adscode

KPSS Çıkmaz Sokağa Döndü!..

Atanamayan öğretmen adayları aileleri tarafından bize iletilen yazıyı paylaşıyoruz.

KPSS Çıkmaz Sokağa Döndü!..
Haberler








Sayın Abbas Güçlü,

 

     Önce kendimi tanıtayım. Şuanda görev yapmakta olan 24 yılık öğretmenim. Eğitim Yüksek Okulu mezunuyum.24 yıl öncesinde de, mesleğe başlayabilmek için “Yeterlilik Sınavı” uygulaması vardı. Ogün için, yeterlilik sınavını kazanabilmek için 1,5 yıl beklemek zorunda kaldım. Beklediğim zaman zarfında ise, açık semt pazarlarında, pazarcılık yaptım, işler umduğum gibi gitmedi, borçlandım ve 1,5 yılda yaptığım borcu ödemek için mesleğimin beş yılı, sıkıntılar içinde geçti ama öğrencilerime bunu bir nebze olsa aksettirmedim, en iyi şekilde hizmetimi bu güne kadar devam ettirdim.

     Ardan yıllar geçti. Mesleğe başladığım ilk yıllarda doğan kızım da benim gibi öğretmenliği seçti. Sosyal Bilgiler alanı öğretmenliği için 2012 de KPSS girdi ama atanabilecek yeterli puanı alamadığından 2012-2013yılında ücretli öğretmenlik yaptı. Bir yandan ücretli öğretmenlik yaparken teneffüs araları da dahil olmak üzere, akşamları ve hafta sonları kafasını kaldırmadan KPSS çalıştı, hiçbir özel hayatı olmadı.2013 yılında tekrar KPSS’ na girdi. Hayaller kuruyor inşallah bu yıl atanırım diyor. Ben ise bunun zor olduğunu kendisine söyleyemiyorum. Sosyal Bilgiler öğretmenliği alanında 19.800 küsür kişi sınava girdi ve alınacak sayı ancak 2000 kişi, geri kalan 17 800 kişisi hüsran olacak? Onlarda benim gibi pazarcılık mı yapacak? Havlu çorap mı satacaklar pazarlarda? Okuyup ta pazarcılık yapmanın ne olduğunu ben çok iyi bilirim. Yazık değil mi bu gençlere?

      14 Temmuz 2013 Pazar sabahında Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Bölümü binasında sınava girenlerin tamamı Sosyal Bilgiler öğretmenliği okumuş öğretmen adaylarından oluşmakta idi. O günün sabahından sınav bitinceye kadar geçen zamanda ki izlenimlerimi size aktarmak istiyorum.

       Adaylar Sabah 09.00’ da sınav salonlarına alınmaya başladılar. Yüz ve simalarından anlaşılacağa üzere, bu yıl mezun olmuş adaylar, birkaç yıldır sınava giren adaylar, çoluk-çocuğa karışmış ve aynı zamanda anne ve baba olan adaylar, bunun yanında artık sınava girip çıkmaktan bezmiş, gençliğini tüketmiş, orta yaşa dönmüş, erkek ve bayan öğretmen adayların, sınav için salonlara alındıklarını gördüm. Hepsinin gözlerindeki korku ve endişe vardı, sanki meydan savaşı verecekler gibi girdiler sınava, haksız da değillerdi, ancak başarılı olanlar savaşlardaki gibi hayatta kalacaklardı.

      Nihayet sınav saat 09.00’da başladı. Öğretmen adayları için zorlu bir sınav, biz dışarıda bekleyen anneler, babalar, eşler için endişeli, gergin bir bekleyiş başladı. Üniversite bahçesin de herkes bir gölgede beklemeye başladığı andı ki, bir kaç dakika içinde, yaşları 2-3-5 civarında olan çocuklar çimlerde koşturmaya, oynamaya, tatlı yaramazlıklar yapmaya başladılar. Bu çocukları seyretmek ise biran için bizlerim gerginliğini aldı. Başlarında bekleyen anneleri ve babaları biraz sohbet edince, gerginliğimiz yeniden tavan yaptı. Neden mi diyeceksiniz? O koşturan çocuklarlın anneleri babaları içeride meğer sınav teri döküyormuş. Bu aynı durumu, ileride kendi çocuğumun da yaşayacağını düşünerek büyük bir endişe yaşadım. Nasıl bir uygulama ki bu, bir taraftan devlet, ülke genelinde nüfus çoğaltılsın istiyor, ama bir taraftan mezun olmuş öğretmenine iş veremiyor. Bu yazıyı yazarken internet haberlerinde, Siirt ilinde Türkçe öğretmenliğinden KPSS ye giren, bir erkek öğretmen adayın sınavdan yeterli puanı alamayacağını kaygısıyla intihar ettiği olayını okudum. Bu gencin yaşı 28 olduğuna göre, epey sabretmiş epey mücadele vermiş ama atanamama girdabından bir türlü kurtulamamış. Allah rahmet eylesin. Allah ailesine sabır versin. Bu gencin sonu bu olmamalıydı.

        Türkiye de bu gün atanamayan öğretmenler sorunu vardır. Benim bulunduğum ilçede görev yapan kadrolu öğretmen sayısına yakın, ücretli öğretmen çalışıyor ve burası aynı zamanda batının bir ilçesi olduğuna göre, diğer bölgeleri, öğretmen sıkıntısı çeken Doğu ve Güney doğu bölgesi il ve ilçelerini de hesaba katarsak, gerçek öğretmen ihtiyacının ne kadar çok olduğunu görürüz. Diyorum ki öğretmen adaylarımızı bu çıkmazdan kurtaralım onların en güzel yıllarını KPSS dershanelerinde dershane öğrenciliği ile değil de okullarımızda ki öğrencilerimizi eğiterek, öğreterek geçirmelerini sağlayalım.

             Saygılar.



Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)