Son 3 Yılda Yaklaşık 400 Bin Öğrenci Eğitim Hayatını Sonlandırdı

Üniversite hazırlık dönemi hem aileler hem de öğrenciler için her açıdan oldukça yoğun ve zorlu bir şekilde geçmektedir. Her yıl yüz binlerce öğrenci üniversiteye kayıt yaptırmakta, eğitim hayatına ve geleceğine yön vermektedir.

Ailesinin ikamet ettiği kentin dışında bir başka yerleşim yerinde yükseköğrenim görmeye hak kazanan öğrenciler için asıl sıkıntılı süreç bundan sonra başlamaktadır. Binlerce öğrenci kamu yurtlarında yer bulamadığı, özel yurtlar için ailesinin geliri yetmediği için ekonomik gerekçelerle kaydını sildirmekte, eğitimden mahrum kalmaktadır.

Konuyla ilgili olarak Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde Milli Eğitim Bakanlığı’ndan, 2011 -2016 yıllarında ekonomik nedenlerle kaydını sildiren veya donduran öğrenciler hakkında bilgi istenilmiş fakat sadece 2015, 2016 ve 2017 yılına ilişkin veriler gönderilmiştir. Kaydını ekonomik nedenlerle sildiren öğrencilere ilişkin ise herhangi bir veri paylaşılmamıştır.

Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın Milli Eğitim Bakanlığı’na yönelttiği bilgi edinme talebine Bakanlık tarafından verilen yanıtlar şu şekildedir:

*2015 yılında 164 öğrencinin disiplin cezası nedeniyle, 129 bin 970 öğrencinin kendi isteğiyle, 32 bin 880 öğrencinin diğer nedenlerle olmak üzere 163 bin 14 öğrencinin devam ettiği yükseköğretim kurumundan kaydı silinmiştir.

*Bu veriler 2016 yılında ise; 312 öğrenci disiplin cezası, 152 bin 263 öğrenci kendi isteği, 33 bin 730 öğrenci diğer nedenler, 268 öğrenci geçici kayıt sonrası iptal, 1 öğrenci sahte belge nedeniyle olmak üzere 186 bin 574 öğrencinin devam ettiği yükseköğretim kurumundan kaydı sildirdiği şeklindedir.

*2017 yılında disiplin cezası nedeniyle 135, kendi isteğiyle 21 bin 972, diğer nedenlerle 13 bin 942, geçici kayıt sonrası 870 olmak üzere 36 bin 919 öğrencinin okulları ile ilişiği kesilmiştir. 2015-2016 ve 2017 yılının eğitim döneminde toplamda 386 bin 507 öğrenci çeşitli nedenlerle bağlı bulunduğu yükseköğretim kurumundan kaydını sildirmiştir.

MEB tarafından verilen bilgide belirtilen eğitim dönemlerinde, öğretim yıllarına göre üniversiteden kaydını sildiren ya da donduran kaç öğrencinin yeniden eğitim hayatına başladığına ilişkin verinin ise bulunmadığı ifade edilmiştir. Bunun yanı sıra bağlı bulunduğu üniversite ile ilişiğini kesen öğrencinin kaydının neden silindiğinin ayrıntılı olarak tutulmaması var olan sorunların çözümü için Bakanlığın işlerliğinin olmamasına işarettir.

MEB, Anayasal Hükümleri Yerine Getirmiyor!

Konuyla ilgili açıklama yapan Nazlıaka, öğrencilerin en büyük sıkıntısının ekonomi, barınma gibi sebeplere dayandığının altını çizerek şunları söyledi:

“Milli Eğitim Bakanlığı ayrıntılı bilgi vermekten kaçınsa da on binlerce öğrenci yurt ve kalacak yer sorununu çözemediği ya da eğitimi sürdürecek maddi olanaklara sahip olmadığı için üniversite eğitimine son vermektedir. Son iki yılda ve 2017 yılının şimdiye kadar olan döneminde yükseköğretimden kaydını sildiren 387 bin 443 öğrenci gibi bir rakam ülkemizin geleceği için kaygı verici bir tablodur. Bu nedenle eğitimine ailelerinin uzağında eğitim gören öğrencilerin yaşadığı sorunlar, acilen çözülmelidir.

Öğrenim çağındaki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının zorunlu ve parasız eğitimini temin etmek, Milli Eğitim Bakanlığı’nın anayasal görevidir. Öğrenime devam edemeyen gençlerin miktarının bu denli yüksek olması da, ülkemizin en önemli bakanlıklarından birinin en temel görevini yerine getiremediğini göstermektedir. Bu eksiklikte, bu sorumluluğun yerine getirilememesindeki en önemli sebeplerden birisi de AKP iktidarının, Milli Eğitim gibi önemli bir bakanlığın neredeyse bütün yönetici kadrolarını liyakattan uzak kişilere teslim etmesidir.

AKP iktidarının kendi kurumları tarafından hazırladığı bu verileri dikkate alması ve geleceğimizin teminatı gençlerin eğitimi ile ilgili açıkça görünen bu sorunun üstüne gitmesi asli görevleri arasındadır.”