19 Haziran 2013 tarihinde yayımlanan Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmelik Taslağına ilişkin Milli Eğitim Bakanlığı sendikamızdan görüş istemiştir.
Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanlığınca 28.02.2013 tarihli ‘’MEB Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’’ yayımlanmış, söz konusu yönetmeliğe gelen yoğun eleştiriler ve arkasından da sendikamız tarafından Danıştay’a dava açılması üzerine yönetmelik yine bakanlık tarafından uygulamaya konmadan askıya alınmıştı.
Kariyer ve liyakatı yok sayarak ‘’Ben istediğimi yönetici yaparım’’ ilkesiyle hareket eden MEB, şimdi de aynı yönetmelik üzerinde biraz tadilat yaparak ve sendikaları, sözde sürece dahil ederek yeni bir yönetmelik hazırlamış gibi kamuoyuna sunmaktadır.
Görüş ve Önerilerimiz;
YÖNETİCİ ATAMA VE YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİK TASLAĞINA İLİŞKİNGÖRÜŞ VE ÖNERİLER
Bilindiği gibi Bakanlığınızca 28.02.2013 tarihli ‘’MEB Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’’ yayımlanmış, söz konusu yönetmeliğe gelen yoğun eleştiriler ve arkasından da sendikamız tarafından Danıştay’a dava açılması üzerine yönetmelik yine bakanlık tarafından uygulamaya konmadan askıya alınmıştı.
Kariyer ve liyakatı yok sayarak ‘’Ben istediğimi yönetici yaparım’’ ilkesiyle hareket eden MEB, şimdi de aynı yönetmelik üzerinde biraz tadilat yaparak ve sendikaları, sözde sürece dahil ederek yeni bir yönetmelik hazırlamış gibi kamuoyuna sunmaktadır.
Sendikalardan ve öğretmenlerden görüş alınması her ne kadar demokratikmiş gibi görünse de yoğun eleştiriler üzerine geri çekilen 28.02.2013 tarihli yönetmeliğin ana felsefesinde hiçbir değişiklik yapılmamıştır. Hemen hemen aynısının taslak olarak yayımlanması ve bu doğrultuda sendikalardan görüş istenmesi ‘’Ben herkesin görüş ve önerilerini alırım ama yine bildiğimi okurum’’ anlayışının açık göstergesidir. Böyle bir anlayış 2004-2010 yılları arasında da kendini göstermiş ve Bakanlığın çıkardığı tüm yönetici atama ve yer değiştirme yönetmelikleri Danıştay’dan geri dönmüş , tam bir kaos ortamı yaratılmıştı.
Milli Eğitim Bakanı Nimet ÇUBUKÇU döneminde sendikalarla bir araya gelinerek 2010 Yönetici Atama ve Yer Değiştirme yönetmeliği hazırlanarak bu kaos ortamına büyük oranda son verilmişti. Sendikamızın görüş ve önerilerinin büyük oranda yer aldığı 2010 yönetmeliğinin, bugün hangi gerekçelerle değiştirilmek istendiği tarafımızca anlaşılması çok zor olmasa da, Bakanlığınız hangi gerekçelerle yeni bir yönetmeliğe gereksinim duyduğunu kamuoyuna açıklamak zorundadır.
*****
Gerek Danıştay’a taşınan 28 Şubat 2013 tarihli yönetmeliğin, gerekse şu andaki taslak yönetmeliğin en çok eleştiri alan bölümü ‘’Sözlü sınav’’ bölümüdür. Son yıllarda YGS, KPSS gibi sınavlarda ortaya çıkan şifre ve kopya skandalları ile en güvenilir merkezi yazılı sınavlara bile vatandaşlarımızın güveni kalmamışken, illerdeki güvenilirliği olmayan Milli Eğitim kadroları eliyle yapılacak sözlü sınavların şaibeli olacağını şimdiden söyleyebiliriz.Yine yönetmelik taslağının 18. Maddesinde yer alan ‘’Soruşturma sonucu görev yerlerinin değiştirilmesi teklif edilen yöneticilerin görev yeri, getirilen teklife göre il içinde veya iller arasında değiştirilebilir.’’ İfadesi tam anlamıyla sürgünü amaçlamaktadır. Keyfi soruşturmalar sonucu verilen haksız cezalar gün gibi aşikarken böyle bir maddeden başka bir anlam çıkmaz.
Yönetmeliğin 5/b maddesindeki ‘’alan’’ ifadesi karmaşalara yol açacaktır. Onun yerine ‘’maaş karşılığı dersi bulunmak’’ ifadesi konulmalıdır. Yine aynı maddede sınavla öğrenci alan okullara atanacak yöneticiler için bu okullara öğretmen olarak atanma koşulunun olması gerekir. Aksi takdirde bu madde mevcut yargı kararlarına aykırı olacaktır. Taslağın 5/d maddesindeki ‘’ aylıktan kesme ve daha ağır bir disiplin cezası almamış olmak’’ ifadesi kaldırılmalıdır. Madde bu haliyle kalırsa birçok yöneticinin yöneticilikleri düşebilir. Taslağın 8/3-a maddesinde ‘’ ; her ilde ilan edilen eğitim kurumu yöneticiliği sayısının üç katı kadar aday, yazılı sınavda başarılı olmak kaydıyla puan üstünlüğüne göre sözlü sınava çağrılır’’ ifadesi çıkarılmalıdır. Çünkü bu madde ile özel koşullar aranan okullara yönetici ataması mümkün olmayabilir. Taslağın 16. Maddesindeki görev yeri değişikliği süresi yine sekiz yıl olarak kalmalıdır. ‘’Yeniden Atama’’ maddesini düzenleyen 21.maddedeki yöneticilikten ayrılanların yeniden başvurabilmesi için konulan “bir yıl” koşulu kaldırılmalıdır. Çünkü bazı yöneticiler kendi istekleri dışında zorunlu nedenlerden dolayı yöneticilikten ayrılmışlardır. Değerlendirme formundaki puanlamalar hakkaniyete uygun değildir. Atamalarında hiçbir ölçütü olmayan ‘’kurucu müdürlüğe’’ verilen 10 puan kaldırılmalıdır. Yine uzman ve başöğretmenliğe verilen puanlar da kaldırılmalıdır. Çünkü 2005 yılında yapılan ve tartışmalı olan kariyer basamakları sınavı o günden bu yana bir daha yapılmamıştır. Yine birden fazla alınan aynı ödülün sadece birine puan verilirken, cezalarda bu ilkenin gözetilmemiş ve düşülecek puanların ödül puanlarından fazla olması adil değildir. SONUÇ: Söz konusu yönetmelik taslağının çok eleştiri alan 28.02.2013 yönetmeliğinden farkı yoktur. Dolayısıyla tek tek maddeler üzerinde değerlendirme yapılarak düzeltilebilecek ve her kesimin içine sindirebileceği objektif ölçütlere uygun bir yönetmeliğin bu taslak üzerinden çıkması mümkün değildir. Dolayısıyla önerimiz tüm sendikaların hemen hemen mutabık kaldığı 2010 Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği üzerinden görüş ve öneriler alınarak 2010 yönetmeliğinin güncellenmesi, hem tartışmaları hem de yeni bir kaos ortamının doğmasını önleyecektir. MERKEZ YÖNETİM KURURLU
