En son dün akşam Bilim Kurulunun Sınavlar ilgili devam kararı bu duruma son noktayı koydu.
Olan ise günlerden beri bu gündemi takip eden ve sınav ekseninden kayan çocuklara oldu.
Artık bu kısır döngüyü konuşmanın kimseye bir faydası yok, hele öğrencilere.
Şu anda bizim tek gerçeğimiz var o da Sınav.
Onlar için önemli olan tek şey artık bu işin bir an önce olup bitmesi.
Kısaca olsun bitsin ve rahatlasınlar istiyorlar.
Ama bazıları ısrarla bu gündemi sıcak tutma gayreti içinde.
Salgın hastalık devam ediyor, çocukların sağlığı her şeyden önemli değil mi? Gibi cevabı herkesçe bilinen sorular ise gerçekten enteresan.
Sağlıktan önemli tabi ki hiç bir şey olamaz ama bizim realitemiz bu tartışmaların öğrencilere faydadan çok zararı olduğu gerçeği.
Geçen akşam bir haber kanalında Vakıf Üniversitesinde Rektör Yardımcısı olan değerli bir hocamız, o kadar coştu ki sınavlar Eylül, Ekim, Kasım hatta Aralık ayına ertelense ne olur dedi.
Akademik ve sosyolojik gerekçeleri bir kenara bıraktım bu öğrencilerin bir güne tahammülü yok, Sayın Hocamız altı ay diyor hızını alamıyor gelecek yıl diyor.
Birde tüm bu söylediklerini sahadaki Rehber Öğretmenler ve öğrencilerden aldığı bilgilere dayandırıyor.
Hangi Rehber Öğretmenler onu da merak ediyoruz.
Çünkü şu anda sahada aktif olarak görevde olan yalnızca Kurslarda çalışan Rehber Öğretmenlerimiz var.
Onlarda sınavın ertelenmesini değil, tam aksine sınav yapılacak gerçeğine odaklanıp ona göre öğrencilerini motive etmeye çalışan arkadaşlar.
Bizler konuşmaya devam edelim ama Öğrencilerin umurunda olan tek şey var o da bir an önce
‘’Sınavlar olsun, bitsin’’