Eğitim Sen'in konuya ilişkin basın açıklaması:
"Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) açıklamasına göre karneler 18 Haziran'da dijital ortamda erişime açılacak, diğer bir deyişle bu tarihte karneler çocuklara dağıtılmış olacaktır. Yine aynı açıklamaya göre 2 Temmuz'a kadar okullarda öğrencilerin “akademik, fiziksel, sosyal-duygusal, kültürel ve sportif alanlarda” çeşitli gereksinmelerine göre etkinlikler düzenlenecektir. Yani 2 Temmuz’a kadar okullar açık, ne var ki “Toplum Yararına Programlar” bağlamında okullarda görevlendirilen eğitime yardımcı ve destek olan emekçilerin okullarla ilişiği MEB tarafından kesiliyor. Böylece okullar açıkken derslikleri, öğretmenler odasını, koridorları, tuvaletleri, merdivenleri eğitim için hazır hale getirecek emekçiler okullarda olmayacak.
Okullarımızın karşı karşıya kaldığı bu durum okullarda sürecek eğitsel etkinlikleri bir yandan olumsuz etkileyebilecekken, bir yandan da Covid-19 salgınına karşı hijyen önlemlerin alınmaması nedeniyle salgın riskini artırabilecektir. Öte yandan bu emekçiler olmadığında, okulların temiz tutulması amacıyla okul müdürleri ve öğretmenler başlarının çaresine bakmaya zorlanacaklar.
Türkiye İş Kurumu’nun, Toplum Yararına Programları (TYP) ile görevlendirme, emekçileri on ay ücretli istihdam eden, kalan iki ayda da ücretsiz izinli sayarak esas olarak “Başının çaresine bak” diyen esnek ve güvencesiz çalıştırma biçimi olduğu için ilkesel olarak kabul edilemez. Salgın koşullarında okulların kapalı olduğu dönemde eğitim emekçilerine idari izin verilirken, bu emekçilerin büyük bir kısmı ya ücretsiz izne ayrılmış ya da diğer kurumlarda görevlendirilerek okullardan alınmıştır. Öte yandan TYP ile görevlendirmenin haziran ayının sonuna kadar olması gerekirken, salgın koşulları unutulmuş, yardımcı ve destek personelin görevlerine 18 Haziran’dan itibaren son verilmiştir. Oysa MEB’in açıklamasına göre, okullar 2 Temmuz’a kadar açık kalacaktır.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak, tüm eğitim bileşenlerinin sağlıklı ve güvenli bir eğitim ortamına katılımı için okulların açık olduğu her dönemde okul mekânlarının eğitime hazır durumda olması gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. Kamusal eğitim ve sosyal devlet ilkesi gereğince, okullarda öğretmenlerimizin sözleşmeli ve ücretli çalıştırılması uygulamasına son verilmesi gerektiği gibi, yardımcı ve idari personel ile destek personelinin de sözleşmeli, ücretli gibi güvencesiz çalıştırılmasına son verilmeli ve tüm eğitim emekçileri kadrolu istihdam edilmelidir. Sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak yardımcı ve idari personel ile destek personeli için insan onuruna yaraşır, güvenceli iş ve güvenli gelecek mücadelemizi sürdüreceğiz."
