adscode
adscode

YÖK'ü Askıya Aldık

YÖK'ün, Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı yani ÖYP'de, 14.05.2015 tarihli genel kurulunda aldığı alan sınavı kararı ve sürecin işleyişi üzerine ....;

YÖK'ü Askıya Aldık
Üniversite
Yüksek Öğretim Kurulu yani YÖK'ün, Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı yani ÖYP'de, 14.05.2015 tarihli genel kurulunda aldığı alan sınavı kararı hepimizin malumu. Bu malum durumla birlikte olağan bir süreç nasıl olağanüstü hale getirilir, tekeri patlak, freni boşalmış bir araç gibi yokuş aşağı nasıl itilir, isterseniz gelin madde madde hep birlikte inceleyelim:

1- YÖK 14.05.2015 tarihli Genel Kurul kararı ile objektif bir atama sürecine sahip olan ÖYP'ye, subjektif kıstaslara dayalı bir alan sınavı getirerek, kuruma olan güveni zedeleme yolunu seçmiştir.

2- YÖK'ün alan sınavı kararına kadrolaşma şüphesi ile yaklaşan Eğitim Sen Sendikası tarafından 16.06.2015 tarihinde Danıştay 8. Daire'de "2015/7248" dosya numarası ile dava açılmıştır.

3- Devam eden bir yargı sürecini görmezden gelen YÖK tarafından, ilk alan sınavı denemesi Temel İslam Bilimleri ve Temel Tıp Bilimleri alanlarında 7 ila 10 Temmuz tarihleri arasında başarıyla (!) gerçekleştirmiştir.

4- Yargı sürecinin başlangıcından itibaren 66 gün geçmiş olmasına rağmen YÖK, henüz mahkemeye savunmasını sunmamış ve sunmaktan da özenle kaçarak, yargı kararını geciktirmeyi seçmiştir.

5- Suskunluk dönemine, yani tatile giren YÖK... 960 kişilik alan sınavı mağduru (!) adayın, 240 kişilik kadro için yazılı ve sözlü mülakatlardaki emeklerinin sonucu ancak 25 gün sonra ilan edilebilmiştir.

6- Sınav sonuçlarına itiraz etmek isteyen adayların suratlarına telefonlar kapatılmış, rest çekilerek davaya ver de gör, tehditleri savrulmuştur.

7- Yazılı sınavında 28 alan bir tıp öğrencisinin, sözlü mülakatta 100 aldığı kendisi tarafından itiraf edilmiştir.

8- Bölümleri ayrı ayrı ana bilim dallarına göre sınava almaktan kaçan YÖK, tüm adayları ortak bir alan sınavına sokarak yeni bir akademik krize neden olmuştur.

9- Medyada yer alan haberlere karşı adayların ve kamuoyunun öfkesini yatıştırmak isteyen YÖK, "üniversitelerden gelen yoğun talepler (!)" doğrultusunda alındığını iddia ettiği 14 Mayıs tarihli alan sınavı kararı için, yeniden üniversitelere görüş sormak adına 10 Ağustos tarihine kadar süre tanımıştır.

10- Rektörlüklere 7 Ağustos tarihinde ulaşan yazılı açıklamada, hangi bölümlere alan sınavı gelmesi gerektiğini soran YÖK, söz konusu bilim insanlarına gerekçelerini sıralamak için, araya giren hafta sonu sebebi ile yalnızca 1 iş günü bırakmıştır.

11- Zaman darlığı sebebiyle bölümlere fikir sorulamamış olup, enstitü memurları tarafından tüm alanlarda sınav yapılması gerektiği fikri Türk Bilim Tarihi'nde (!) yeni bir çığır açmış, memurun akademisyen fikri olarak tarihe geçerek YÖK'e iletilmiştir.

12- 6 Ağustos tarihli açıklamasında kadro sayısı az olan bölümlere alan sınavı yapılmayacağını ilan eden YÖK, 19 Ağustos tarihinde internet sitesi üzerinden yer verdiği haberi aracılığıyla kamuoyunu kasti olarak yanılttığını ispatlayarak, en düşük kadrolu alanlara dahi sözlü mülakat getirdiğini ilan etmiştir.

13- Bir devlet kurumundan beklenen aleniyet ilkesini hiçe sayan YÖK, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu dilekçelerini görmezden gelerek anayasal bir suç işlemekte ve beş yıllık uygulamadaki teamülleri görmezden gelmiş olup ÖYP Temmuz atamalarını da ortadan kaldırmış bulunmaktadır.

14- ÖYP aracılığı ile akademisyenlik hayalleri kuran 20 bin aday, YÖK tarafından 3 ay süresince oyalanarak hem maddi hem de manevi zarara uğratılmıştır.

Eksiği var, fazlası yok... Karar sizlerin;  devletin tüm kurumlarında görülen ve giderek katlanarak artan kadrolaşma çabasının, akademiye de sıçradığını görmek ve alan sınavı adı altında yürütülen bu torpil (!) girişimine dur diyebilmek için daha ne kadar beklenmeli?

Mustafa Akbayır




 

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)