Eğitim, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsten belki de en fazla etkilenen alan oldu.
Mutasyona uğrayan koronavirüsün gençleri ve çocukları da etkilediğine dair haberler endişe yarattı. Bununla birlikte medyada vaka sayılarının artmasıyla yüz yüze eğitime ara verilerek öğretmenlerin aşılanmasının bitişine kadar eğitimin uzaktan devam etmesi gerektiğine dair öneriler yer alıyor. Tüm bu düşüncelerin aksine okulların kapalı olmasının virüsten daha tehlikeli sonuçları olacağını düşünenler de var.
Biz de bu konuda, bize gelen ve farklı olduğunu düşündüğümüz bir görüşü sizlerle paylaşmak istiyoruz:
"Orijinal virüs veya varyantları ile ilgili olarak dünyada çocuklara/gençlere yönelik kanıtlanmış bir risk yoktur. Çocukların bu hastalıktan ölme riski - kanser vb gibi başka hayatı tehdit edici hastalıkları olmadığı sürece- sıfırdır. Çocuklara bulaşabilir, ki zaten bulaştığı baştan beri bilinmektedir. Ancak çocukların neredeyse hepsi asemptomatik veya hafif geçirmektedir. Şu anda testi pozitif çıkan çocuk sayısında -varsa - artış tamamen okulların açılması ve dolayısıyla okulda çıkabilen vakalar nedeniyle temaslı olarak çocukların çok daha fazla teste tabii kalması olabilir. Ek not: İlk İngiliz varyantı çıktığında bir hastane görevlisi çocuk bölümünün dolu olduğu şekilde bir demeç vermiş ancak sonrasında bu demeç İngiltere Pediatri ve Çocuk Sağlığı Derneği ve çok sayıda doktor tarafından yalanlanmıştır ve varyant nedeniyle çocuk vakaların şiddetinde hiçbir artış olmadığı belirtilmiştir.
Bunun dışında okulların herhangi bir şekilde toplu bulaşıya neden olduğuna dair bir kanıt, veri yoktur. Çocuklar ile ilgili hiçbir riski olmadığı ve okulların bulaşı kaynağı olmadığına dair çok sayıda çalışma vardır.
Aşağıda da okulların kapalı olmasının korkutucu derece kötü ve uzun süreli etkilerine dair yakın tarihli iki çalışmanın linkini gönderiyorum; ki Hollanda'da okullar bize göre çok kısa süre kapalı kaldı. Açık olduğunda da diğer ülkelerdeki gibi tam zamanlı olarak (haftada beş gün) çocuklar okula gidebildiler. Birçok ülkede okulda özellikle ilk-orta derecede okuyan çocukların maske takması istenmemektedir. Biz de ise 5.,6.,7. ve 9., 10., ve 11. sınıflar bir yılı aşkındır okula gitmiyor (özel okullar dahil). 5 ve 9'lar öğretmenleri ve arkadaşlarıyla hiç tanışmadı. Çocuğunuz var mı bilmiyorum ama en iyi online eğitim bile son derece verimsiz, kazanımları inanılmaz düşük bir sistem. Sadece küçük çocuklar için değil üniversite çağındakiler için de geçerli bu. Öğretmenlerin aşılanmasından bağımsız olmalı okulların açık kalma şartı; sonuçta öğretmenler salgının başından beri sokakta, AVM'de, otelde, restoranda, toplu taşımada vakit geçiriyor. Risk o zaman yoksa, okulda geçirdikleri sürede de olmamalı. Ayrıca öğretmenlerin %99,9'u muhtemelen 60 yaş altındadır ve 60 yaş altında yaşamı tehdit edici bir sağlık sorunu olmayan kişiler için bu virüsün öldürme oranı çok çok düşüktür : % 0,05."
A. Aksakal
