Erzurum’un Merkez Yakutiye İlçesi’nde, 'Kıbrıs Fatihi' olarak da anılan Lala Mustafa Paşa tarafından 1562 yılında yaptırılan Lalapaşa Camisi'nin restorasyon çalışmaları devam ediyor. Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından ihale edilen caminin içindeki rengarenk işlemeler İstanbul’dan gelen 4 'restorator kalemkar' kıza teslim edildi. Caminin iç ve dış mekanına kurulan iskelelerde büyük bir maharetle dolaşan kalemkarlar, fırça ve bastonlarıyla caminin motiflerini subazlı boyayla ilmek ilmek işliyor. Günün büyük bir bölümünü yerden metrelerce yükseklikte boya yaparak geçiren kalemkarlar, bir taraftan soğukla mücadele ediyor, diğer taraftan da iskelede dengelerini sağlamaya çalışıyor.
SOĞUĞA ALIŞMAYA ÇALIŞIYORLAR
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun onayından geçen desenlere fırçaları ile yeniden hayat veren Elif Soyer, Sibel Kavgacı, Songül Soyer Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Meslek Yüksek Okulu Mimari Restorasyon Bölümü'nden, Mine Küçükosman ise Işık Üniversitesi’nde aynı bölümden mezun olduktan sonra birlikte çalışmaya başlamış. Bugüne kadar Ayasofya başta olmak üzere bir çok ildeki cami ve tarihi yapıda görev alan kalemkarlar, Doğu’ya ilk kez geldiklerini ve Erzurum’un soğuğuna alışmaya çalıştıklarını söyledi. Kalemkar kızlar, fırça tutarken üşüyen parmaklarını dört bir tarafa konulan ısıtıcılarda ısıttıktan sonra yeniden çalışmalarına başlıyor.
'ZORLU AMA O KADAR DA ZEVKLİ'
Zorlu ve o kadar da zevkli bir meslekleri olduğunu söyleyen 9 yıllık restorator kalemkar Sibel Kavgacı, Türkiye’de kadın meslektaşlarının çok, erkeklerin ise az olduğunu söyledi. Mesleğini, çalışmaya başladıktan sonra daha çok sevdiğini belirten Sibel Kavgacı şunları söyledi:
"İşimiz sıva, ahşap, taş ve bez gibi zemin üzerine çeşitli kalem fırçaları kullanarak, nakış ve süsleme işlerini yapmak. Bugüne kadar Ayasofya, camiler ve türbeler gibi kutsal mekanlarda çalıştık. Restore edilen Lalapaşa Camisi nedeniyle Doğu'ya ilk defa geliyoruz. Erzurum soğuk ama insanı hasta etmiyor. Kışı burada geçireceğiz. İskele zorluğunu yılların verdiği tecrübe ile yendik ama bu iş kışın zor oluyor. Üşüyen parmaklarımızt sık sık ısıtmak zorunda kalıyoruz. Elimizde doneler var. Aslına uygun motifleri aldık ve desenleri tamamladık. Ölçüleri ayarlayarak tozladık ve su bazlı gibi dayanıklı boyalarla boyamasını yapıyoruz. Anıtlar kurulunun da onayı ile renkleri aslına uygun yapıyoruz. Kalemkarlık mesleğinde kadın sayısı çok. Restorasyon işlerinin hızlanmasıyla, mesleğin gelecek vaat ettiğini düşünen özel üniversitelerde bile bu bölüm açıldı. İnsanlar yüksek paralar aldığımızı düşünüyorlar ama, inanın sevilmese katlanılacak gibi değil."
