Üniversiteye adım atmadan önce sizi biraz üniversite kütüphaneleri üzerinden bilgilendirmek isterim.
Maalesef Türkiye’de lise kütüphanesi kültürü pek yaygın değildir. Olanların büyük bir kısmı profesyonel kütüphaneciler tarafından yönetilmediği için ya da daha acısı, ilgilenen olmadığından, kapalı olduğu için size hizmet sunamamaktadırlar; ama üniversite kütüphaneleri öyle değil. Sudan çıkmış balığa dönmemek adına size neler öğretecekler, onlardan biraz bahsetmek istiyorum.
Öncelikle bir kütüphanede nasıl davranmamınız gerektiğini, başkalarına karşı bu mekanlarda daha bir saygılı olmayı öğretecekler.
Bir kitabı yüzbinlerce kitabın arasından nasıl kolayca tarayıp bulacağınızı gösterecekler. Bunun için kütüphane katalogları bir kitabın ya da daha genel tabiriyle bir kaynağın hangi koleksiyonda olduğunu, şu anda kütüphanede olup olmadığını yani başka bir kullanıcı tarafından ödünç alınıp alınmadığını gösterecekler.
Ödünç alma haklarınız olacak. Tabii ki kurumdan kuruma göre değişecek belki ama örneğin 60 günlüğüne 60 adet kitap alabileceğiniz kurumlar olacak. Bu sayı bile insanın tüylerini diken diken etmeye yetecek kadar fazla.
Eğer bir kitap başka birinin üzerindeyse ve siz de o kitaba ihtiyaç duyuyorsanız, sistem üzerinden nasıl ayırtacağınızı gösterecekler. Duyarsanız şaşırmayın diye bu uygulamaya “hold koymak” da diyecekler.
Örneğin Google benzeri web keşif araçlarıyla tanışacaksınız üniversite kütüphanelerinde. Tek bir aramayla hem kitapları, hem makaleleri hem de dergileri bulacaksınız.
Akademik dünyanın vazgeçilmezleri olan binlerce dergiyle hemhal olacaksınız. Üstelik bu dergilerin çok büyük bir kısmı elektronik olacak ve “Kampüs Dışı Erişim” tabiri sayesinde okula gelmediğiniz günlerde de sanki kampüsteymişsiniz gibi üniversitenizin size verdiği kullanıcı adı ve şifrelerle bütün elektronik kaynaklara istedğiniz her yerden günün her saati ulaşabileceksiniz.
Veritabanı kelimesini çok duyacaksınız; çünkü üniversite kütüphanelerinin abone olduğu dergilerin çoğunluğu, toplu halde bu veritabanlarından gelecek. Örneğin bir veritabanında bir konu taraması yaparken bütün dergileri tarayacak ve size makalenin tam metnini getirecek. Tam metin tabirini fulltext olarak da çok kullanacaksınız.
Kütüphanenin abone olduğu binlerce derginin içinde sizin aradığınız makale yoksa “Doküman Sağlama” adlı hizmet yoluyla diğer kütüphanelerden temin edip size getirecekler. Keza kitaplar için de bu durum geçerli olacak. Örneğin kütüphanenizin koleksiyonunda aradığınız bir kitap yoksa, onu Kütüphanelerarası Ödünç Alma (ILL: Interlibrary Loan) hizmeti yoluyla senin adına ilgili üniversiteden ödünç alıp sana getirecekler.
Birçok üniversite kütüphanesinin uygulamaya geçtiği bir hizmet sayesinde artık derslerden arta kalan birçok vaktini kütüphanede geçireceksin; çünkü genelde 7/24 açık olacaklar. Adeta bir yaşam merkeziniz olacak. Bazen araştırma yapmak, bazen ders çalışmak, bazen kitap okumak, bazen de arkadaşlarınla buluşmak için mükemmel yerler olacak.
Üniversite kütüphaneleri birçok hizmeti daha ayağına getirecek. Örneğin yazar söyleşileri yaparak bu etkinliklere katılmanı sağlayacak ve entelektüel bir ortamda bulunuyor olacaksın. Yine konusunda uzman kişileri söyleşilere davet edecekler ve muazzam bilgiler edinmeni sağlayacaklar.
Aklıma geldikçe yazıyorum; ama sanırım bir günlük iş değil. Devam eden günlerde, daha başka ne gibi hizmetler alabilirsin konusunda yazmaya devam edeceğim. Şimdilik tatilin keyfini çıkar; çünkü bunu fazlasıyla hakettin.
