Lise seçiminde de, üniversite tercihinde de puana ya da popülariteye değil, mezunlara ve geleceğe bakın. Öyle popüler, öyle yüksek puanlı, öyle çok şampiyon çıkaran okullar var ki, mezunlarının yarısı girecek okul ve çalışacak iş bulamıyor. Siz de sakın onlardan biri olmayın!
“O puanlar durduk yerde yükselmiyor, o popülarite kolay kazanılmıyor” diyenler çok olacaktır.
Elbette puanın da, yüzdelik dilimin de, sıralamanın da bir önemi var ama her şey değiller.
Diğer tüm kriterleri bir kenara bırakıp sadece puana ve popüleriteye bakarsanız kendiniz için belki günü kurtarırsınız ama gelecek için en doğrusunu yapmış olmazsınız.
Çok popüler liselerimizden 100 ortalama ile mezun olup açıkta kalan çok öğrenci var.
Yine aynı şekilde çok popüler üniversitelerimizden diploması olup da yıllardır iş bulamayan ya da öğrenim gördüğü alanda kariyer imkanına sahip olamayan yüz binlerce gencimiz var.
Bu öğretim kurumlarını tercih etmenin en önemli nedenlerinden birisi de yabancı dille öğretim yapıyor olmaları. Ama maalesef pek çoğu, bırakın ikinci yabancı dili birine bile yeterince öğretmeye vakıf değiller.
Özel böyle de devletler farklı mı?
Ya da devletler böyle de milyonlar akıttığınız, çocukluğumuzu, gençliğimizi feda ettiğiniz diğer okullar farklı mı?
Tercih aşamasında eldeki tüm verileri mutlaka dikkate alın ama en önemlisi mezunlarla konuşun.
Özellikle de son 5, 10 yılda mezun olanlarla.
Ne liseler dünkü liseleri ne de üniversiteler dünkü üniversiteler.
Keşke, olması gerektiği gibi dünden çok daha iyi olsalardı ama değiller...
İşte bu yüzden geleceğinize yön verirken her türlü ayrıntıyı göz önünde bulundurmalısınız.
Özellikle de sizden önce aynı süreçlerden geçen mezunların deneyimlerine mutlaka kulak vermelisiniz!..
