adscode
adscode

Eğitim, neden yaşam odaklı olmak zorunda?

Felaketlerin her türlüsü, her an kapımızı çalabilir!!! Bilim insanları, bilim kurumları bunu sürekli haykırıyor ama duyan da yok, duyup da ciddiye alan da...

aguclu@milliyet.com.tr




Temiz su kaynakları tükenmek üzere, kuraklık, kıtlık, deprem, salgın hastalıklar, doğal afetlerin her türlüsü kapıda. Ama böylesine yaşamsal konular ne eğitimin, ne medyanın, ne de ülkenin gündeminde!

 

İnsanlık için en temel hak yaşam hakkıdır.

 

Ondan sonra yaşamın devamlılığı, güvenlik, eğitim ve diğerleri gelir.

 

Bu yüzden ekolojik dengenin korunması ve o bilinci sağlayacak olan eğitim, olmazsa olmazlarımız arasında olmalı ama gelin görün ki bu hiç birimizin umurunda bile değil!

 

Yetişkinlere, bu kez, bir de öğrenciler üzerinden ulaşmaya çalışalım.

 

Bu önemli konularda öğrencileri duyarlı hale getirirsek, onlar da aileleri üzerinde baskı unsuru olabilirler.

 

Çocuklarımızı sınav köleleri olmaktan kurtarıp biraz da bu konulara yoğunlaştırmak zorundayız.

 

Hem de en kısa zaman, çünkü önümüzdeki çok uzun bir zaman yok. 

 

Felaketlerin her türlüsü, her an kapımızı çalabilir!!!

 

Bilim insanları, bilim kurumları bunu sürekli haykırıyor ama duyan da yok, duyup da ciddiye alan da...

 

Peki bu nereye kadar böyle devam edecek?... 

 

TÜBA’dan Ürkütücü Tespitler!

 

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker “Özellikle içme suyunu daha dikkatli tüketmeliyiz. Su israfından kaçınmak zorundayız. Büyükşehirlerde 7’den 70’e tüm vatandaşlara su kullanımı konusunda eğitim verilmeli, tüketici bilinci oluşturulmalı, aksi halde bu günleri çok ararız” açıklaması yaptı.

 

Nedenlerini de gelin hep birlikte okuyalım:

 

TÜBA Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu, Türkiye’de yaşanan kuraklık hakkında yaptığı yağış analizleriyle alınması gereken önlemlere dikkat çekti. Prof. Şeker de yapılması gerekenleri sıraladı.

 

. Çalışma Grubunun açıklamasına göre; Türkiye geneli Şubat ayı yağışı son 30 yıl ortalamasının altında gerçekleşti.

 

. Türkiye geneli şubat ayı yağışları son 30 yıl ortalamasına göre yüzde 42 azalma gösterdi, bölge geneli yağışlar ise tüm bölgelerde azalma gösterirken, azalma oranı Marmara, Ege, İç Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde yüzde 50’den fazla olarak saptandı.

 

. Meteorolojik ölçümler sonucunda gözlemlenen yağış azlığı kuraklığın ilk işaretidir.

 

. Tarımsal kuraklık, meteorolojik kuraklıktan hemen sonra oluşur. Tarım kuraklık tarafından etkilenen ilk ekonomik sektördür.

 

. Yağışların akışa geçerek nehir ve göllerin su seviyeleri etkilemesi belli bir zaman alır.

 

. İçme ve kullanma su sıkıntıları ile birlikte tarımsal ve hidrolojik kuraklığın sonuçları zamanla sosyo-ekonomik problemler olarak kendini gösterir.

 

. Türkiye’de kuraklıkla mücadele bir kurumumuzun asli görevi olmalıdır. Ne yazık ki kuraklığın afet mevzuatımızda da yeri bulunmuyor.

 

. Türkiye'nin köy, kasaba, şehir ve ülke bazında su talep ve arzları kuraklıkla mücadele planları ile zamanında dengelenemiyor ve suyun tasarruflu kullanılmasına yönelik kararlar geç kalınmadan alınıp yürürlüğe konulamıyor.

