adscode
adscode

Eğitimde işbirliğine dayalı yönetim ve denetim

Eğitim kurumlarında ders denetiminin ya da öğretimsel denetimin yapılmaması eğitim bilimlerinden birçok akademisyen tarafından eleştirilmiştir. Peki, eğitimde denetim gerekli midir? Elbette, eğitimde denetim gereklidir. Peki, nasıl bir denetim?

ikegitmeni@hotmail.com




Eğitim sistemimizde son yıllarda çok sık değiştirilen ve üzerinde bir türlü karara varılmayan bir konu da eğitim denetimidir. Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Müfettişleri yönetmeliği geçen hafta değiştirildi. Değiştirilen yönetmelikle ilgili kapsamlı bir değerlendirme yapmak mümkündür. Ancak, bu yazıda değiştirilen yönetmelikle ilgili bir değerlendirme yapmak yerine, eğitimde işbirliğine dayalı yönetim ve denetimle ilgili farklı bir perspektifte değerlendirme yapmak istiyorum.

Eğitim sistemimizde denetim, uzun yıllardır tartışılan bir konudur. Milli Eğitim Bakanlığı son yıllarda radikal bir karar alarak, okullarda müfettişler tarafından yapılan rehberlik ve denetim çalışmalarına ara vermişti. Eğitim kurumlarında ders denetiminin ya da öğretimsel denetimin yapılmaması eğitim bilimlerinden birçok akademisyen tarafından eleştirilmiştir. Peki, eğitimde denetim gerekli midir? Elbette, eğitimde denetim gereklidir.  Peki, nasıl bir denetim?  Diye sorumuzu devam ettiğimizde ise sorunun tam cevabını, denetimden ne anladığımıza bağlıdır. Bu yazıda, eğitim denetiminin akademik bir tanımı yerine daha basit ve anlaşılır bir tanım kullanmak istiyorum. Eğitim denetimi, eğitimde belirlenen amaçlara ulaşma derecesini, hedeflerine ne kadar ulaştığını, kaynakları ne kadar etkili kullandığını tespit etmek ve geliştirmeyi amaçlayan bir süreci ifade eder. Eğitim de “denetim” ve “teftiş” kavramları birbirlerinin yerine kullanılmış olsa da aslında birbirlerinden farklı kavramlardır. Teftiş kavramı kontrol ve rehberliği ifade ederken; denetim ise, daha geniş anlamda kullanılıp,   araştırmayı ve geliştirmeyi ifade eder.

Eğitim sistemimizde okullarda müfettişlerce yapılan ders teftişleri ve eğitim denetimindeki etik sorunlar, denetim sisteminin de sürekli tartışılmasına neden olmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı 2018 yılında yapmış olduğu değişikle okullarda müfettişler tarafından yapılan rehberlik ve teftişi kaldırmıştır. Eğitim bilimlerinde bazı akademisyenler konuyu o kadar abartmış olmalı ki, nerdeyse eğitimde tüm sorunların ders teftişiyle çözüleceği gibi yazılar kaleme almışlardır. Eğitimde asıl tartışılması gereken konu; nasıl bir eğitim yönetimi ve denetimi? Olmalıdır.

Eğitim sistemimizde eğitim yönetimi ve denetiminin sadece kontrol boyutuyla ele alındığı için çok tartışmalı olduğunu düşünüyorum. Eğitim sistemimizde okul yönetimlerindeki sorumluluk ve yetki arasındaki dengesizlik nedeniyle, okullarda işbirliği yerine kontrol ağırlıklı bir yaklaşım sergilenebilmektedir. Okul yöneticileri sorumluluktan kurtulmak için işbirliği yapmak yerine, her konuyu tutanak altına alarak, öğretmenlere tebliğ-tebligat yoluyla görev paylaşımı yapmaktadırlar. Peki, çözüm nedir? Okullarda tek sorumlunun müdür olduğu yapılanma yerine, işbirliğine dayalı bir yönetim yapısına gidilmelidir. İşbirliğine dayalı yönetim; dayanışmayı, birlikte iş yapmayı, etkili dayanışma ve takım çalışmasını, karar süreçlerine etkili katılmayı ifade eden bir kavramdır. Eğitim yönetiminde işbirliğine dayalı yönetim, okullarda tüm bileşenlerin yönetimde işbirliği halinde çalışmasını, takımlar arasında yarış yerine işbirliği esasına dayalı, katılımcılığı esas alan bir yapılanmadır. Okul yönetiminde işbirliğine dayalı yönetimde sorumluluk dengeli bir şekilde paylaşıldığı için okul yönetimi, öğretmenler ve çalışanlar arasında daha etkili bir işbirliği oluşmaktadır. Okul yönetiminde, sorumluluğun dengeli paylaşıldığı takımlar arasında yıkıcı bir rekabetin yerini işbirliğine dayalı bir paylaşım alacaktır. Okul yönetimindeki işbirliği, okulda etkili bir iç denetim sisteminin de oluşmasına neden olacaktır.

Okullarda işbirliğine dayalı yönetimde okul yöneticileri, kontrol memuru rolüyle öğretmen ve öğrencilerin sorumluluklarını yerine getirip getirmediğini kontrol etmek yerine; okulun hedef ve amaçlarını ne kadar gerçekleştirip gerçekleştirmediği ile ilgili eğitim liderliği rolünü gerçekleştirmek için çaba harcayacaklardır.

Eğitimde sisteminde denetim,  gelişme odaklı olmalıdır. Eğitim sisteminde denetimin kalitesi de mutlaka ölçülmelidir. Standartları belirli olmayan, bağımsızlığı tartışılabilir eğitim denetimi, eğitim sistemine katkı sağlamak yerine sorunlara neden olacaktır. Eğitim sistemimizde denetim; eğitim yöneticileri ve öğretmenler üzerinde sadece kontrol ve eksik bulma algısı oluşturmuştur. İşbirliğine dayalı yönetim ve denetimin olmadığı okul ortamlarında eğitim yöneticileri, sorumluluk alanlarında kendilerini korumak için denetçilerle işbirliğine girmek yerine, sınırlı bir paylaşım ya da bazı durumlarda mevcut durumu olduğunda farklı gösterme eğilimine de girebilirler. Bu nedenle, eğitim yöneticileri ve öğretmenler denetçilerle doğru bir iletişime geçememektedirler. Eğitimle ilgili düzenlemeleri sistem bütünlüğü içerisinde yapmak yerine; sadece “denetim” boyutu ya da sadece “yönetim” boyutuyla birbirinden bağımsız düzenlemeler olarak yapmak, beklentileri karşılayacak olumlu sonuçlar veremeyecektir. Eğitim denetçilerinin seçilmesi ve yetiştirilmesi süreci bilimsel boyutuyla ele alınmalıdır. Eğitim sistemimizde çağdaş bir denetim sistemi için işbirliğine dayalı yönetim ve denetim sistemi geliştirilmelidir. Geleceği aydınlık, yarınları umut dolu bir nesil için, “ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM”…

 

 

 

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)