Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından, bölgedeki öğrencilerin sınıf geçme şartlarının nasıl olacağı merak ediliyordu. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, deprem bölgesinde sınıfta kalmanın olmayacağını açıkladı. Alınan kararların Elazığ hariç, 10 ili kapsadığını söyleyen Bakan Özer, lise öğrencilerinin başarısız oldukları ders sayısına bakılmaksızın sorumlu olarak üst sınıfa geçeceğini duyurdu. Bu öğrenciler için sorumluluk sınavlarının 19-25 Haziran’da yapılacağını belirten Özer “Bu düzenlemeden sonra bölgeye dönüşlerin artacağını öngörüyorum. Nakil olanlara bu hakkı tanımadık. Bundan sonra dönecekler de bundan yararlanacak. İkinci dönemi orada bitirmeleri yeterli olur” dedi.
Milliyet'ten Aysel Bozan Yılmaz'ın haberine göre Sabancı Öğretmenevi’nde eğitim editörleriyle bir araya gelen Bakan Özer, şu açıklamalarda bulundu:
YÜKSEK NOT ESAS ALINACAK
Öğrencinin ikinci dönem notu düşükse yıl sonu puanı olarak birinci dönem notu esas alınacak. Eğer öğrenci ikinci dönem sınava girmemişse birinci dönem puanı; sınava girdiyse ve ikinci dönemin notu birinci dönemin notundan düşükse birinci dönem notu esas alınacak. Ama yüksekse ortalaması alınacak.
Deprem bölgesinde, 3 bin 450 noktada Destekleme Yetiştirme Kursu (DYK) açıldı. Bu kurslardan en son 145 bin öğrenci yararlandı. 1 Ağustos-1 Eylül arası bölgede telafi eğitimleri için DYK kursları açılacak ve katılım gönüllü olacak. Programların kitapları basıldı.
ATAMADA ÖNCELİK HATAY’A
Atanacak 45 bin öğretmenin yüzde 50’sini bölgeye vereceğiz ve çoğunluğunu da Hatay’a atayacağız. 45 bin öğretmenin il bazlı dağılımı da belli oldu.
Türkiye’de istisnalar hariç devlet okulları özellerden daha iyi. Devlet yapamaz, beceremez algısı oturmuş. Bizim çok başarılı okullarımızın hikâyeleri pek anlatılmıyor.
ANAOKULUNDA HEDEF AŞILDI
Bakanlık döneminde yaptığı en önemli işin okul öncesine erişim olduğunu kaydeden Bakan Özer, şunları söyledi: “1 yıl içerisinde 3 yaşta oranı yüzde 9’dan yüzde 21’e, 4 yaşta yüzde 16’tan yüzde 42’ye, 5 yaşta yüzde 65’ten yüzde 99,86’ya çıkardık. Zorunlu olmamasına rağmen Türkiye’de okul öncesi eğitim sorunu çözüldü. 6 Şubat’tan itibaren okul öncesinde ücretsiz yemek uygulamasını başlattık. Bu, 5 yaş okullaşma zorunlu oldu demektir. Bunun uzun vadede 3 katkısı olacak. Fırsat eşitliği için kalıcı çözüm sağlayacak. İnsan kaynağının niteliğini artıracak. Kadın istihdamının artmasını sağlayacak.”
3 bin anaokulu hedefiyle yola çıktıklarını belirten Özer, göreve geldiklerinde 2 bin 782 olan sayının 9 bin 482’ye ulaştığını açıklayarak “Bu yapılanlar bir devrimdir” dedi. Yine 3 yıl önce sadece 28 ilde özel eğitim anaokulu olduğunu, tüm illere kurmak istediklerinde il müdürlerinin bile talep yok diye direndiğini vurgulayan Özer, “Önce arz sunmak lazım, sunacaksınız ki talep olsun. Bu süreçte tüm ilerde özel eğitim anaokulu açtık ve sayıyı 247’ye çıkardık. Sosyal devlet olarak arzı sunmak da görevimiz” diye konuştu.
‘KEYİFLİ BİR BAKANLIK GEÇİRDİM’
Bakanlığı dönemi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Özer, şunları söyledi:
“Bakanlıkta olağanüstü bir süreç geçirdim. Attığım her adımdan memnunum. Koyduğum hedeflerin hepsi gerçekleşti. 20. Milli Eğitim Şurası kararlarının büyük bir kısmı uygulandı. Eleştiri tamam ama vicdanlı olmak lazım. Genel olarak memnunum.”