adscode
adscode

Seçimde son sözü onlar söyleyecek!

Peki tam da seçim öncesinde siyaset ve siyasetçiler onlar için ne vaat ediyor? Cek, cak’lı söylemlerin satır aralarında ara ki bulasınız.

Seçimde son sözü onlar söyleyecek!
Milliyet Diyalog
Güncelleme : 08-Mar-23 09:37

Milyonlarca gencimizin seçimlere giderken ruh hali şöyle:

“Bugüne kadar ne dediyseniz yaptık, en zor sınavları aşıp, en iyi öğretim kurumlarında öğrenim görüp, en iyi diplomaları aldık ama hâlâ bir iş bulamadık, bulamıyoruz ve ne zaman bulacağımız da belli değil.

Onca mücadele bunun için miydi?

Çocukluğumuzu, gençliğimizi bu yüzden mi yaşamadık?

Bir sınavdan çıkıp diğerine bu yüzden mi koşturduk?

Onca zamanı, onca parayı bu yüzden mi harcadık?”

Haksızlar mı?

Kesinlikle hayır.

Peki tam da seçim öncesinde siyaset ve siyasetçiler onlar için ne vaat ediyor? Cek, cak’lı söylemlerin satır aralarında ara ki bulasınız.

Oysa onlar mutlu değilse, veliler ve dolayısıyla ülke mutlu değil.

Garip olan ise bunu hâlâ anlayamamış olmamız.

Değişim şart!

Eğitime ve bilime bakış açımızda A’dan Z’ye bir değişim şart.

Neden mi?

Diğer alanlarda gerçekleştireceğimiz reformlar için.

İyi mühendis, iyi yurttaş yetiştirmeden depremden, iyi yargıç yetiştirmeden suçlulardan, iyi öğretmen yetiştirmeden cehaletten kurtulamayız!

Çok daha önemlisi demokrasimizi güçlendiremeyiz, hayat standardımızı yükseltemeyiz, insan haklarını, doğaya saygıyı içselleştiremeyiz. Milli ve manevi değerlerimizi dış etkilerden koruyamayız.

Yani, yaptıklarımıza ve yapacaklarımıza sahip çıkacak iyi insanlar, iyi yurttaşlar yetiştirmenin yolu eğitimden, bilimden geçiyor.

Ne olur bunu artık anlayalım ve eğitimi, bilimi, gençlerimizi de, seçim vaatleri arasında ilk sıralara alalım.

Bugünün gençleri dünkülerden çok farklı.

Çok daha heyecanlı, çok daha sabırsız ve çok daha kırılganlar ama hayalleri çok büyük. Dünyadaki yeni model eğitim arayışlarının bireysel tercihlere yönelik olması bu yüzden. Her birey nasıl ki farklı ilgi, yetenek, birikim, deneyim ve hayale sahipse, ona verilecek eğitim de o denli farklı olmalı ki eğitimi bir eziyet olarak değil kazanım olarak görmeli ve dört elle sarılmalılar.

Sınav ortaklı eğitim sistemlerinde öğrencilerden en az üçte ikisinin hayaline kavuşamayacağı en baştan bellidir.

Ne kadar başarılı olursanız olun bu yarışın kazananları, kontenjanlar kadardır!

Elinizden gelen her şeyi yapsanız da, yarışı hep en ön sıralarda bitirseniz de, hayalini kurduğunuz mesleğe de kavuşamazsınız, dereceyle mezun olsanız da eğer yeterli kadro yoksa iş bulamazsınız.

KPSS’de dereceye girenlerin hatta Türkiye birincisi olanların atanamamaları bu yüzden!.. Ne olur artık bunu görelim.

Mutluluk, huzur, kariyer ve kazanç getirmesi gereken eğitim ve diplomalar her kapıyı açan altın anahtar olmaktan çoktan çıktı.

Eğitim, eğitim alanları ve ailelerini daha fazla mutsuz etmekten başka bir işe yaramayan bir yük olarak algılanmaya başlandı.

Sadece bizde değil, dünyanın dört bir yanında milyonlarca genç bugün bu durumda. Kimi ülkeler durumun farkında ve arayış içerisinde, kimileri ise hâlâ üç maymunu oynuyor!

 YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYIN


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)