ÖZEL ÖĞRETİM KURUMLARI DIŞINDA YAPILAN ÖZEL EĞİTİM VE ÖĞRETİM KURS FAALİYETLERİ

Kartal, Kadıköy arasında gider gelirken otobüs ya da dolmuş Marmara Üniversitesinin önünden geçer. Tam burada üniversitenin duvarlarında; Okulda matematik için kurs, Yabancılar için Türkçe'nin öğretimi programı, İngilizce, Almanca ya da başka başka kurs programlarının reklamını görürüm. Bunları görürken emekli olmadan yıllar önce bu ve başka bir iki üniversitede yapılan kurs ya da dershane içerikli programlar ile ilgili olarak yapılan ve yaptığım inceleme-soruşturmaları düşündüm. 
Ayrıca özel öğretim kurumlarının üniversite, belediye ve vakıf adı altında faaliyet gösteren diğer benzeri kurumların bu tür çalışmalar sonucu düştükleri ekonomik sıkıntıları bilen ve yaşayan birisiyim.
Bir kamu kurumu, bu üniversite de olabilir, başka bir kurumda olabilir. Bu kurumlar kendi personeline ya da öğrencilerine takviye adı altında kurslar düzenleyebilir. Ancak kendi personeli dışında ya da kendi öğrencisi dışındaki kişilere para karşılığı eğitim faaliyeti düzenleyemez ve veremez. Bunu ne ad altında yaparsa yapsın. Çünkü vergisini vermez, denetimi yoktur, uyguladığı programlarda ne anlatırlar, nasıl anlatırlar bilinemez.
 Anayasaya ve diğer yasalara göre her türlü eğitim ve öğretim faaliyeti Milli Eğitim Bakanlığının denetim ve gözetiminde yapılmalıdır. Bu belirtilen mevzuat dışında haksız rekabeti, adaletsizliği de doğurur.
Üniversitelerde çalışan personelin döner sermaye adı altında yaptıkları bu faaliyetler sonucu gelir elde etmelerine karşı değilim. Ancak bu kurumlardan hele hele üniversiteler ve belediyeler ARGE bölümleri kurarak bilimsel çalışmalar yapmalı ve eğitim öğretime bilimsel yönden katkı sağlamalıdır. Bu çalışmaları da üniversite, belediye ya da Bakanlıklar düzeyinde değerlendirilip, ücretlendirmelidir.
Bunun giderilmesi başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere sorumluluğu olan Bakanlıkların ve belediyelerin olumlu ve rasyonel çalışmaları sonucunda giderilmelidir.
Aksi halde adaletsiz bir siyasi kazanım ve ekonomik getiri amacından öteye gidemez ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren özel öğretim kurumlarına karşı yapılan haksız bir uygulama olacaktır.
 
                                                                                                          Metin ÇANGA
                                                                                                  Emekli Maarif Müfettişi