Hep olumsuz olanı görür, hep yanlış olanı eleştiririz. Peki ya takdiri, alkışı hak edenler?
İşlerini ne kadar can gönülden yapsalar da, ne kadar fark yaratsalar da “o onların görevi” der geçer gideriz.
Oysa her yapıcı eleştiri gibi yerinde ve dozunda alkış da motive edicidir ve mutlaka yapılması gerekir… Son birkaç haftada ülkemizin farklı noktalarına hızlı bir tur attık. Her iş gezisinde olduğu gibi bu kez de hızlı bir tempoda “çevremizi tanıyalım” turunu ihmal etmedim. Müthiş güzelliklerle ve ayakta alkışı hak eden işine ve kentine sevdalılarla karşılaştım.
Sivas’a defalarca gittim ama Divriği’ye hiç yolum düşmemişti. Anadolu Selçuklu Devleti’ne bağlı Mengüçlü Beyliği döneminde inşa edilen Ulu Cami Süleyman Şah’ın oğlu Ahmet Şah tarafından, yanındaki Darüşşifa yani hastane de eşi Melike Turan tarafından yapılmış. UNESCO dünya mirasları listesinde yer alan ve çok uzun süredir restorasyonu süren bu muhteşem eserin mayıs sonunda açılması bekleniyor.
Sivas başta olmak üzere Anadolu’daki tüm eserler içerisinde muhtemelen en güzel olanlarından birisi. Restorasyonu da o denli başarılı bir şekilde ilerliyor. Bu yüzden uzaktan seyretmek ve dinlemekle yetindik.
Görmeden, ayrıntılarını uzmanlarından dinlemeden, doğru zamanda doğru noktalarda gün ışınlarını ve yansımalarını görmeden ne anlatılsa ağza sürülen bir parmak bal tadında oluyor. Açılışında ilk ziyaretçilerinden biri olmak için gün sayıyoruz.
Divriği’de sadece kadınların esnaflık yaptığı Hüma Hatun Sokağı da görülmesi gerekenler listesinin ilk sıralarında mutlaka yer almalı...
Kültür Bakanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün ülke genelindeki tarihi eserlerin yenilenmesine yönelik desteği taktire şayan. Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca’nın birikimi, çabaları ve anlatımı etkileyiciydi.
Savaş Atları Müze Sorumlusu Semih Vergi, Sivas Kültür A.Ş Müzeler Müdürü Fatih Mehmet Tanrıveren, Divriği Ulu Camii Din görevlisi Nail Ayan, Kadıoğlu Restorasyon’dan Proje Mimarı Cem Bilginberk, restorasyon ekibinden Erdinç Gökçe, Bayram Yılmaz ve henüz açılmayan bu muhteşem eseri ziyarete gelenler eli boş göndermemek için fotoğraflar üzerinden anlatımıyla gönüllerini alan Mustafa Yıldırım ile bu restorasyon sırasında gün yüzüne çıkan eserleri bakır ve ahşaba aktarmaları için halka açık kurs düzenleyen Devlet Sanatçısı Selma Gürses gibi Sivas ziyareti boyunca Sivas’ı keşfetmemize olanak sağlayan ve Sivas’ta eğitim adına büyük işler başaran TED Sivas Koleji Kurucu Temsilcisi Erdem Er, Fatma Tuğba Sağlam, Seren Köse, Özlem Özen’i de “Sivas sevdalıları” olarak ayakta alkışlıyoruz...
Besni sevdalıları
“Üzüm Diyarı Besni” Adıyaman’ın önemli ilçelerinden birisi. Dünyada Eğitim Bayramı olan iki kentten birisi. 15. yılında olduğu gibi 25. yılında da yine konukları olduk. Besni Eğitim Vakfı, Şaban Çağıran başkanlığındaki yeni yönetimle görünen o ki dünün bir adım ötesine geçecek. Hem Besni hem de eğitim adına büyük hayalleri var. Besnililer, okuma yazma bilmeyenlerin çoğunlukta olduğu, ilkokul mezunlarının parmakla gösterildiği Cumhuriyet’in ilk yıllarında eğitime öylesine gönül vermişler ki sonraki kuşaklar sadece eğitimde değil hayatın her alanında zirveye tırmanmayı kendilerine şiar edinmişler. İlkokul mezunu eski Milletvekili Ahmet Yılmazkaya’nın doktor oğlu Bayram Yılmazkaya da sonra yine parlamentoya girmiş, dünün küçük esnafı Mehmet Erdemoğlu’nun çocukları Ali ve İbrahim Erdemoğlu ise bugün Sasa ve Merinos gibi dünya markası yaratmanın gururunu yaşıyor ve kendilerine bu gururu yaşatan Besni’ye inanılmaz katkılarda bulunuyorlar. Kızılin’de eğitim deyince yine ilkokul mezunu Mehmet Selçuk ve çocuklarının başarılarını görmezden gelmek mümkün değil. 9 çocuğundan 7’si ülkemizin en gözde üniversitelerinden mezun ve bazıları farklı ülkelerde dünyaca ünlü kurumlarda görev yapıyor. Besni’ye yolunuz düşerse, Mezopotamya’ya açılan kapı olan Kızılin Köprüsü’nü ve Fırat ve Göksu’nun birleştiği muhteşem su yollarını ve antik çağlarda ticari ürünler için soğuk hava deposu olarak kullanılan mağaraları da görün.
Orada doğup, büyüyen ve en zor yıllarda öğretmen olarak köy köy dolaşan Mehmet Kaban da ayakkabı denilince akla gelen ilk isimlerden ve kalbi hep Besni’de kalanlardan. Keşke her kentimizin aidiyet hissi bu denli yüksek olsa. Bu çerçevede tüm Besnilileri de yine ayakta alkışlıyoruz...
Başakşehir farkı
Başakşehir İstanbul’un en yeni ilçeleri arasında yer alıyor ve kimilerine göre beton yığını kimilerine göre ise modern kentleşmenin ve depremle mücadelenin en çarpıcı örneklerinden birisi. Son 5 yılda İstanbul’da yüzde 60, kendi ilçelerinde yüzde 50 olan riskli bina oranını bu yıl yüzde 15’e düşürmüşler. İki yıl sonraki hedefleri ise yüzde 8! 4.5 yıl önce gittiğimde şantiye alanı gibiydi, şimdi çok katlı binaların hâkim olduğu bambaşka bir kent görünümünde. Başkan Yasin Kartoğlu ve yaptıklarını ve yapacaklarını anlatma konusunda dur durak bilmeyen Basın Danışmanı Fazıl Ergüt de hizmet yarışında alkışı fazlasıyla hak edenlerden. Özellikle tarıma yönelik olarak atacakları adımlarda…
