adscode
adscode

Ekran kullanımına karşı sınırlarınızı belirleyin

Ekran sınırlamasını neden getirdiğinizi, ekran kullanım süreleri içerisinde interneti güvenli kullanmaları için neler yapmaları gerektiğini, süreye uymadıklarında neler olacağını çocuklarla paylaşılmalı.

Ekran kullanımına karşı sınırlarınızı belirleyin
Rehberlik
Güncelleme : 17-Feb-22 12:48

 

Dijital bağımlılığın artmasıyla çocukların günün büyük bir kısmını ekranlara bağlı olarak geçirmesi ebeveynleri endişeye sürüklüyor. Tüketime sunulan medyanın yoğunluğundan ziyade çocukların iletişim kurma biçimlerinin değişmesi ve bu durumun bir bilinmezliğe doğru gidiyor olmasıyla ailelerin korkuya kapıldığını belirten Eğitim Danışmanı ve Öğrenci Koçu Murat Karcıoğlu “Elimizin altındaki ekran kullanımına dair zemin kaygan, gözümüzün önündeki manzara sisli. Hangi sitenin, oyunun, sayfanın çizginin hangi tarafında yer aldığını görmek güç. Ebeveynler, çocuklarını kara delik gibi canla başla içine çekmeye çalışan bir endüstri ile mücadele verdiğini unutmamalı. Bugünkü dünyamızda ebeveynler olarak ekranları engelleyemeyiz; sınırlandırabiliriz" dedi. 

Sanal dünyanın illüzyonuna kapılıyorlar

Ekran kullanımını fast-food tarzı yiyeceklere, sağlığa yararından çok zararı olan abur cuburlara benzetilebileceğini aktaran Karcıoğlu, "Bu yüzden çocuklar da fiziksel dünyayı, sanal dünya ile değiştirdiklerinde yaşamlarını daha anlamlı kıldıkları illüzyonuna kapılıyor. Ebeveynlere tavsiyem, çocuklarınıza insanların sosyal medyada yaptığı paylaşımların her zaman gerçek hayatlarını yansıtmadığı bir sanal gerçeklikten ibaret olduğunu itiraf ederek işe başlamalarıdır. Nasıl ki paketlenmiş hazır gıdaların tüketiminin zararları konusunda çocuğa veya kendimize sağlıklı bir seçim olmadığını söylüyorsak aynı durum, ekran seçimi için de geçerli. Teknolojik aletleri mıknatıs gibi kendimize çekmek yerine uzaklaştırmamız gerekir. Çocuklar sosyal medyada veya çevrim içi oynanan oyunlarda olduğunda gerçek yaşamla bağlantıları koparken bu uygulamalarda olmadığında gerçek yaşamda daha aktif rol oynuyorlar. Kısacası, çocuk oyun sırasında veya sosyal medyada gerçek dünyadan uzaklaşıyor. Ancak ekrana bağlı kalmadıklarında gerçek yaşamda daha aktif oluyorlar. Çocuklarımız telefonlarında yüzde 1 şarjı gördüklerinde panikliyor ve telefonlarının kapanmasına izin vermiyorlarsa bunun kendi yaşamlarında da olmasına izin vermemelerini sağlamalıyız" diye konuştu.

'Önüne geçemezsiniz ancak sınırlandırabilirsiniz'

Çocuklar, hayatlarında sınırları çizilmiş, güvenli alana ihtiyaç duyduklarını kaydeden Karcıoğlu,  "Sınırların, çocuğa kendisinden çok daha fazlasını istemekle yapılandırılmış teknolojiye karşı bir panzehir görevi gördüğünü unutmamak gerekir. Ebeveynler, ekran kullanımı ile ilgili kuralları belirlerken kural koyucu ve sınırları çizen taraf olmalıdır. Ekran sınırlamasını neden getirdiğinizi, ekran kullanım süreleri içerisinde interneti güvenli kullanmaları için neler yapmaları gerektiğini, süreye uymadıklarında neler olacağını çocuklar ile paylaşılması gerekiyor. Çocuğunuza ekran kullanımı ile ilgili sınır koymadıysanız, çocuklarınız tarafından sınırlarınız henüz zorlanmamış demektir. Sınırsızlığın bile kendi içinde sınırlı olduğunu unutmamakta fayda var. Bu açıdan bakıldığında henüz sınırlarınız yoksa aslında henüz belirlenmiş, iletişiminize yansıyan kurallarınız yok, demektir" ifadelerini kullandı.

Kuralları denetleyin

Karcıoğlu ayrıca ailelere şu önerilerde bulundu: "Çocuklarda öz denetim sağlamanın yolu, çocuğa her isteğini istediği zaman ve istediği gibi gerçekleştiremeyeceğini öğretmekten geçer. Ancak bu şekilde çocuğa isteklerini ertelemeyi veya istekte kalmayı öğretebiliriz. Bu kapsamda belirlenen kurallar da her zaman başlangıçtaki kadar güçlük yaratmaz. Belli bir süre sonra bu kurallar aile fertleri tarafından içselleştirilir. Çocuğunuz ekran kullanımına dair öz kontrolünü kendi sağlayana kadar bu kuralların denetleyicisi olmaya devam edin."


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)