Beyin giderken vücudu da alır götürür.
Kalp göçü öyle mi ya. Vücutları aramızda dolaşan bir sürü kalpsiz insan var.
Yeterli bir eğitim süzgecinden geçmeyen kalpsizler, yüreğini devamlı içinde hisseden diğer insanlara zarar verirler.
Sadece insanlara değil, hayvanlara, doğaya kısacası tüm yaşama zarar verirler. Bununla da kalmayıp kültürel varlıklara da bir o kadar zarar verirler.
Beyin göçünü tersine çevirenler var. Bunlara bizzat şahidiz. Yurtdışında doktorasını tamamlayıp yurda dönüp oradaki birikimini yeni yetişecek gençlere aktarıyorlar ve de kurdukları laboratuvatlarda araştırmalarını yapmaya devam ediyorlar.
Tersine beyin göçünde öncü üniversitelerimiz var; ama gelin görün ki, kalp, terk etti mi vücudu, artık ondan hayır beklemeyin. Beyin göçü bir şekilde çözülür de önemli olan kalbi tutmaktır. Onun göçü insanlığın topyekûn göçüdür. Asıl buna çözüm bulmak gerekir ki bu da eğitimden başka bir şeyle olacak iş değildir.
Yine iş düştü öğretmenlere. Yeni nesil sizlere muhtaç. Her türlü zorluğa rağmen büyük bir aşkla çocuk yetiştiren öğretmenlerimize bir kez daha selam olsun.
Sahi, ne çok sebep var öğretmenlerimizi minnetle anmaya. Her vesileyle onlara olan saygımı hep dile getireceğim. Başımızdan eksik olmasınlar.