adscode
adscode

Gençler neden açık liseye yöneliyor?

Artık lise ve üniversite çağındaki birçok öğrenci okula gitmek yerine "açık lise" ya da "açık öğretim" gibi tercihlere yöneliyor. Peki ama neden?

Gençler neden açık liseye yöneliyor?
Eğitim
Güncelleme : 04-Nov-22 14:01

Türkiye'de ilk ve orta öğretim kurumları sisteminde sık sık yapılan değişiklikler gündemdeki yerini koruyor.

Üniversiteye yerleştirme sınavı, özel ve devlet okulları arasında eğitim kalitesi farklı, İngilizce hazırlık, Anadolu ve Meslek liseleri gibi okullarda verilen özgün eğitim uzmanlar tarafından eleştiriyor.

Bu durumdan en çok zarar gören hiç kuşkusuz lise ve üniversite çağındaki gençler. Ancak Türkiye'de son dönemde yaşanan yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı gibi sebepler, ülkede sürekli olarak tartışılan yetersiz eğitim, öğretmen açığı, yetişmiş kadroların eksikliği gibi sorunlarla birleşince farklı boyuta taşındı.

Artık ülkenin birçok bölgesinde ve özellikle de büyük şehirlerde lise ve üniversite çağındaki birçok öğrenci okula gitmek yerine "açık lise" ya da "açık öğretim" gibi tercihlere yöneliyor. 

Lise çağındaki gençler, "açık liseyi" tercih etmelerini "kalitesiz eğitim ve hayat pahalılığı" gibi nedenlere bağlıyor.

Lisede kaliteli eğitim alamadıklarından yakınan öğrenciler, dershanelere para vererek daha kısa bir zamanda daha kaliteli eğitim aldıklarını ve üniversite sınavlarında daha başarılı olduklarını ifade ediyor.

Büyük şehirlerde okula giderken ödenen otobüs, metro gibi  yol masrafları, kantinlerin pahalı oluşu, derslerin boş geçmesi ve öğretmenlerin ilgisiz oluşu gibi nedenler birçok gencin açık lise eğitimini tercih etmesine sebep oluyor.

Doğukan Mağol da açık liseye giden öğrencilerden bir tanesi. 

17 yaşındaki Doğukan orta okul sonrası maddi imkansızlıklar sebebiyle doğrudan açık liseye kaydolmuş. 

14 yaşından beri çalışan Doğukan, derslerinde çok zorlanmadığını ancak hem çalışıp hem okumanın kendisini fiziksel olarak yıprattığını ifade ediyor.

Doğukan oldukça zor bir hayatını olduğunu belirterek, "Benim bir genç olarak çok büyük hayallerim vardı bu hayallere de ulaşılabilirdi. Görüyorum, birçok genç kendi ülkesinden gelip Türkiye'ye okuyor. Yüksek lisans yapıyor, güzel hayatlar yaşıyor. Bense kendi ülkemde açık lisede okurken hem de çalışmak durumunda kalıyorum. Ekonomik kriz var, hayat çok pahalı. Babamın maaşının neredeyse yarısı benim okul masrafıma gidiyordu. Bundan kurtulmak için doğrudan açık liseye yazıldım. Bu sayede çalışarak ev bütçesine katkıda bulunmaya başladım. Beni bu duruma düşürenlere, bunun sorumlularına karşı aşırı öfkeliyim. Öfkemi kusmak istiyorum ancak bir çarem yok gibi..." sözleriyle yaşadığı hayatı ifade ediyor.

Euronews

 

Kayra da açık liseyi bitirip üniversite sınavına hazırlanan bir öğrenci. Kayra, yol ve yemek masrafı gibi maddi külfetlerden de kurtulmak için açık liseye yazıldığını söylüyor. Kayra'ya göre dershaneye az bir para vererek çok daha kısa zamanda daha kaliteli eğitim almak mümkün. Bunun yanında sürekli değişen eğitim sistemi de öğrencileri bezdirmiş durumda. Kayra Türkiye'deki lise eğitimini şu sözlerle tanımlıyor:

"Okula gittiğimizde kantinden bir şey alırken düşünüyoruz acaba yol param kalır mı diye. eskiden 5 lira harçlığımla her şey alabiliyordum. Ancak şimdi 50-60 TL bile yetmiyor. Ayrıca okulda bir eğitimsizlik var. Öğrenciler müşteri olarak görülüyor. Test kitaplarını hazırlayan yayıncı kuruluşlarla okul müdürleri arasında, öğretmenlerle bir çıkar ilişkisi var. Ben bunu gördüm ve okulu bırakıp liseyi açıktan bitirmeye karar verdim."

Kayra, "Benim hayalimdeki okul, öğrencilerin sosyal ilişkilerini ve akademik bilgilerini geliştirdiği, Türkiye için iyi şeyler üreten, kendi branşında uzmanlaşabileceği bir ortam. Ancak bizler birer müşteri olarak görülüyoruz. Bize formül veriyorlar ve bu formülü ezberle diyorlar. Sonra gidip bizi sınavlara sokuyorlar. Ve bu sınavlarla bizi birbirimize düşürüyorlar." diyor.

Euronews

İdil Nehir Ortak okulla ilgili benzer şeyler söylüyor. Okuldaki derslerin çoğunun boş geçtiğini ve edebiyat gibi önemli bir derste bile öğretmenlerin kendilerine tiyatro izlettiğini belirten İdil, okul kantinlerinin çok pahalı olduğunu ve dershanedeki eğitimin de okula nazaran çok daha kaliteli olduğunu belirtiyor. Parası yetmediği çoğu zaman aç kaldığını belirten İdil, eğitimin sisteminin sürekli değiştiğini ifade ediyor:

"Ben eğitim sisteminin değiştirmelerine denk gelen biriyim. 4+4+4'e denk geldim.  TEOG'un değişimine (Temel eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi) denk geldim. Üniversite sınavında barajın kalkmasına denk geldim. Deney faresi gibiyiz şu an."

Euronews / Kerem Congar-Dilek Gül

 

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)