adscode

Eğitimin kalitesi!

Eğitimin iyi örneklerine baktığımızda, yetiştirmeye çalıştığı insanı ve hangi vasıfları kazandırdığına kısaca bir göz atalım: Öğrenci, üniversite çağına gelmeden

ibrahimdarama@hotmail.com




Haziran ayı yavaş yavaş geride kalırken sınav dönemini de geride bıraktık. Şimdi, önümüzdeki günlerde tercih koşuşturması başlayacak. Hayaller, idealler, beklentilerle dolu bir bekleyişten sonra birkaç hafta içerisinde süreç sona erecek; kimileri mutlu olurken, kimileri de hayal kırıklığı yaşayacak.
Tüm bu karmaşanın ne uğruna yapıldığına baktığımızda ise, ne yazık ki, iç açıcı bir tablo çıkmıyor karşımıza. On yıllardır süren sistem tartışmaları, maddi zorluklar, siyasetin sürekli eğitime burnunu sokması gibi nedenlerle nesiller gelip geçiyor ve aynı vasat çemberin içerisinde dönüp duruyoruz.

Oysa ki bazı konular vardır ki, üzerinde çok fazla zaman harcamadan (varsa) dünyada iyi örnekleri alıp uygulamak en basit ve işlevsel olandır. Öncelikle her alanda olduğu gibi mükemmel sistem diye bir şey yok; mükemmele yakın olanı bulup kendi ülke gerçeklerinize uyarlayıp uygulamak çoğu zaman olumlu sonuçlar verir.

Eğitimin iyi örneklerine baktığımızda, yetiştirmeye çalıştığı insanı ve hangi vasıfları kazandırdığına kısaca bir göz atalım:

Öğrenci, üniversite çağına gelmeden

1-En az bir yabancı dili akıcı şekilde konuşabilmeli,
2-En az bir spor dalında profesyonel olarak, olmazsa en azından hobi düzeyinde ilgilenmeli,
3-Teknoloji konusunda güncel olana hakim olmalı,
4-En az bir sanat dalında faaliyet göstermeli,
5-Kişisel gelişim konusunda yetkinlikler kazanmalı.
Tabii, tüm bunlar yapılırken öğrencinin bilgi, beceri ve ilgi alanları bilimsel olarak ortaya konmalı ve buna uygun olarak öğrenci yönlendirilmelidir. Her başlık için birçok ayrıntı verebiliriz ve önümüzdeki haftalarda bu konuda daha bilgi içeren yazılar yazacağım ancak genel olarak bu tabloya baktığımızda 18-20 yaşına gelen gençlerimizin yüzde kaçı bu niteliklere sahip olabiliyor?

İster özel okulda, ister devlet okulunda eğitim alsın, çocukların bu niteliklere sahip olduğunu söyleyebilir miyiz?

Bu kısır döngüyü kırabilen üç ana unsur var: Birincisi, öğrenci herhangi bir konuda doğuştan gelen bir yeteneğe sahipse; ikincisi, idealist ve bilgili bir eğitimciye denk gelmişse; üçüncüsü de aile bilinçli ve maddi olarak bazı şeyleri karşılayabiliyorsa. Öğrencimiz yukarıda listelediğimiz yetkinliklere kavuşma imkanına sahip olabiliyor. Tabii, hepsi bir arada değil, bir ya da ikisi olursa başarı sayıyoruz.

Oysa ki, milyonlarca paydaşı olan eğitim sistemi ne öğrencinin kendisine, ne aileye, ne eğitimciye, ne de maddi konulara takılmadan öğrenciyi alıp belirli bir noktaya getirebilmeli. Bu açıdan bakarsak, ülkemizdeki eğitim sistemi ne yazık ki toptan başarısızdır. Batı'da eğitim almış bir Türk genci en başta İngilizceyi rahatlıkla konuşabiliyorken bizimkiler niye bu halde? Demek ki sorun kişide değil, uygulanan sistemde. Ya da Batı'da bir öğrenci yüzme başta olmak üzere ana spor dallarını rahatlıkla yapabilirken bizde yüzme bile doğru dürüst öğretilemiyor.

Tüm bunların sonucu olarak da çok az bir kesimi hariç Batı'daki akranlarıyla rekabet edemiyor. Edebilenler de bilindiği üzere çok daha iyi koşullarla transfer ediliyor.

İç karartıcı ve ülkesini düşünen herkesi endişeye sevk etmesi gereken bir tablo.

Bu konuyu çok önemsediğim için birkaç hafta farklı bakış açılarıyla detaylandıracağım. Bu yazıda son olarak şunu belirterek bitireyim: Son yıllara kadar bu sorunların ağırlıklı olarak biraz beceriksizlik, biraz liyakatsizlik biraz da maddi zorluklardan kaynaklandığını düşünüyordum ancak son dönem uygulamalara, müfredat tartışmalarına, kıyafet... vb. üzerinden akıl yoksunu işlere bakınca, tamamen bilerek yapıldığı görüşü bende ağırlık kazanmaya başladı. Tüm ülkede yaşanan göç, ekonomi, sağlık... vb. politikalara uyumlu şekilde eğitim alanında da hızla rasyonel olandan uzaklaşma var


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Eğitimde kalite
Akademi düşerken...
Yabancı Dil Sınavları