adscode

Üniversiteler Kan Kaybediyor!

Bayram tatili sona eriyor, yine sorunlarla cebelleşip duracağız. Herhangi bir konuda pireyi deve yapmada üzerimize yok. Özellikle de sorun yaratmada.

Üniversiteler Kan Kaybediyor!
AG Blog

 Anaokulundan üniversiteye, alın birini vurun diğerini. Ne  4+4+4’te okula başlama yaşını çözebildik, ne de üniversiteye girişteki baraj puanını. Bayramdan önce ne ise, bayramdan sonra da  aynı sorunlarla boğuşmaya kaldığımız yerden devam edeceğiz...
Üniversitelerde 80 bin kontenjan boş kaldı. Kazanıp da kayıt yaptırmayanlarla birlikte bu sayı, kesin 100 bini aşar. Bu da üniversiteler için felaket anlamına gelir.
İlk kez olsa  neyse, ama son üç yıldır durum aynı ve üniversitelerin dayanacak gücü kalmadı. Kaldı ki zorda olan sadece vakıf üniversiteleri ve 
KKTC değil, devlet üniversitelerinde de ciddi açıklar var.
Ve 
kesinlikle bu konuda bir şeyler yapılması gerekiyor...

KKTC üniversiteler
KKTC üniversitelerinde de 15 bin kontenjandan 10 bini boş kaldı. Yani her üç kontenjandan ikisi boş. Bu kara tablo,  Eğitim Adası hayali kuran KKTC’de alarm zillerinin çalması için yeter de artar. Eminim ki, Cumhurbaşkanı’ndan üniversite kurucularına, rektörlerden öğrencilere kadar herkes bu durumu ciddiye alıyordur. Eğer konu ciddiye alınmazsa, bu durumdan herkes etkilenecektir. Ek yerleştirme herkes için yeni bir şans. En başta da üniversite adayları için. Umarız en iyi şekilde değerlendirilir...
YÖK’ün bu konudaki anlamsız inadını da anlamak mümkün değil. Mademki baraj puanını düşürmeye ya da kaldırmaya sıcak bakmıyorlar, o zaman çözüm üretsinler.
O koltukları, sorunları seyretmek için doldurmuyorlar!..
Vakıf üniversiteleri
Vakıf üniversitelerinin durumları da pek parlak değil. Çok az kontenjanı olanlar, hepsini doldurduk diye hava atıyorlar ama geneli sancılı.
61 bin kontenjanın 17 bini açık kaldı. Ama kazanıp da kaydını yaptırmayanlarla birlikte bu sayı 20 bini rahatlıkla aşar. Yani her üç kontenjandan birisi boş kalacak.
Ek yerleştirme onlar için de büyük şans.
Umarız bir birilerini yeme ve oluşturulacak projelere karşı çıkma yerine bir bütün olarak olaya bakabilirler...
Devlet vakıf üniversiteleri ile  
haksız rekabet ortamı yaratarak, sanki yok olmaları için çaba harcıyor.
Madem, vakıf üniversitelerine sıcak bakılmıyor, peki o zaman açılmalarına neden izin veriliyor?
Bu konuda da bir politika oluşturma zamanı geldi de geçiyor!..
Asıl sorun bunu kim yapacak?..

Devletlerdeki durum
Türkiye’nin en köklü üniversitelerinde de kontenjan boşluğu ortaya çıktı. Ankara Üniversitesi’nde 649 kontenjan boşluğu şok etkisi yaratırken, Ege’de 445, İstanbul’da 238, 9 Eylül’de 167,Marmara’da 92, Hacettepe’de 40 kontenjan boş kaldı. Boğaziçi ve ODTÜ ful çekti. Özelikle Fen Edebiyat Fakültelerinin fizik ve kimya bölümleri yarı yarıya boş kaldı. Astronomi ve Uzay Bilimleri, Alman Dili ve Edebiyatı, Su Ürünleri Mühendisliği, Orman Mühendisliği ve Biyoloji de kontenjan dolduramadı.
Vakıf üniversitelerinin durumunu değerlendiren TED Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, vakıf üniversitelerinin batma tehlikesi ile karşı karşıya kalabileceğini savunarak, “Bu mantıkla gidilirse vakıf üniversiteleri batacak. Ticarethane mantığından çıkarmalıyız vakıf üniversitelerini. Para kazanacağız diye üniversite açılmaz. Vakıf üniversiteleri boş kalıyor ve bu durum daha da artacak. Maalesef geçen yıla oranla kontenjanlar daha da boş kaldı.” Demiş.
Sorun tespit edildiğine göre umarız çaresi de düşünülür.
MEB, YÖK ve ÖSYM bayram tatilinde umarız bu konuya biraz olsun kafa yorarlar. Yoksa çok daha üst makamlar devreye girecek haberleri olsun!..

Çözüm makamı yok mu?
Ulus olarak sorun yaratma konusunda maşallah müthiş becerikliyiz ama çözüm konusunda maalesef kısır ötesiyiz. Bunu aşmadan da top yekün kalkınma mümkün değil.
Ve çözüm odaklı insan yetiştirmenin yolu da eğitimden geçiyor.
Bu yüzden eğitim sistemimizin ille de değişecekse bu yönde bir değişikliğe gitmesi gerekin.
Şu soruyu bin defa kendimize sormalıyız:
Sorun odaklı gençler mi yetiştireceğiz yoksa çözüm üreten nesiller mi?
Bu sorunun cevabını samimi bir şekilde verilmeden ve gerekeni yapmadan yol kat etmemiz mümkün değil..

Bayram bitti  ama...
Arife günü yaşanan trafik keşmekeşi umarız bugün de yaşanmaz. Yetkililerin gerekli önlemleri  düşünüp gereğini yerine getirdiklerini sanıyoruz. Yoksa gerçekten hem oturdukları makama hem de halka karşı büyük bir saygısızlık etmiş olurlar...
Özetin özeti: Deneme yanılma yöntemi ile doğruları bulma ilk çağlarda kaldı. Madam ki bilim çağındayız artık aklımızı ve bilimi kullanamaya başlasak iyi olur...


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)