. Bunun sonucunda tarımsal rekoltede düşüşler, su kaynakları ve özellikle göllerin kuruması, barajların elektrik üretiminde düşüşler vb. sonuçlarla yüz yüze geliyoruz.

 

. Türkiye’de suyun fazlası sele, azı ise kuraklığa neden oluyor.

 

. İklim değişikliği sürecinin giderek daha şiddetli ve derin bir şekilde etkilerini gösterecek!

 

 

Kuraklıkla Mücadele Planı

 

 . Özellikle içme suyunu çok daha dikkatli tüketmeliyiz. 

 

. Su israfından kaçınmak zorundayız.

 

. Büyükşehirlerde 7’den 70’e tüm vatandaşlara su kullanımı konusunda eğitim verilmeli, tüketici bilinci oluşturulmalı, aksi halde bu günleri çok ararız.

 

. Eğitim, afetlerle mücadelenin ve afet zararlarını azaltmanın temel unsurudur.

 

. Su tasarrufu ile ilgili yapılması gerekenler bol yağışlı zamanlarda da gündemdeki yerini korumalıdır.

 

. Kuraklık ve diğer afetlere hazırlık ve zarar azaltma çalışmaları eğitim ile uluslararası seviyede standart mesajlar haline getirilmeli.

 

. Bu anlamda, yapılması gerekenler konusunda sürekli olarak sektörler tarafından alınacak tedbirler, planlama ve bilinçlendirme yapılması gerekir.

 

. İçme ve sulama suyu, sınırı aşan sular, ekolojik göçler, yer altı sularının azalması, çölleşme, yok olan yaban hayatı, meralar, tarım alanları ve tarımsal üretim, azalan hidroelektrik üretimi gibi büyük problemler ile karşı karşıya olan ülkemizde, şehir ve bölge gibi değişik ölçeklerde “Kuraklıkla Mücadele Planları” acilen geliştirilip uygulamaya konulmalıdır.

 

 

Altyapı hayati önem taşıyor

 

. Çiftçiler, ev ve işyeri sahipleri de sel, dolu, çığ, kuraklık, don vb. hidro-meteorolojik afetlere karşı zorunlu sigorta yaptırmaya özendirilmeli, sigorta yapılmayan hasarların vergi gelirlerinden karşılanmaması gerekir!

 

. Binaların çatılarında toplanan yağmur sularının, bahçe sulama veya arıtılarak bina ihtiyacında kullanılmak üzere bahçe zemini altında bir depoda toplaması amacıyla "yağmur suyu toplama sistemi" yapılması zorunluluğu uygulamasının yaygınlaştırılması kuraklıkla mücadelede önemli bir nokta.

 

. Belli büyüklüğü aşan binalarda özellikle kentsel dönüşüm süreçlerinde yeni yapılacak veya yenilenecek sitelerde evde tuvalet haricinde oluşan ve gri su adı verilen atık suların ayrı toplanarak basit arıtma işlemlerinden sonra yeşil alan sulaması, tuvaletlerin temizliğinde kullanılması gibi amaçlarla yeniden kazanım düzenlenmeli.

 

. Şehir su dağıtım 

şebekelerinde ve zirai alan sulanma iletim hatları ve dağıtım şebekelerinde su kayıp ve kaçakları önlenmeli, sulama sistemleri damlama sulama gibi suyun etkin kullanıldığı metotlara dönüştürülmeli.

 

 . Küresel iklim değişikliğinin etkisiyle yağışların karakteri farklılaşıyor, dolayısıyla sık sık sel ve taşkınlar yaşanıyor.

 

. Yağmur suyu ve sel suyu uzaklaştırma tesislerinin boyutlandırılmasında esas alınan yağmur özellikleri değişen şartlara göre güncellenmeli.

 

. Su ayak izi kavramı kullanılarak su kaynakları kısıtlı olan bölgelerde çok su tüketen tarımsal ve endüstriyel ürünlerin üretilip başka bölgelere satılması su açığını artıracağından çok su tüketen ürünlerin suyu sınırlı olan bölgelerde üretimi kısıtlanmalı.


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)