Spora teknoloji bulaşmış özel olimpiyat

Olimpiyat ruhu, temelde gücün, mücadelenin, uyumun, dostluğun ve rekabetin birlikteliğini temsil eder. Rakipler, birbirleriyle eşit koşullarda yeteneklerini sergileyerek en iyi, en güçlü, en hızlı olduklarını kanıtlama yarışına giderler. Ancak Ekim 2016'da Zürih'te düzenlenecek olan ilk Cybathlon organizasyonu, bu tanımı bir nebze olsun değiştireceğe benziyor.

Güney Afrikalı ampute atlet Oscar Pistorius, adından en fazla özel tasarım bacaklarıyla geleneksel olimpiyat oyunlarında mücadele eden isim olmaya hak kazanmıştı. 'Bacakları olmayan en hızlı atlet' olarak kabul edilen Pistorius, her ne kadar olimpiyat sonrasında farklı konularla gündeme gelse de, biyonik atlet kavramının tüm dünyada duyulmasını sağlamıştı.

Zürih'te gerçekleşecek Cybathlon ise, biyonik atlet kavramını da bir adım öteye taşımaya hazırlanıyor. Robotik protezlerin ilk kez kullanılacağı olimpiyat olarak kabul edilen Cybathlon'da mücadele eden engelli isimler yalnızca fiziksel değil, yazılımsal destek de alacak.

Bisiklet, tekerlekli sandalye, dış iskelet, kol protezleri, bacak ve Beyin Bilgisayar Arayüzü olmak üzere altı farklı kategoride gerçekleşecek olan organizasyonda en büyük ilgiyi son kategorinin alması bekleniyor. Bu kategoride, felç nedeniyle vücutlarını hareket ettiremeyen isimler, taktıkları cihaz sayesinde sadece düşünerek at ve otomobil yarışı yapacaklar. Brain-computer interfaces (BCIs) olarak tanımlanan bu kategoride gerçekleşecek ve toplamda 5 ila 10 dakika kadar sürecek yarışlar stadyumdaki dev ekranlardan yansıtılacak.