adscode

Taksim’de Neler Oluyor?

Türkiye ayakta.Nedenleri günlerdir yazılıp, konuşuluyor.Sanki aklın yerini öfke almış durumda. Oysa şu günlerde en fazla ihtiyaç duygumuz şey akıl ve tahammül.Bu konuda herkes başkasından beklediğini…

Taksim’de Neler Oluyor?
AG Blog





En başta da ülkeyi yönetenler. Oysa onları dinledikçe, var olan öfke daha da artıyor. Tıpkı onların başkalarına artan bir şekilde öfkelendikleri gibi. Ortalıkta öylesine bilgi dezenformasyonu var ki, bunu önlemenin en iyi yolu şeffaflıktır.Birkaç gündür Rize’deydik ve aklımız hep İstanbul’daydı. Ve gelen bilgiler bazen dehşete düşürdü, bazen öfkelendirdi, bazen de bu kadarı da olmaz dedirtti. Umarız taşlar bir an önce yerli yerine oturur...Aklıselim hakim olur...
Kriz yönetimi?Nasıl ki sınavlarla yaşamaya alıştıysak, krizlerle yaşamayı da öğreneceğiz. Çünkü neredeyse krizsiz bir gün geçmiyor...Ve kriz yönetimi okullarda eğitimi yapılan ciddi bir uzmanlık haline geldi. Günümüz yöneticilerinde aranan olmazsa olmaz özelliklerin de en başında geliyor. Peki bu konuda başarılı mıyız?Kesinlikle hayır.Ama kriz yaratma konusunda üzerimize yok. Eğitimde bunun yüzlerce örnekleri var.Yarattığı tahribat Taksim’de yaşananlardan çok daha fazla ama görülmüyor, konuşulmuyor, çözüm üretilmiyor...Ve nereye kadar?..
Doğru okumak gerek!Taksim’de başlayan ve yurt geneline yayılan eylemleri doğru okuyamazsak, doğru teşhis koyamazsak, tedavi süreci de o kadar yanlış olur.Öylesine kırgın, küskün, ezilmiş, suskun gruplar yarattık ki şimdi hepsi kendini alanlara attı.Şimdi onların hepsini terörist ya da ülkenin huzurunu bozan bazı mihraklar olarak görmek yanlışların en büyüğü olur ve duruşlarını daha da keskinleştirmenin ötesinde bir işe yaramaz.Sosyal olayların ne zaman, nerede, nasıl başlayacağı ve nerede nasıl biteceği hiç belli olmaz.Bu yüzden Taksim’de başlayıp yurt geneline yayılan ve dünyanın dört bir yanında destek bulan bu haykırışı, iyi analiz etmek gerekir.Susturmak hataların en büyüğü olur.Diyalog ise çözümün vazgeçilmez anahtarı. Umarız bu konuda geç kalınmaz...
Orantısız güç!Gazetedeki haber toplantısında 24 saat boyunca çekilen yüzlerce fotoğrafa göz attık. Müthiş kareler vardı. Beni en çok etkileyen İstiklal Caddesi’ndeki boş gaz kovanlarıydı. Yüzlerce, hatta binlerceydi. Öylesine atılmış ki stoklar yetmemiş, takviye getirilmiş. tıpkı su püskürtmekten yorulan panzerlere tanker tanker taşınan sular gibi...Bir kare daha vardı. Gaz da, su da bitince, polis de göstericilere atmak için yerden taş topluyordu.Birisi bu görüntüleri soğukkanlılıkla izlemeli ve nasıl bu noktaya gelindi, ne yapıyoruz sorusuna, önce çuvaldızını kendisine batırarak cevap aramalıdır.Hem de hiç geç kalmadan!
Oradakiler kimler?Göstericilerle ilgili, hiç kimse senaryolar üretmesin. Oradakiler ne uzaydan geldi ne de aşırı uçları temsil eden temsilciler. Siz, biz, hepimiz.Bazen küstürülen, bazen itilen, kakılan, bazen de konuşma hakkı bile elinden alınan sade vatandaşlar.Bu yüzden, çeşitli sıfatlar üreterek onları daha da öfkelendirme yerine, tıpkı çözüm sürecinde olduğu onlarla da oturup konuşulmalıdır.Ve buna fazlasıyla hakları var.Konuşmak, gaz ve tazyikli sudan çok daha etkili bir uzlaşı aracıdır.
Boğaziçi ÜniversitesiSivil toplumları gibi üniversiteler de bildiri üzerine bildiri yayınlıyor. Herkes sükunet istiyor. Ve sese, kulak vermek zorundayız.Eğer tıpkı, eylem yapanlara kızdığımız gibi, bu durumu protesto edenleri de dışlar ve onları da kışkırtıcılıkla suçlarsak, bir yere varamayız.İşte dün Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerince yayınlanan bildiri. Kim altına imza atmaz ki:“Biz, aşağıda imzası olan Boğaziçi Üniversitesi öğretim elemanları, Taksim Gezi Parkı’nın yok edilmesine karşıyız. Ağaçlarını korumak isteyen kentlilere uygulanan akıl dışı şiddeti kınıyor, yıkım faaliyetinin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.“Özetin özeti: Eğer bugün ve yarın da, benzeri binlerce protesto bildirisi yayınlansın istenmiyorsa, bu sese kulak verilmedir. Yok eğer karşı bildiriler ve karşı gösterilerle cevap verilirse işte o zaman kriz yönetimi değil, kriz körükleyicisi durumuna düşeriz...
Abbas Güçlü'nün Milliyet Yazıları İçin Tıklayın!



Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)