adscode
adscode

Türkiye’de okumak ne anlam ifade ediyor?

Okumak fiili çok çeşitli anlamlara gelir. Kitap okumak, haber okumak, niyet okumak, üniversite okumak…

cemozel2021@gmail.com




“Bizim oğlan okumadı.” der anneler ya da babalar. Bundan kastı da en iyi ihtimalle liseden sonra üniversite okumayıp, bir iş bulup çalıştı, anlamına gelir. Üniversite okumak demek de aslında genelde bir meslek sahibi olmakla bir tutulur; ancak gözden kaçırdığımız bir şey var ki, “okumak”tan kastımız sadece üniversite okuyup bir meslek sahibi olmak değildir.

Birçok meslek alanında gerçekten de bu anlamda okuyup, toplumca kabul görmüş meslek sahibi olan bireyler var. Mühendisler, doktorlar, avukatlar…

Okumak, bir meslek sahibi olmanın çok ötesinde bir anlam ifade ediyor. Kitaplardan beslenerek okumak, farkındalık kazanmak, entelektüel olma çabası içine girebilmek, en önemlisi de soru sorabilme yeteneğini kazanarak düşünme eylemini hayata geçirmektir.

Okumak, bir yaşam felsefesidir.

Okumak, bir enstrüman çalmak gibidir.

Nasıl ki Fazıl Say her gün düzenli olarak altı yedi saat piyano çalıyorsa okuyan bir birey de düzenli olarak okuma uğraşısının içinde olmalı. Aksi taktirde sadece meslek edinmek için ve para kazanmak için, okumuş olunur. Gerçek okurları bu meslek okurlarıyla karıştırmamak gerekir.

Oysa toplumumuzun, bunların çok daha ötesinde, kendini yetiştiren, geliştiren, bilime daha yakın olan, eleştirel olabilen, sorgulayan, başkalarının söylediklerine saygılı bireylere ihtiyacı var.

Bugün, sözüm ona okumuş dediğimiz bazı kimselerin akıldan yoksun, bilimden uzak ve at gözlüğünü takıp takıştıranlar olması ülkemiz için endişe verici. Okumak, meslek edinmenin çok ötesine geçmeli. Çok ciddi bir şekilde bu işe el atmamız gerekmektedir. Felsefe, psikoloji, sosyoloji, tarih, edebiyat, kültür, sanat, fen ve diğer tüm disiplinlerde kendimizi geliştirecek okumalar yapmamız gerekmektedir. Televizyon programlarında yılın bazı dönemlerinde uzmanlara sorulan sorular, tiyatro oyunlarında skeç haline getirilecek kadar traji komik. Bazı bilgi yarışmalarında sorulan sorulara verilen yanıtlar saç baş yolduran cinsten.

“Ne varmış bu okuma uğraşısında, amma da abarttınız” diyenler çıkacaktır. Gelişmiş ülkelerin ellerinden düşürdüğü bir kitaba denk geldiniz mi hiç? Ben hiç, yerlerde kitap görmedim. Hep ellerinde; çünkü düşürmezler ellerinden. Bir bildikleri olmalı. Yoksa onlar için de zaman çok kıymetli ya da onlarda da televizyon var; ama buna rağmen okumaya çok fazla zaman ayırıyorlar.

Zararın neresinden dönsek kardır. Bir an önce okuyalım ki, bir o kadar da okutalım. Yoksa karanlıklar nasıl çıkar aydınlıklara!


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)