Önemli olan hangi kriterlere göre baktığınız. Çünkü akademik açıdan çok iyi olan üniversiteler, farklı alanlar da çok zayıf olabiliyorlar. Örneğin yeterince demokratlar mı, örneğin yetirince sosyaller mi, örneğin yeterince paylaşımcı ve girişimciler mi? Bütün bunları sorgulanmadan yapılan değerlendirmeler eksik olur!..
Dünyada hemen her şey çok hızlı değişiyor. Eğitim ve derecelendirmeler ise hala eski mantıkla yürütülüyor. Oysa İnovasyon Çağı’nda yaşıyoruz. Ve, bir işi en iyi yapanlar değil, en hızlı ve en ve en yaratıcı olanlar öne çıkıyor.
İşte bu yüzden derecelendirme kriterleri mutlaka çok daha geniş yelpazede ele alınmalıdır.
Üniversitelerin farklı misyonlar var. Kimi bilim üretir, kimi de öğrenci yetiştirir.
80 bin öğrencisi olan üniversite ile 3, 5 bin öğrencisi olan üniversiteye aynı sıralamaya sokmak hataların en büyüğü olur ve bu hep yapılıyor.
Daha da önemlisi iyi üniversite yerine iyi öğrenci ve iyi öğretim üyesi kavramı daha bir öne çıkıyor. Çünkü onlar yoksa, üniversite ne kadar popüler olursa olsun, inandırıcılığı olmuyor.
Bir de artık yayına,yayınların refere edilmesine ve patent sayısına göre yapılan değerlendirmeler de artık demode kaldı.
Üretilen bilimin ne kadar hayata aktarıldığı, bulunduğu bölgeye ne kadar ışık saçtığı, yarattığı katma değer ve daha pek çok kriter öne çıkıyor.
Özetle, en iyi 15 üniversitemiz ve diğerleri bugüne kadar somut neler yaptı keşke bir de o çerçeveden bakılsa!..
Türkiye’nin En İyi Üniversiteleri?
En iyi kavramı, hemen her konuda olduğu gibi, üniversiteler konusunda da, kişiden kişiye ve baktığınız noktaya göre değişir.
Emoji ile tepki ver!
Bu Haberi Paylaş :
Etiketler :
Benzer Haberler
-
Yorumu Gönder
0 Yorum
Diğer Yorumlar (0)
