Okul hayatında akademik başarıyı yakalamanın, kalıcı öğrenmenin, lise ve üniversiteye giriş sınavlarında hedeflenilen puanları alabilmenin yolu doğru ders çalışmaktan geçiyor. Bunun için de dersi iyi dinlemek, not almak, eksik kalınan konuları belirlemek, okumalar ve tekrarlar yapmak gerekiyor. Uzun bir süreci kapsayan bu durum pek çok öğrenci için sıkıcı bir hal alabiliyor. Ancak öğrenme sürecini verimli bir ders çalışma planı oluşturarak keyifli hale getirmek mümkün. Bu konuda çalışmalar yapan İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sanat ve Kültür Yönetimi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Fatma Fulya Tepe, doğru ders çalışma yöntemleriyle ilgili ipuçlarını paylaştı.
‘Ödevi zamanında yapın’
Ders çalışmanın, oldukça zaman alıcı bir süreç olduğunu kaydeden Tepe, “Çalışmak için çok az zaman ve çaba harcıyorsanız, alacağınız sonuç sevindirici olmayacaktır. Peki, derslere ne kadar zaman ayırmalı, ne kadar çalışmalı? Elde etmek istediğiniz başarıyı kazanana kadar tabii ki” diyor.
Çalışırken öğrencinin kendisini fazla zorlamadan, sıkmadan ama düzenli yani her zaman çalışması gerektiğinin altını çizen Tepe, çalışılan dersten zevk almanın önemine değiniyor. Tepe, evde sınava ya da ertesi günkü derse hazırlanırken dikkat edilmesi gereken noktalarla ilgili şu bilgileri veriyor: “Yarım saat ders, 15 dakika ara ve sonra yarım saat daha ders ve sonra 15 dakika ara ve yine yarım saat ders ve devam… Bu şekilde her gün ilerleyebilirsiniz. Önemli olan severek çalışmanız ve dersin tadını çıkarmanız. Daha somut olarak ifade etmek gerekirse, öncelikle verilen ödevleri zamanında yapmalısınız ve her dersten sonra evde o dersi tekrar etmelisiniz. Dersin tekrarını yapmak, okumak veya yazmakla olabilir. Her ikisini birlikte gerçekleştirmek en iyisidir.”
Ders tekrarı yapmaya ve ertesi günkü derse hazırlanmaya yeterli vakit kalması için televizyon ve sosyal medyadan mümkün olduğu kadar uzak kalınması gerektiğini dile getiren Tepe’nin bu konudaki tavsiyeleri ise şöyle: “Televizyon ve sosyal medyaya günde yarım ile bir saatten fazla zaman ayırmayın. Bu konuda sakın kendinize torpil yapıp daha fazla televizyon veya sosyal medya izlemeyin. Ders çıkışı yemek yedikten sonra hemen ödev ve ders tekrarını yapmaya oturun. Sınav tarihlerinizi ve sınava dahil olan konuları bir deftere not alın ve bu defter hep çantanızda olsun.”
‘Gözünüzde canlandırın’
Doğru ders çalışmak için iyi bir okuyucu olmak gerektiğini belirten Tepe, bu konuda şunları söylüyor:
*İyi okuyucu olmak bir beceridir ve küçük yaşlardan itibaren kazanılmalı.Okuma hızınız ve kaliteniz iyi değilse, şimdi başlarsanız 1-2 yıl içinde harika bir okuyucu olabilirsiniz.
*Okuma kalitenizi ve hızınızı artırmanın en önemli yolu sevdiğiniz kitapları okumanızdır. Sevmediğiniz kitapları sınavda not almak için gerekmiyorsa okumak zorunda değilsiniz.
*Her hafta bir gün kütüphaneye gidin; raflarda istediğiniz kitabı bulmak için en az yarım saat harcayın.
*Okuduğunuz olayları gözünüzde canlandırın. Film gibi yani. Sonra okuduğunuz olayları kendi ke-limelerinizle defterinize yazın.
MİNE ÖZDEMİR GÜNELİ- MİLLİYET
