Sınavlarla ilgili son düzenlemeler, tıpkı bir turnusol kağıdı gibi MEB, YÖK ve ÖSYM’nin gerçek yüzünü ortaya çıkardı.
Her ne kadar öğrenci, öğretmen ve velilileri, ciddiye alıyor gibi gözükseler de, görüşlerine zerre kadar değer vermedikleri ortada.
Öyle olmasaydı, her defasında canları burunlarına gelmesine rağmen, her değişikliği öğrenci ve veliler için yaptıklarını ve onların da bundan memnun olduklarını söylemezlerdi.
Ortada sınavlarla ilgili ciddi bir sorun var ve daha da büyüyecek.
Tercih ve kayıt aşamasında, bugün yaşananlardan çok daha fazlası yaşanacak ama nedense, hala, hiçbir sorun yok ve her şey mükemmelmiş gibi davranılıyor…
Yanlış teşhis koyduğunuzda, doğru tedavi yapamazsınız.
Ve maalesef eğitime yön veren kurumlarımız, bunu sürekli yapıyor.
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz ile Müsteşarı Yusuf Tekin’in yeni sistemi açıklama konusundaki yarışını ise anlamak mümkün değil.
İşlerin Arap saçına dönmesi sanki biraz da bu yüzden.
MEB de kafalar farklı bir yöne, ayaklar bir başka yöne gidiyor sanki!.
En azından dışarıdaki algı bu yönde!..
Eğitim, milli bir mesele ve herkesin ama herkes, doğru olanı bulma ve hayata geçirme konusunda samimi ve destekleyici olmak zorunda.
Eleştirilerin, en azından bizimkilerin, katkı amacının dışında hiçbir amacı olmadığından zerre kadar kuşku duyulmamalı. Çünkü, eğitimin önemini, herkesten önce keşfedenlerden ve bunu şiar edinenlerdeniz…