adscode
adscode

Çanakkale’nin önemi?

Çanakkale Zaferi’nin üzerinden bir asır geçmesine rağmen, hâlâ herkes farklı yönden bakıyor.

Çanakkale’nin önemi?
Milliyet Diyalog

Kimileri hepten yok sayıyor kimileri de Mustafa Kemal’i görmezden geliyor. Kimileri de hâlâ yerli yerine oturtamadı.

Çanakkale’de 250 binden fazla kayıp verdik. Bu şehitlerimizden yaklaşık 10 bini üniversiteli, 70 bini de ortaokul ve lise öğrencisiydi. Bu yüzden Çapa Tıp, İstanbul Erkek gibi pek çok öğrenim kurumumuz yıllarca mezun veremedi.
Önceki gece, Genç Bakış’ta Zülfü Livaneli de, olaya çok daha farklı bir yönden baktı.
Eleştiri oklarına hedef olacağını bile bile şu soruyu sordu:
Çanakkale’de, Almanların yüzünden, gencecik öğrenciler de dahil neredeyse tüm aydınlarımızı şehit verdik ama yine de imparatorluk yıkıldı. Moral destek dışında geriye ne kaldı? 
Onca cana değdi mi demeye getirdi...
Peki, doğru olan ne? Ona da tarihçiler karar vermeli. Ama bu konuda bile anlaşamıyorlar!..
Çanakkale, her şey bir yana, Mustafa Kemal’i yarattı. Kaybetmekten yorulan ordularımıza moral oldu. Milli Mücadele’nin tohumlarını attı. Yedi düvel de üzerimize gelseniz, bizi yok edemezsiniz mesajı verildi...
Niye çok önemli?
Çanakkale’yi anlamak için belki de şu soruları bir kez daha kendimize sormakta yarar var:
- Çanakkale Savaşı’nın nedenleri ve amacı neydi?
- Çanakkale’de neler yaşandı?
- Savaşı kaybetseydik neler olurdu?
- Çanakkale Savaşı ile tarihçiler neden yeterince ilgilenmiyor?   
- Çanakkale Savaşı Cumhuriyet’in önsözü mü?
- 18 Mart, dünya savaşları tarihinin neresinde?
- Çanakkale’deki zaferin dünya üzerindeki etkileri ne oldu?
- Dünya, bu zaferi nasıl değerlendirdi?
- Çanakkale Savaşları 1. Dünya Savaşı’nın akışını nasıl değiştirdi?
- Mustafa Kemal neden yok sayılıyor?
- Anzaklar Çanakkale’yi nasıl değerlendiriyor?
İnsanlık dersi!
Russell Crowe’un Son Umut filmini önceki akşam bir kez daha izledim.
Çarpıcı diyaloglar vardı.
Anzak subay, Çanakkale’de oğullarını kaybeden kızgın babaya, biz 70 bin şehit verdik ama Türklerin kaybı bizim 3 katımızdı.
Ve burası onların vatanı! dedi. Baba, durdu, düşündü ve sonrasında gidip öldürmeye çalıştığı subayımızdan özür diledi.
Evet bu topraklar, bu vatan, artık sadece bizim değil, Anzak şehitlerin de vatanı.
Atatürk’ün Anzak Koyu’ndaki yazıtta yer alan, “Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlâtlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlâtlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlâtlarımız olmuşlardır” sözleri, sadece Anzaklara ve İngilizlere değil dünyaya verilmiş bir insanlık dersidir!..
YGS’de sular durulmuyor!
ÖSYM ne yapıyor, ne ediyor, ortalığı toza dumana katıyor.
Bu konuda iyice uzmanlaştı.
Tartışmasız sınavı yok gibi.
Birkaç gündür, ısrarla, itiraz edilen soruların tümü açıklanmadan, puanlar hesaplanmasın diyoruz. Çünkü olası bir yanlış soru, puanların yeniden hesaplanmasına neden olabilir. O da daha büyük bir kaosu beraberinde getirir.
ÖSYM yargı kararlarını dinlemeyerek, kendisini yıpratmaya devam ediyor ama ne yazık ki bunun bile farkında değil.
Düne kadar ülkenin en güvenilir kurumu olan ÖSYM, bugün en tartışmalı kurum haline nasıl geldi?

Yazının devamı için tıklayınız !

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)