YÖK Çözüm Üreteceğine, Laf Cambazlığı Yapıyor!

YÖK tarafından onaylanan her üç kontenjandan biri boş kalıyorsa, bu hesapta bir yanlışlık var demektir.
Üstelik, üniversitelerden gelen kontenjan talepleri, olabildiğince, azaltılmasına rağmen!..

Ortada bir öngörüsüzlük olduğu kesin.

Siyaset hiç düşünmeden, popülizm uğruna yeni üniversiteler açtı, YÖK  yeterince sorgulamadan öğretim izni verdi, üniversiteler hesapsız kitapsız kontenjan belirledi, halk üniversite açılısın da kentimize ekonomik canlılık gelsin diye olup biten alkışladı ama işte denizin sonu geldi!

Veli de, öğrenci de, ben sizin bana sunduklarınıza değil, kendi istediğim fakültelere girerim dedi ve 273 bin kontenjan boş kaldı.

YÖK, boş kontenjanların bir bölümü açık öğretim, bir bölümü de iki yıllık ön lisans programları diyor.

Kontenjanları açıklarken ya da üniversitelerdeki öğrenci sayılarını verirken, hiç öyle demiyordu!

İşlerine geldiğinde onları üniversite sayıp, işlerine gelmediğin de tu kaka ilan etmek, herkese yakışmaz ama YÖK’e hiç yakışmaz.

Kontenjanların belirlenmesi ve doldurulmasında herkes sınıfta kaldı.

Siyaset haklı olarak diyebilir ki, ben açtım siz dolduracaksınız.

Doğru da.

Hangi bölümlerin açılacağına, nasıl dolduracağına da onlar karar verecek değillerdi.

YÖK, ÖSYM ve üniversiteler , bahane arama yerine, şapkalarını önlerine koyup düşünmek zorundalar.

Yoksa, varlık nedenleri sorgulanmaya başlanır ki, bunun da ne kendilerine, ne de ülkemize bir yararı olur.

Haydi hayırlısı…