adscode
adscode

UZAKTAN EĞİTİM NASIL OLMALIDIR?

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı tüm resmi ve özel öğretim kurumlarındaki eğitim öğretim faaliyetleri, uzaktan eğitimle TRT EBA TV üzerinden yapılmaya başlandı. TRT EBA TV’nin ilk günkü eğitimleri arasında yayınlanan ders müfredatları dışındaki animasyon yayınları tartışma yarattı. Milli Eğitim Bakanlığı eğitim dışındaki yayınların bilgisi dışında olduğunu ve akabinde hukuki işlem süreci başlandığını açıkladı.

ikegitmeni@hotmail.com




Milli Eğitim Bakanı uzaktan eğitimle ilgili günler öncesinde açıklamalarda bulunmuş; uzaktan eğitim faaliyetlerinde alanında başarılı, en deneyimli öğretmenlerin yer alacağını açıklanmıştı. Peki, uzaktan eğitim modelini ne kadar biliyoruz? Uzaktan eğitim faaliyetleri dünyada ilk ne zaman başlamıştır? Ülkemizde uzaktan eğitim faaliyetleriyle ilgili ilk deneyimler ne zaman başlamıştır? Covid -19’la mücadele ettiğimiz bu günlerde uzaktan eğitim faaliyetlerinde nasıl bir yol haritası çizilmelidir?

Uzaktan eğitimin farklı birçok tanımı olmakla birlikte genellikle farklı mekânlarda gerçekleşebilen, özel tasarım ve teknikler gerektiren,  farklı teknolojilerle iletişim sağlayan, özgün kurumsal ve yönetsel yapılanmayı gerekli kılan, planlanmış öğrenmeler olarak tanımlanır. Uzaktan eğitim,  uygulama açısından geleneksel ya da standart eğitim modellerinden farklı bir eğitim modelidir. Uzaktan eğitim ve açık öğretim kavramları birbirleri yerine kullanılsalar da aslında farklı kavramlardır. Uzaktan eğitim öğrenci ile öğretmenin zaman ve mekân olarak birbirinden ayrılmış olması durumunu ifade ederken, açık öğretim ise önceden planlanmış, gönüllü ya da zorunlu öğrenme süreçlerini kullanan bir eğitim öğretim sistemidir. Uzaktan eğitimin amacı, eğitimin aksamasına neden olan zaman ve engelleri ortadan kaldırarak, gelişen bilişim teknolojisiyle,  zaman ve mekândan etkilenmeden insanlara eğitim öğretim imkânları sunmaktır.

Uzaktan eğitimin tarihsel sürecine bakıldığında, bu teknolojinin 1700’lü yıllara kadar uzandığı görülmektedir. İlk olarak 1728’de Boston gazetesi mektup ile söylenen sözleri özel işaretlerle ve hızlı yazmaya yarayan bir yazı çeşidi olan stenografi dersleri verildi. Uzaktan eğitim 19’uncu yüzyılın ortalarında İngiltere, Fransa, ABD ve Almanya’da hızla yayıldı. İngiltere’de 1840 yılında, Isaac Pitman tarafından mektupla uzaktan eğitim uygulamaları başlamıştır. Fransız Charles Toussaint ve Alman Gustav Langenscheidt tarafından 1856’da Berlin’de mektup ile eğitim okulu kurmuştur. ABD’deki ilk kurumsal uzaktan eğitim çalışmaları ise 1874’te hem lisans hem de yüksek lisans dereceleri veren, “Illinois Wesleyan” üniversitesinde başlamıştır. ABD’de 1883’te New York Ithaca’da “Mektupla Eğitim Üniversitesi” kurulmuş ancak daha sonraki yıllarda kapatılmıştır.

Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte ülkemizde 1923 yılından 1960’lı yıllara kadar uzaktan eğitim, öncelikle kavramsal olarak tartışılmıştır. John Dewey tarafından 1924 yılında yazılan “Türk Eğitimi Üzerine Öneriler” başlıklı raporda;  yazışarak/mektupla öğrenmenin öğretmen eğitiminde kullanılabileceği önerisi yer almıştır. Öğretici Filmler Merkezi (ÖFM) 1951 yılında kurulmuş ve uzaktan eğitim düşüncesi daha aktif ve somut bir şekilde gündeme gelmiştir. Uzaktan eğitim uygulamalarının özel sektör tarafından ilk uygulaması, 1953 yılında kurulan FONO Açık Öğretim Kurumu aracılığıyla gerçekleşmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde 1958 yılında, Mektupla Öğretim Merkezi’nin kurulmuş olup, dışarıdan okul bitirmek isteyenlere hazırlık kurslarının mektupla verilmeye başlanmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı 1961 yılında,  mesleki ve teknik alanlarda mektupla öğretim yapmak üzere Mektupla Öğretim Merkezi'ni kurmuştur.

