adscode

Tez ve makalelerde yapay zekâ kullanımıyla ilgili mevzuat geliyor

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar: “Bilimsel çalışmalarda yapay zekânın nasıl ve hangi ölçülerde kullanılacağına dair mevzuat çalışması hayata geçmek üzere.”

Tez ve makalelerde yapay zekâ kullanımıyla ilgili mevzuat geliyor
Üniversite

 

“Türk yükseköğretim sistemi dijital dönüşüme yön veren stratejik bir yeniden yapılanma sürecinde”

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, tez, makale ve diğer bilimsel çalışmalarda yapay zekânın nasıl ve hangi ölçülerde kullanılacağına dair kapsamlı bir mevzuat çalışması yürüttüklerini belirterek, “Gerekli yönetmelik ve yasal düzenlemeler en kısa sürede yürürlüğe girecek.” dedi. Özvar, böylece yükseköğretim sisteminde yapay zekânın kullanımına ilişkin etik, denetlenebilir ve şeffaf bir yönetişim çerçevesi oluşturulacağını vurguladı.

Anadolu Üniversite Kütüphaneleri Konsorsiyumu (ANKOS) tarafından Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesinde “Kütüphane 5.0 ve İnsan Merkezli Dijital Dönüşüm” temasıyla “ANKOSLink 2025 Uluslararası Konferansı” düzenlendi.

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, konferansta yaptığı konuşmada, bilginin gücünü insanın hizmetine sunan her türlü yeniliği desteklemeyi, Türkiye’nin dijital dönüşüm sürecine bilimsel, etik ve sürdürülebilir bir yön kazandırmayı öncelikli bir görev olarak gördüklerini belirtti.

“Artık mesele sadece dijitalleşmek değil”

Kütüphanelerin, üniversitelerin ve araştırma kurumlarının bu dönüşümün merkezinde yer almasının, Türkiye’nin bilgi temelli kalkınma vizyonunun en güçlü dayanaklarından biri olacağını ifade eden Özvar şöyle devam etti:

 “Dijital çağın getirdiği hız ve çeşitlilik, kütüphaneleri yalnızca bilgi depolayan kurumlar olmaktan çıkararak, bilginin işlendiği ve anlamlandırıldığı dinamik merkezler hâline getirmiştir. Bu dönüşümün yeni aşamasını temsil eden ‘Kütüphane 5.0’ kavramı, bilgiyle insan arasındaki ilişkiyi yeniden tanımlamaktadır. Artık mesele sadece dijitalleşmek değil; dijital olanın insanî değerlerle nasıl uyumlu hale getirileceği; teknolojinin bilgiye erişimde güven ve etik sorumlulukla nasıl buluşturulacağıdır.”

Yapay zekâ, büyük veri, dijital içerik üretimi ve otomasyon teknolojileri gibi pek çok unsurun bilgi ekosistemini yeniden şekillendirmekte olduğunu söyleyen Özvar, söz konusu dönüşüm sürecinde kütüphanelerin, yayın evleri ve akademik kurumların bilgiyi yöneten, yorumlayan ve insana hizmet eden yeni bir bilgi toplumunun mimarları hâline geldiklerini kaydetti.

“Dijital dönüşüme yön veren bir yapılanma sürecindeyiz”

Özvar, Türk yükseköğretim sisteminin bugün yalnızca dijital dönüşüme ayak uyduran değil bu dönüşüme yön veren stratejik bir yeniden yapılanma sürecinin içinde olduğunu belirtti.

Yükseköğretim Kurulunun, politikadan uygulamaya, vizyondan eyleme bu sürecin her aşamasında bütüncül bir yaklaşımla hareket ettiğini anlatan Özvar, “Ülkemizin, yapay zekâ, bilişim teknolojileri ve dijital dönüşüm alanlarında ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağını yetiştirmeyi, yalnızca eğitimsel bir hedef olarak değil; Türkiye’nin küresel ölçekte rekabet gücünü artıracak stratejik bir vizyonun gereği olarak görüyoruz.” dedi.

