adscode
adscode

Doğru Lise Seçimi Neden Önemlidir?  

Üniversiteye hazırlık sürecinde öğrenciler için en önemli basamak olarak görülen lise eğitimi, öğrencilerin geleceğini şekillendiren en önemli adımlardan biri.

Doğru Lise Seçimi Neden Önemlidir?   
Eğitim
Güncelleme : 16-Jul-20 17:01

Öğrenciler, sınavlarda başarılı olma, kendilerini özenle geliştirme, ilgisi bulunduğu alanda potansiyelini kolayca gerçekleştirme ve yurt dışında sınavsız üniversite okuma gibi fırsatlara doğru lise tercihleriyle kavuşabiliyor. Bu alanda attığı öncü adımlarla dikkat çeken İELEV Eğitim Kurumlarının Genel Müdürü Burak Kılanç lise eğitiminin öğrencilerin gelecekteki kariyeri için üniversite eğitimi kadar önemli olduğunu belirtiyor.

Öğrenciler, lise eğitimleri ile doğru mesleki yönelimler elde ederek altyapılarını güçlendiriyor, sınavlarda başarılı oluyor ve yurt dışında üniversite okuma fırsatı yakalıyorlar. Özellikle uluslararası diploma programları, çift dilli eğitim öğrencilere kalıcı beceriler kazandırarak geleceğe hazırlıyor.

Çift Diplomayla Mezuniyet

Yurt dışında yüksek öğrenim yapmak isteyen öğrenciler için uluslararası diploma programları en önemli fırsat oluyor. Uluslararası Bakalorya (IB) programının tüm modüllerini içeren ve buna ek olarak Abitur ile aynı fırsatları sunan karma dilli IB programı olan Gemischtsprachiges Internationales Baccalaureat (GIB) Diploma Programı olanaklarıyla dikkat çekiyor.

GIB Diploma programına dahil olan okullardan mezun olan öğrencilerin çift diplomayla mezun olarak kariyer hedeflerinde önemli bir fırsat yakaladığını belirten Burak Kılanç, “Türkiye ve dünyadaki bilimsel saygınlığı yüksek birçok üniversiteye hazırlık niteliğindeki akademik bir program ve tüm dünyada kabul gören orta öğretim diploması olan GIB Diploma Programı kapsamında öğrencilere bilgi kuramı, yaratıcılık, bitirme tezi, bedensel etkinlik ve hizmet alanlarında öğretiler yapılıyor. Temel öğretileri tamamlayan öğrenciler MEB diplomasının yanı sıra GIB diplomasına da sahip olarak mezun oluyor. GIB öğrencileri Amerika, Avrupa, Kanada, Avustralya’daki üniversiteler başta olmak üzere 147 ülkede okuma şansı buluyor. Bunun yanı sıra yapılan araştırmalar gösteriyor ki GIB diplomasına sahip öğrenciler üniversite sırasında ve sonrasında diğer öğrencilere göre çok daha yüksek başarı ve yaşam kalitesine sahip oluyor.” diyor.

Yabancı Dilde Ana Dil Yetkinliği

Lise eğitiminde yer alan İngilizce’nin yanı sıra farklı dil öğrenimleri de öğrenciler için etkili fırsatlar yaratıyor ve gelecek vizyonlarını geliştiriyor. Dünyada 180 milyon kişi tarafından konuşulan, birçok sanatsal ve bilimsel içeriğe de hayat veren Almanca ise sunduğu avantajlarla yabancı diller arasında dikkat çekiyor. Özellikle yükseköğretim açısından Almanya’nın cazibesi ve güçlü Alman ekonomisi öğrencilerin gelecek hedeflerine yön veriyor. Bu bağlamda akademik programında çift dilli eğitim bulunduran okullar öğrencilerin kariyer hedefleri için birçok şansı bir arada sunuyor.

Öğrencilere ana dil yetkinliğinde yabancı dil kazandırmak için doğru dil eğitimlerinin sürdürülmesi gerektiğini vurgulayan Kılanç, “Almanca dil öğretisini gerçekleştirirken geleneksel öğretilerden farklılaşarak o dili yaşatarak öğretmek gerekiyor. Öğrencilerin merakının uyandırılması, dile ait kültürün etkinlik ve projelerle öğretilmesi önem taşıyor. Dil eğitimi yalnızca okul içerisinde kalmamalı, öğrenciler o ülke kültürüyle yaz okulları, kamplar, geziler, projeler ve yarışmalar aracılığıyla de temas edebilmeli. Tabii ki tüm bunların yanı sıra lisenin diğer Alman okullarıyla olan öğrenci değişim programları ve Alman okullarıyla olan teması da öğrenciler için önemli fırsatları beraberinde getiriyor” diyor.

Araştıran, Sorgulayan ve Üreten Eğitim

21. yüzyıl becerileri arasında yer alan eleştirel düşünme, problem çözme, hayal kurma, yaşam boyu öğrenme, yaratıcılık, inovasyon, iş birliği içinde çalışma, liderlik ve iletişim gibi beceriler öğrencilerin yaşam ve kariyerlerinde başarılı olmasına doğrudan katkı sağlıyor. Bu kapsamda hayata geçirilen STEM (Fen, Teknoloji Mühendislik ve Matematik) eğitimleri öğrencilerin teorik bilgiyi bir ürüne dönüştürmesine imkan tanıyor. Öğrenciler, STEM eğitimleri kapsamında dahil oldukları maker çalışmaları sayesinde gelecek kariyerlerinde dünya problemlerine çözüm getirecek projelere imza atabiliyor.

STEM eğitimlerinin oldukça faydalı olduğunu ve öğrenciyi üretmeye teşvik ettiğini dile getiren Burak Kılanç, “STEM eğitimi, fen ve matematikle öğrenilen teorik bilginin ürüne dönüştürülmesine imkan sağlayan araştırmaya dayalı bir öğrenme yaklaşımıdır. Çok küçük yaşlarda başlanması durumunda faydaları daha da görülecektir. Ancak devamlılık açısından bu eğitimlerin lisede de devam etmesi büyük önem taşıyor. Öğrenciler bu sayede merak ve yaratıcılık becerilerini daha da güçlendirerek yeni arayışlara, keşiflere ve üretmeye motive olabiliyor. Özellikle “kendin yap” kültürüyle birlikte oldukça yaygınlaşan maker hareketi, öğrencileri sadece tüketici değil, aynı zamanda üretici olarak yetiştiriyor. Öğrenciler de elektronikten teknolojiye, mühendislikten kodlamaya birçok alanda üretimlere lise çağında başlayarak üniversite kariyerlerine hazırlık yapıyor.” diyerek sözlerini tamamlıyor.

 

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)