 

TRT’nin 1964 yılında yeniden örgütlenmesiyle radyo ile planlı bir şekilde yapılan eğitsel yayınlar dönemi başlamıştır. Film Radyo Televizyonla Eğitim Merkezi (FRTEM) tarafından 1973’de ilkokul, ortaokul ve liseler için eğitsel programlar yayımlamaya başlamıştır. Ayrıca 1975’te kurulan Yaygın Yüksek Öğretim Kurumu (YAYKUR) kurulmuştur. YAYKUR’un kuruluş amacı; lise ve dengi okul çıkışlı öğrencilere, toplumumuzun ve ekonomimizin gereksinim duyduğu alanlarda modern eğitim teknolojisinin tüm gereklerini kullanarak öğretim olanağı sağlamak ve böylece yükseköğretim önündeki yığılmaya çözüm yolu bulmak ve 2 yıllık bir ön lisans eğitimi ile ara insan gücü kademesini yetiştirmektir. YAYKUR kapsamındaki çalışma dışında 1978 yılında Yaygın Yükseköğretim Kurumu, Örgün Yükseköğretim Dairesi’ne yeni bir işlev vererek, görevdeki orta öğrenimli 140.000 kadar ilkokul öğretmenine iki yıllık yükseköğretim kazandırılması hedeflendi.

 

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olarak hizmet veren Okul Radyosu ve TV Okulu 1980 ve 1990’lı yılları arasında, örgün eğitimi desteklerken, isteyen herkese yaygın eğitim olanağı sağlamıştır.  Sürekli ve açık öğretim yapma görevi, 1982'de çıkartılan kanun hükmünde kararname ile bilimsel ve teknolojik altyapıya sahip olan Anadolu Üniversitesine verilmiştir. Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi’nin kurulmasıyla birlikte Türkiye’de uzaktan eğitim hızlı bir gelişim safhası içerisine girmiştir. Anadolu Üniversitesi Bilgisayar Destekli Eğitim (BDE) Birimi uzaktan eğitim alanında araştırma, tasarım ve geliştirme yapmak amacıyla Açık Öğretim Fakültesi bünyesinde 1989-90 öğretim yılında oluşturulmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 1992 tarihinde Açık Öğretim Lisesi kurulmuştur. Bu şekilde orta öğrenime devam edemeyen öğrenenlere uzaktan eğitimlerini tamamlama ve diploma alma olanağı tanınmıştır. Uzaktan eğitim teknolojilerini kullanarak öğretim hizmeti veren Açık Öğretim Lisesi MEB Film Radyo ve Televizyonla Eğitim Başkanlığı (FRTEB) bünyesinde kurulmuştur.

 

Uzaktan eğitimle ilgili çalışmalar yukarıda da ifade edildiği gibi Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte sürekli gündemde olan bir konu olmuştur. Okuma yazma seferberliği çalışmalarında da uzaktan eğitim kapsamında televizyonlardan yararlanılmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı eski adıyla Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü kapsamında geçmişte önemli çalışmalar yapılmıştır.

Dünya da birçok ülkede Covid-19 pandemisiyle birlikte uzaktan eğitim faaliyetleri başladı. Ülkemizde de yükseköğretim kurumları ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda TRT EBA TV yayınlarına başladı. TRT EBA TV’deki ilk yayınlar değerlendirildiğinde ve uzaktan eğitim sürecinin uzaması da dikkate alındığında; Milli Eğitim Bakanlığının uzaktan eğitimle ilgili çalışmalarının tasarım, sunum, içerik ve etkililik açısından geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. TRT EBA TV de görevli öğretmenlerin uzaktan eğitim konusundaki deneyimleri tekrar gözden geçirilmelidir. Uzaktan eğitim derslerinin sadece TV üzerinde verilmesi yerine Eğitim Bilişim Ağı(EBA) da etkili kullanılmalıdır. Uzaktan eğitim süresi daha da uzadığı takdirde gelecek eğitim öğretim yılı için öğrencilere kitap yerine tablet dağıtılarak, okullarda öğretmenlerin webinar üzerinden öğrencilerine birebir ders vermeleri için gerekli alt yapı çalışmalarına başlanmalıdır. Webinar, internet üzerinden gerçekleştirilen ve katılımcıların mekan yada zamandan bağımsız olarak katılım gösterebildikleri online eğitim,  toplantı veya seminerlerdir. Dünyanın birçok ülkesi uzaktan eğitimlerini webinar üzerinden yapmaktadır. Ülkemizde de bazı özel öğretim kursları webinar üzerinden öğretim faaliyetlerini yürütmektedirler.  

Covid-19 pandemisiyle birlikte, dünyada birçok sistem artık eskisi gibi olmayacaktır. Covid -19 Pandemisi dünya da bir kez daha bilim ve aklın yolunda ilerleyen ülkelerin salgınla baş etmede daha başarılı olduklarını gösterdi. Covid-19’la mücadele ettiğimiz bu zor günlerde, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için birlik ve beraberlik duygusu içerisinde, bilim ve aklın yolunda eğitim sistemimizi yeni durum ve şartlara en hızlı şekilde uyarlamamız gerekmektedir. Geleceği aydınlık, yarınları umut dolu bir nesil için, “ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM”…

 

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)