Öğrencilerimiz için üç, öğretmenlerimiz için iki ay sürecek yaz dinlencesi bu gün başlıyor.
Karne gününün sevinci, heyecanı bir başkadır. Çocuklarımızdan birinin bile üzülmeyeceği bir gün olsun 8 Haziran 2018.
Yaklaşık 19 milyon öğrenci ve 900 bin öğretmenle bitirdiğimiz 2017-2018 Öğretim Yılı’ndan hepimiz için yüz ağartıcı, iç açıcı ne kaldı elimizde diye bakacak olursak…
??????????????????????????????????................................
Öyleyse yüz ağartmayıp iç açmayan ne kaldı diye bakacak olursak…
Sayalım:
* “Müfredat” adıyla sunulan hurafeler yığını,
* Artık adı bile konulamayan sınav sistemi (ya da sistemsizliği),
* Yıllardır bekleyip hâlâ ne zaman atanacağını bilmeyen 400 bin öğretmen adayı,
* Yandaşlık dışında hiçbir kuralı kalmayan yönetici atamaları,
* “Geleceğimiz imamhatiplerdedir” yalanıyla kandırılan veliler,
* Ve artık bu yalanı yutmamaya başlayan halkın, yüzde 35’ini boş bıraktığı imamhatipler,
* Şimdi nereye kaydolacaklarını bilmeyen 1 milyon 8. sınıf öğrencisi,
* Nitelikli okul oranının yüzde 10 olduğunu itiraf ettiği halde “Dünyanın en bilimsel müfredatını uyguladıklarını” söyleyen bir bakan,
* “Sınav yapıyoruz ama girmeseniz daha iyi olur” diyen bir müsteşar,
* Darmadağın olmuş eğitim ortamında çocuğunu kurtarmanın yolunun özel okullardan geçtiğini sanıp ucuz özel okul arayan anne babalar,
* Bu nedenle eğitimdeki payı yüzde 20’lere tırmanan “akıllı college”ler,
* Hangi büyük projelerle ses getirdikleri bilinmeyen “proje okullar”,
* Ne amaçla parçalandıkları bir türlü açıklan(a)mayan 13 üniversite,
* Tarikat-cemaat yurtlarıyla okullarına yöneticiler eliyle pazarlanan orta ve yükseköğretim öğrencileri,
* Bir iki ay sonra hangi değişikliklerle “eğitimde devrim” yapacakları bilinmeyen iktidar,
* Sesi soluğu kısılmış üniversiteler,
*………………………………………….
Özetlemiş olduk herhalde.
Saygıyla.
Ulusal Eğitim Derneği ve
Öğretmen Dünyası dergisi adına
Nazım Mutlu