Lise Tercihleri Terletiyor!

Bu yıl Lise Tercihlerinde terleyen bir ‘’Milli Eğitim Bakanlığı ‘’görüyoruz.

Diyeceksiniz ki, geçen yıllarda her şey güllük gülistanlık mıydı, tabii ki değildi. Yine belli zorluklar vardı ama bu yıl ilk TEOG ve buna bağlı ilk yerleştirme olması nedeni ile biraz daha hassas bir yıl.
Bu senenin bazı yenilikleri ise;

! Tüm okulların Anadolu Lisesi kapsamına girmesi,

! Her öğrencinin bir şekilde Merkezi sistemle yerleşecek olması, 

Bizim çekincelerimiz tüm bu yeni sistemin simülasyonun ya da pilot uygulamasının yapılmadan direk olarak uygulanmış olması. Yani ortaya çıkacak olan aksaklıklar ve sıkıntılar yaşanarak görülecek.
İşte buda bizleri biraz endişelendiriyor.

Her ne kadar ‘’Milli Eğitim Bakanlığı ‘’ Kontenjanlar anlamında sıkıntı yaşanmayacağını söylese de, Büyük şehirlerde yığılmalar olabilir. Bununda pratik çözümü sınıf mevcutlarının artırılması olur herhalde. Sonuç olarak biraz daha kalabalık sınıflar.

Bu da   kamuoyu tarafından  ‘’Milli Eğitim Bakanlığının ‘’yıllardan beri  hedeflerinden olan az mevcutlu tekli  eğitim modelinden de sapma olarak algılanabilir..

Asıl önemlisi bu kalabalık sınıflarda öğretmenlerimize biraz daha fazla iş düşecek gibi gözüküyor. Sınıf hâkimiyeti, düzeni sağlama ve dersi huzurlu bir şekilde işleme.

Diğer merak ettiğimiz de adresi dayalı yerleştirmede öğrencilerin ne kadar memnun kalacağı.

Zaman eski zaman değil. Eskiden çocuklara şu okula gideceksin dedin mi pek karşı çıkmaz seslerini yükseltmezlerdi. Ama şimdi istedikleri olamadı mı dünyayı birbirine katıyorlar ya da velilerin onlara karşı olan hassasiyetlerini çok iyi kullanıyorlar.

Zaten şimdiki veliler de bende dâhil pamuk şekeri. Bende yanlış bir yetiştirme tarzı olduğuna inanıyorum ama çocuğumuz istedi mi akan sular duruyor, onun istediğini yapmak için her şeyimizi seferber ediyoruz.

Şimdi adrese dayalı sistemle istemediği okula yerleşecek olan öğrencimizi mutlu etmek içinde bu refleksimiz devreye girecek.   Belki de ona bütçemizi çok zorlayacak olan bir Özel okul aramak zorunda kalacağız. 

Başta ‘’Eğitim Ajansı ‘’ yazarları olarak bizler ve birçok Eğitimci yazar yeni sistemle ile ilgili endişelerimizi devamlı dile getiriyoruz. Belki çok kötümseriz beklide çok evhamlı,  ama iyi niyetli olduğumuz herkes bilsin.

Ve inşallah bu söylediklerimizde haklı çıkmayız.

Yoksa 22 Ağustostan sonra bir ‘’Eğitim Krizi ‘’çıkabilir,bunun sonuçları da diğer krizlere benzemez, bizden söylemesi..