Bursa'daki Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin öğretmenleri tarafından ABD merkezli "İklim Eylem Planı Projesi" (Climate Action Project) kapsamında yapılan faaliyetler, uluslararası geçerliliği olan ve yaklaşık 13 bin okul arasından 250 kuruma verilen "İklim Eylem Projesi Mükemmellik Okulları Ödülü"ne layık görüldü.
Amerikan "Take Action Global" adlı kuruluş tarafından hazırlanan, Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF), Birleşmiş Milletler (BM), NASA ve Cartoon Network firmasının desteğiyle 6 hafta süreli 3-21 yaş grubuna yönelik proje bu yıl 146 ülkede 12 bin 858 okul ve 2 milyon 700 bin öğretmen ve öğrencinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Meslek lisesinin öğretmen ve öğrencileri de iklim değişikliği konusunda bilinçlenmek maksadıyla ellerinde su bidonlarıyla susuzluğa dikkati çekmek için okul bahçesinde yürüdü, geri dönüşüme gitmesi gereken atık malzemeler için basketbol potasından oluşan geri dönüşüm kutusu yaptı. Projenin katılımcıları, bunun yanı sıra birçok çalışmaya imza attı.
Okul müdürü Oktay Güllü, AA muhabirine, çalışmalarda okuldaki biyoloji ve yabancı dil öğretmenlerinin aktif görev aldığını, 30'a yakın öğrencinin de gönüllü katılımının sağladığını söyledi.
Uzun süredir yürüttükleri proje kapsamında çeşitli etkinlikler yaptıklarını belirten Güllü, şunları aktardı:
"Projeye katılan tüm dünyadaki okullar yaptıkları çalışmaları bir platformda paylaşıyorlar ve değerlendirmeye tabi tutuluyorlar. Aldığımız bilgiye göre projeye yaklaşık 13 bin okul ve 2 milyon 700 bin öğrenci katıldı. Buradaki çalışmalar bağımsız değerlendiriciler tarafından değerlendirildi ve okulumuz bu 13 bin okulda içinde çalışmaları değerli bulunan 250 okuldan biri oldu ve ödüle layık görüldü. Türkiye'de bu projede ödül alan tek devlet okuluyuz, meslek lisesi olmamız özelinde yine bu ödüle layık görülen tek meslek lisesiyiz."
Öğretmenlerin proje ve ödülle ilgili görüşleri
Projede görev alan öğretmenlerden Zeliha Ortakaya da dünyanın atıklardan ve geri dönüşümün azlığından "hasta" olduğunu, bunu değiştirebilmek için gençlere odaklanmak gerektiğini söyledi.
Gençlerin küçük adımlarla topluma ilham verebileceğine inandıklarını vurgulayan Ortakaya, "Gençler, yaşam tarzlarını değiştirebilmek için bu konuda farkındalık yaratabilirler. Bu hedef doğrultusunda İklim Eylem Projesi'nde biz öğrencilerimizle temiz bir dünya için neler yapabiliriz, çözüm önerilerimiz neler olmalı; bu konularla ilgili farkındalık yaratacak etkinlikler düzenledik." dedi.
Fahriye Aşık, uyguladıkları projenin temel hedefinin tüm dünyada 2030 yılına kadar 1 milyar öğrenciyi daha yaşanabilir bir dünya ve daha temiz bir çevre için harekete geçirmek olduğunu, kendilerinin de küresel ölçekli bu çalışmalarda yer almaktan gurur ve mutluluk duyduklarını anlattı.
Hülya Öztürk Kula, "Bu ödülü almamızın temel sebebi, bu sene yapmış olduğumuz çalışmaların yanında daha önce okulda yapılan projelerin atölye çalışmaları, eğitim çalışmalarıdır. Bu alanda çalışmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.
Deniz Aydoğan ise katılımcı okulların, öğrencileri bilgilere, fikirlere ve dünyayı değiştirmek için harekete geçmeye teşvik ettiğini aktararak, öğrencilerin iklim değişikliği konusundaki çalışmalarının topluma da öncülük edeceğine inandıklarını belirtti.
Temiz suya ulaşmak için kilometrelerce yürüyen kişilerle empati kurdular
Öğrencilerden Enes Emre, okulda iklim değişikliğine dikkati çekmek amacıyla pek çok çalışma yaptıklarını, atölyelerde bulunduklarını, aldıkları ödülün çevreye duyarlılığın bir göstergesi olduğunu kaydetti.
Samet Aslan da yaz aylarında çıkan orman yangınlarını ve Türkiye'nin kuzeyinde yaşanan sel felaketlerini gördükten sonra projeye katıldığını, proje sonunda çevre bilinci kazandığını bildirdi.
Ayberk Cüneyt Köroğlu, 6 haftalık çalışma sürecinde yurt dışında projeye katılan diğer öğrencilerle konuşarak yabancı dillerini de geliştirdiklerine işaret etti.
Enes Özbay, iklim değişikliğinin ekosistemdeki biyolojik çeşitliliğini hasara uğratacağını bildiklerini, bu sebeple bunu daha iyi anlamak için bazı alanlarda gözlem yaptıklarını ifade ederek, "İnsan faaliyetleri ile başlamış olan bozulmanın domino taşı gibi tüm canlıları nasıl olumsuz etkilediği konusuna bir kez daha şahit olduk." diye konuştu.
Emirhan Kaya ise dünya nüfusunun yaklaşık üçte birinin temiz içme suyuna ulaşabilmek için her gün kilometrelerce yürüdüğünü, bunu anlayabilmek için kendilerinin de ellerinde 5 litrelik su bidonları ile okulda temiz su için yürüyüş yaptıklarını dile getirdi.
AA