​Bilim, Spor ve Sanat Dersleri, Din Eğitiminin Gölgesinde Kaldı!

Eğitim Bakanlığı Mayıs ayı içerisinde yayınladığı bir genelge ile, ortaokullarda okunacak seçmeli derslerin 2 Haziran-13 Haziran tarihleri arasında belirlenmesini istemektedir.

Seçmeli ders belirleme yönteminin geçmiş dönemlerde çokça tartışıldığını, bu alanda öğretmen ve derslik yokluğu gibi birçok neden gerekçe gösterilerek zorlama yönlendirmelerin yapıldığına tanık olduk. Bu tutumun amaca hizmet etmediğini, sürecin pedagoji biliminin, rehberlik ve yöneltme kavramlarının temel esasları üzerinden doğru ve sağlıklı yürütülmediğini belirtmekte yarar görmekteyiz. 

Milli Eğitim Bakanlığının verilerine göre, ortaokullarda 2013-14 eğitim yılının birinci eğitim öğretim döneminin sonunda en çok tercih edilen seçmeli dersleri sırasıyla "matematik", "yabancı dil" ve "Kur'an-ı Kerim" olurken, en az seçilen dersler ise Braille Türkçe(körler alfabesi), Braille Matematik ve Türk Sanat Müziği olarak belirlendi.

MEB'in 2013-2014 eğitim-öğretim yılı birinci dönem itibariyle ortaokullarda seçmeli ders sayısı 66'ya yükseldi. Bu dersleri alan toplam öğrenci sayısı ise 5 milyon 960 bin 826 olarak belirlendi.

Bu dönem sonu itibariyle seçmeli dersleri alan öğrenci sayılarını gösteren istatistiklerden derlenen bilgilere göre, bu dönem boyunca en çok tercih edilen seçmeli ders 879 bin 335 öğrencinin tercih ettiği matematik uygulamaları dersi oldu.

Matematiği 851 bin 641 öğrenci tarafından seçilen yabancı dil uygulamaları izlerken, 682 bin 522 öğrencinin seçtiği Kur'an-ı Kerim seçmeli dersi üçüncü sırada yer aldı.

Seçmeli derslerin tamamı olan 66 ders arasında en çok tercih edilen ilk onda yer alan diğer dersler şöyle oldu:

En Çok Tercih Edilen Seçmeli Dersler ve Seçen Öğrenci Sayısı
Spor ve Fizik. Etkinlikleri..................435.147
Hz. Muhammed'in Hayatı.................404.963
Bilişim Teknolojileri ve Yazılım...................328.382
Bilim Uygulamaları...........................314.778
Medya Okur Yazarlığı.....................310.325
Okuma Becerileri............................262.789
Halk Kültürü....................................212.640

Bu dersler arasında en az seçilen dersler ise 16 öğrencinin seçtiği Braille Türkçe dersini, sırasıyla 21 öğrenci tarafından seçilen Braille matematiği, 25 öğrencinin seçtiği Türk Sanat Müziği izledi.
Braille Türkçe seçen öğrencilerin 13'ü Denizli'deki okullarda bulunurken, 3'ü ise Konya'daki okullardan seçimini yaptı. Braille matematik dersini seçen öğrencilerin ise tamamı Denizli'den olduğu belirlendi.
Türk Sanat müziği seçmeli dersini alan 25 öğrenciden 3'ü ise Aydın'daki okullardan, 22'si ise İzmir'deki okullardan tercih yaptı.

Seçmeli derslerin tamamı olan 66 ders arasında en az tercih edilen diğer dersler şöyle oldu:
En Az Tercih Edilen Seçmeli Dersler ve Seçen Öğrenci Sayısı
Hafif Batı Müziği............. 30
Batik ..............................31
Çiçekçilik....................... 34
El Örgü Tek................... 41
Güreş............................ 67
Fotoğrafçılık...................70

Yukarıda açıklanan istatistiklere bakarak bilim, spor ve sanat içerikli seçmeli derslerin din eğitimi içerikli seçmeli derslerin gölgesinde kaldığını, sanat ve sosyal içerikli bazı derslerin hiç tercih edilmediğini, geçen dönemlerden farklı olarak bu dönemde İngilizce ve Matematik derslerinin daha çok tercih edildiğini söylemek olanaklıdır. Tercihlerde siyasi ve dini kültürel kodlamalar etkili olmaktadır.

İmam hatip ortaokullarında %90 oranında Kur’an-ı Kerim ve Hz.Peygamberin Hayatı ders olarak seçilmektedir. Kürtçe başta olmak üzere diğer farklı dillerin seçmeli ders olarak tercih edilmesi neredeyse yok denecek kadar azdır. Öyle ki, Ankara, İstanbul, İzmir gibi bazı büyük iller başta olmak üzere pek çok ilde şube açmak için gerekli olan 12 öğrenci bile bulunamamaktadır.

Sonuç olarak seçmeli dersler, öğrencilerin ileriki eğitim yaşamlarında hangi alanda yönelimlerde bulunacağını, ilgi yetenek ve potansiyellerini açığa çıkarmaya, bu potansiyelleri geliştirmeye yönelik olmalıdır. Bu amaca hizmet etmeyen, günlük ve geçici öncelikleri öne alan, sınavlara hazırlık merkezli tercihler araçsallaştırılmış tercihlerdir. Araçsallaştırılmış tercihlerin ise amaca hizmet etmediğini, geçmiş modellerde denenerek başarı şansının olmadığını hep birlikte yaşadık. Aynı tutumda ısrarcı olmak etik olmadığı gibi eleştirel pedagojinin evrensel kuralları ile çelişen bir durumdur. Bu durumun gelecekte yapıcı olmayan sonuçlar üreteceği toplumsal tüm taraflar açısından çok iyi algılanmalıdır. 05.06.2014 Alaaddin DİNÇER/Eğitimci