adscode
adscode

EĞİTİMDE BELİRSİZLİKLER GİDERİLMELİDİR!

Milli Eğitim Bakanlığı, Covid-19 Pandemisinin seyrine göre; Sağlık Bakanlığı Bilim Danışma Kurulunun önerileri doğrultusunda, okulların açılıp açılmayacağı ya da eğitim öğretime nasıl devam edileceği ile ilgili kararlarını açıklanacağını kamuoyuna duyurdu. Peki, bu açıklamalar eğitimle ilgili çevreler için doyurucu oldu mu?

ikegitmeni@hotmail.com




Eğitimde Covid-19 Pandemisinden önce değişimin değişimi tartışılırken; Covid-19 Pandemiyle birlikte tüm tartışmalar, okulların açılış tarihi ve yeni eğitim öğretim yılında okullar nasıl açılacak, sorularının cevabı üzerine yoğunlaştı. Sağlık Bakanlığı Bilim Danışma Kurulu tarafından Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberinde okullar için alınması gereken önlemleri açıkladı. Milli Eğitim Bakanlığı, 2020-2021 eğitim öğretim yılı çalışma takvimini kamuoyu ile paylaştı. Milli Eğitim Bakanlığının 2020-2021 eğitim öğretim yılı çalışma takvimine göre; okullar, 31 Ağustos 2020 tarihinde açılacak. Milli Eğitim Bakanlığı, okulların açılış tarihi ve nasıl açılacağı ile ilgili farklı planlamaların yapıldığını açıkladı. Eğitim Sendikaları ve eğitim çevreleri ardı ardına açıklamalar yapmaktadırlar. Milli Eğitim Bakanlığı, Covid-19 Pandemisinin seyrine göre; Sağlık Bakanlığı Bilim Danışma Kurulunun önerileri doğrultusunda, okulların açılıp açılmayacağı ya da eğitim öğretime nasıl devam edileceği ile ilgili kararlarını açıklanacağını kamuoyuna duyurdu. Peki, bu açıklamalar eğitimle ilgili çevreler için doyurucu oldu mu?

Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı Bilim Danışma Kurulu’na göre; Covid-19 Pandemisi riskinin en iyimser tahminle ilaç ya da aşısı bulununcaya kadar devam edeceği açıkladığı halde, okulların açılacağı tarihe kadar Covid-19 Pandemisinin sonlanmasını beklemek çok iyimser bir yaklaşım olacaktır. Eğitim çevreleri ve öğrenci velilerini tedirgin eden en önemli hususun belirsizlik olduğunu düşünüyorum. Eğitimde Covid-19 Pandemisi öncesinde çözüm bekleyen sorunlar devam ederken; tüm tartışmaların okulların açılıp açılmayacağı üzerine yoğunlaşması ve belirsizlikler, eğitimde birikmiş sorunlara yeni sorunlar katmaktadır. Peki, eğitimle ilgili çözüm bekleyen can alıcı sorunlar ve sorunlara ilişkin çözüm önerileri neler olmalıdır?

Eğitimle ilgili kaleme aldığım tüm yazılarımda sorun çığırtkanlığı yapmak yerine, sorunlarla birlikte çözüm önerilerimi de sunmaya dikkat ediyorum. Milli Eğitim Bakanlığı okullarda alınması gereken önlemleri Sağlık Bakanlığı Bilim Danışma Kurulu’nun önerileri doğrultusunda tamamlamalı; yeni eğitim öğretim yılında okulların fiziki koşullarına göre seyreltilmiş sınıf model ile ilgili planlamalar yapmalı ve bu planları kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Uzaktan eğitimle ilgili sorunların giderilmesi için çalışmalar başlatılmalıdır. Öğretmen kontrollü canlı sınıf modelinin hayata geçirilmesi için internet altyapısı güçlendirilmeli; internet ve tablet erişimi olmayan öğrencilerin bu ihtiyaçları giderilmelidir.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından daha önceki yıl açıklanan ve yeni eğitim öğretim yılında kademeli geçilecek lise ders çizelgeleri ile ilgili belirsizlik devam etmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı yeni lise modelinin pilot uygulama olarak başlayacağını açıklamıştı. Yeni lise modeli pilot olarak uygulandığında ise pilot okullarda dokuzuncu sınıf öğrencileri, yeni lise modelinin ders programına göre öğrenim görecektirler. Ancak bu öğrenciler diğer liselerdeki öğrenciler gibi 2024 yılında aynı üniversite sınavına girecektirler. Pilot okullar için üniversite sınavı değişmeyeceğine göre, bu öğrencilerin durumu ne olacak? Yeni lise modelinin uygulamalarıyla ilgili öğretmenlerin ve öğrenci velilerinin tereddütleri giderilmelidir. Yeni lise modelinde bazı ders sayılarının azalması, zorunlu ve seçmeli derslerle ilgili öncelikler, eğitim çevrelerinin tereddütlerini giderecek şekilde tekrar düzenlenmelidir. Eğitimle ilgili sorunların başında kademeler arası geçiş ve merkezi sınavlar gelmektedir. Eğitim teknolojileri de kullanılarak kademeler arasındaki merkezi sınavlara son verilmelidir. Ders ve okul başarılarının objektifliğini sağlamak için bilişim teknolojisi kullanılarak, ortak değerlendirme sistemi oluşturulmalıdır. Kademeler arası merkezi sınavlar yerine, bilişim teknolojisin kullanıldığı ortak sınavlar ve değerlendirme sisteminde alınan puanlar kullanılmalıdır.

Milli Eğitim Bakanlığı, özel öğretim kurslarını 2019 Haziran ayında kapatılacağını açıklamış, daha sonra bu süre Haziran 2020 tarihine ertelenmiştir. Ancak Millî Eğitim Bakanlığı tarafından 19 Şubat 2020 tarihli ve 31044 Sayılı Resmi Gazeteyle “Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde” değişiklik yapılmasına dair yönetmelik yayımlandı. Yönetmeliğin yayımlanmasından sonra özel öğretim kurslarının sayısı arttı.  Özel öğretim kurumları yönetmeliğinde kursların açılışı ve ders sayılarıyla ilgili sınırlamalar getirilmesine rağmen birçok özel öğretim kursu TYT-AYT ve LGS paket programlarıyla geçmişteki dershaneler gibi faaliyetlerini yürütmektedirler. Bir ders olarak ya da bir alan üzerine açılan kursların çoğu yönetmelik dışında tüm derslerde faaliyetlerini yürütmektedirler. Eğitim sistemimiz sınav odaklı yapıdan kurtarılmadıkça, özel öğretim kursları ve benzeri eğitim kurumları bir şekilde varlıklarını sürdüreceklerdir. Özel öğretimde çalışan eğitim çalışanlarının da sorun yaşamamaları için daha uygulanabilir bir yönetmelikle özel öğretim kursları denetlenebilir bir şekilde düzenlenmelidir.

Sonuç olarak, eğitim sistemimizde var olan sorunlar; Covid-19 Pandemisiyle okulların açılıp açılmaması üzerine yoğunlaşırken, geçmişte çözüm bekleyen sorunlarında ötelenmemesi gerekmektedir. Geleceği aydınlık, yarınları umut dolu bir nesil için, “ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM”…

Ali Güngör

ikegitmeni@hotmail.com


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)