Özvar, Türk üniversitelerinin bugün, sadece bilgi üreten değil dijital çağın değerlerini şekillendiren ve insan merkezli teknolojik dönüşümün öncülüğünü üstlenen kurumlar hâline geldiğini ifade etti.

Türkiye’nin bilgi stratejisinin küresel ölçekte bilginin engel, tekel ve sınır olmaksızın paylaşılmasına dayandığını kaydeden Özvar, “Bilgi paylaşıldıkça artan, saklandıkça riskli hale gelen bir değerdir. Açık bilim politikalarını benimsememizin temel nedeni de budur. Bilginin üretiminin ve paylaşımının herkes için erişilebilir hale gelmesi, yükseköğretim sistemimizin temel önceliği olmalıdır. Kütüphanelerimizin de bu anlayışa hizmet eden merkezler hâline gelmesini önemsiyoruz.” dedi.

“Dijital Dönüşüm ve Veriye Dayalı Yönetim, 2030 Vizyonumuzda”

Yükseköğretim Kurulu tarafından hazırlanan 2030 Vizyonunda üniversitelerle paylaşılan genelgenin dört ana başlığından birinin “Dijital Dönüşüm ve Veriye Dayalı Yönetim” olduğuna dikkat çeken Özvar, “Bunun için belirlenen eylem planlarıyla; büyük veri, yapay zekâ ve dijital teknolojilerin sadece idari süreçlerde değil; eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerinin her aşamasında etkin biçimde kullanıldığı bir yükseköğretim yapısının inşa edilmesini hedefliyoruz.” dedi.

Bu kapsamda; üniversitelerin dijital altyapılarının güçlendirilmesinin, veriye dayalı karar alma mekanizmalarının kurumsal kültür haline gelmesinin, açık bilim ve dijital öğrenme platformlarının yaygınlaştırılmasının geleceğin üniversitesini inşa etmede vazgeçilmez unsurlar olarak öne çıktığını vurgulayan Özvar, bunların sağlanmasıyla öğrencileri ve akademisyenlerin küresel ölçekte rekabet gücünü artıracak dijital yetkinliklere sahip olabileceğini kaydetti.

“Amacımız yapay zekâyı sınırlandırmak değil; akademik emeği, etik değerleri ve bilginin itibarını koruyacak biçimde yönlendirmek”

Geçen yıl yayımlanan “Yükseköğretim Kurumları Bilimsel Araştırma ve Yayın Faaliyetlerinde Üretken Yapay Zekâ Kullanımına Dair Etik Rehber”in üniversiteler için önemli bir adım olduğunu ifade eden Özvar, bu rehberi daha ileriye taşıyacak kapsamlı bir mevzuat çalışması yürüttüklerini söyledi. Gerekli yönetmelik ve yasal düzenlemelerin en kısa sürede yürürlüğe gireceğini, böylece yükseköğretim sisteminde yapay zekânın kullanımına ilişkin etik, denetlenebilir ve şeffaf bir yönetişim çerçevesi oluşturulacağını vurgulayan Özvar, şöyle devam etti:

“Bu çerçeve yalnızca, üretken yapay zekânın tez, makale ve bilimsel çalışmalarda nasıl kullanılacağını değil aynı zamanda veri güvenliği, kaynak doğrulama, intihal önleme, şeffaf raporlama ve etik sorumluluk konularında da somut standartlar getirecektir. Amacımız yapay zekâyı sınırlandırmak değil; onu akademik emeği, etik değerleri ve bilginin itibarını koruyacak biçimde yönlendirmektir. Bu kapsamda; üniversite etik kurullarının yapay zekânın etik kullanımı hususunda etkin hâle getirilmesi, öğretim elemanları ve öğrenciler için farkındalık ve eğitim programlarının uygulanması, araştırma süreçlerinde etik denetim ve izleme mekanizmalarının güçlendirilmesi gibi hususlar gündemimizdedir. Böylelikle, Türk yükseköğretim sistemi yapay zekâ çağında yalnızca bir kullanıcı olmanın ötesinde, etik standartlarıyla örnek gösterilen bir konuma yükselecektir.”

 

 

 

 

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)