Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada yaklaşık 1 milyon 700 bin adayın katıldığı Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) soruların pratik bir şifre aracılığıyla yüksek net oranlarında çözülebildiği haberlerinin sınava dair ciddi şüpheler doğurduğunu belirterek şöyle dedi: "KPSS’deki kopya skandalında halen bir sonuca ulaşılamamış olması, İstanbul’da sisteme müdahale edilerek sadece kız öğrencilerin belirli okullarda sınava alınmış olması ve geçmişte yaşanan kopya skandalları YGS üzerinde artan şüpheleri pekiştirmektedir. KPSS’de yaşananlar ile toplumun güvenini yitiren ÖSYM bu konuya dair acilen bir açıklama getirmelidir. ÖSYM tarafından gerçekleştirilen basın duyurusu akıllardaki soru işaretlerini artırmak dışında bir şeye hizmet etmemiştir. Geçmişte yapılan hataların tekrarlanmaması ve kamuoyunun doğru bir şekilde bilgilendirilmesi için akıllarda soru işareti bırakmayacak şekilde yanıtların alınabileceği ve basının geniş katılımıyla oluşturulacak bir basın toplantısı acilen gerçekleştirmelidir."
Kılıç, söz konusu "şifre yöntemi" birilerine servis edilmişse, adayların tek tek kendi kitapçıklarını görmesinin hiçbir anlamı olmayacağını ve iddiaları ortadan kaldırmayacağını vurgularken ÖSYM’nin, tüm kitapçıkları adayların T.C. Kimlik numaralarını gizli tutarak kamuoyuyla paylaşmasını istedi. Kılıç, adaylara dağıtılan diğer kitapçıklarda da "şifreleme" yöntemiyle doğru sonuç alınıp alınamadığı açısından net bilgiler verilmesi gerektiğine de dikkat çekerken konunun, basın duyurusuyla geçiştirilemeyecek kadar hassas bir konu olduğunu belirtti.
HEMEN İNCELEME
Abbas Güçlü, savcılığın bir an önce harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Üniversitelerden oluşan bir kurulun ÖSYM’de inceleme yapması gerektiğini belirten Güçlü ‘Bilgisayar programı olmadan bunu yapmak olanaklı değil. Deliler yok edilmeden bir an önce harekete geçilmeli’ dedi.
Güçlü, şifre iddialarına ilişkin şu değerlendirmede bulundu: "ÖSYM'nin açıklaması inandırıcı değil. Seçeneklerin yeri değişse dahi bu şifre uygulandığı zaman değişen birşey olmuyor. Formül geçerli olduğu sürece yine aynı sonuca ulaşılır. Bundan sonra ne olacak, kimse fikir sahibi değil. 1 milyon 700 bin kitapçık üzerinde aynı formülü uyguladığınız sürece seçenekleri değiştirseniz dahi cevaplara ulaşabilirsiniz. Bu sadece basına dağıtılan bir kitapçık değil; ÖSYM'nin internet sitesinde de aynı kitapçık var. Bu şifreleme tesadüf değil! ÖSYM, bu şifreleme işleminin neden yapıldığını açıklasın."
