesi, suyun kaynaması, gölün donması).
Basit doğa olaylarının isimlerini bilir (Kar, sel, deprem, yağmur).
Verilen basit grafik ve metinlerde yer alan bilgilerden (kavram, sayısal değer vb.) en az birini seçer. Tablo 3.93.
Sosyal Bilgiler Testine Ait Yeterlik Düzeylerine Göre Öğrencilerin Dağılımı
Yeterlik Düzeyi |
Öğrenci Sayısı |
Öğrenci Yüzdesi |
|
|
|
Temel altı |
2193 |
6,3 |
Temel |
8912 |
25,7 |
Orta |
14202 |
40,9 |
Orta üstü |
5838 |
16,8 |
İleri |
3566 |
10,3 |
|
|
|
Toplam |
34711 |
100,0 |
Temel Altı
Sosyal bilgilerle ilgili bazı temel kavramları bilir.
Basit düzeyde bilgiyi açık bir şekilde vermek amacıyla yazılan yazılardan bilgiye doğrudan ulaşır.
Olgu ve görüşleri ayırt edebilir.
Basılı ve görsel kaynakları bilgi edinme sürecinde kullanabilir ve basit düzeyde yorumlayabilir.
|
Doğal, beşeri ve tarihsel olayların zamanlarını ayırt edebilir |
|
(geçmiş, şimdiki, gelecek). |
|
Harita, tablo, grafik, diyagram, zaman şeridi vb. üzerinde |
|
verilenleri doğrudan okuyabilir. |
|
Temel hak, sorumluluk ve özgürlüklerinden bazılarını bilir. |
|
Sosyal katılımın gerekli olduğu durumları bilir. |
Sonuç olarak, yukarıda oluşan sonuçları genel öğrenci sayısı ile karşılaştırdığımızda karşımıza çıkacak olan rakamların büyüklüğü karşısında çokta şaşırmadığımızı, oluşan bu sonuçların bir nevi malumun ilanı işlevi gördüğünü belirtmeliyim. Sadece matematiğe bakacak olursak 1,2 milyon öğrencinin yüzde 60’nın yani 720 bin öğrencinin temel ve temel altı düzeyde yeterliklere bile sahip olmakta bile zorlandığını söyleyebiliriz. Matematikte ki sonucu diğer dersler içinde emsal kabul edersek oturup bin kez daha düşünmemiz gerektiği sonucuna varabiliriz.. Esas yapılması gereken bu sonuçlardan yola çıkarak işin yerli veya milli ya da uluslararası olmasına takıntı yapmadan yeniden plan ve programlarımız, pratiklerimizi, kurgularımızı ve politikalarımızı maya yatırmak ve yanlışlardan dönülme erdemliliğini göstermektir.