adscode

Haliç Üniversitesi’nde neler oluyor?

Üniversitelerde enteresan gelişmeler oluyor. Özellikle de vakıf üniversitelerinde. Bunlardan en ilginci de Haliç Üniversitesi.

Haliç Üniversitesi’nde neler oluyor?
AG Blog


Üniversiteyi Prof. Dr. Gündüz Gedikoğlu ve arkadaşları kurdu. Zor koşullarda 15yılı geride bıraktılar. Kent üniversitesi kimliği ile farklı bir noktayageldiler. Ve üniversite tam rayına oturdu derken, son birkaç aydır, tepeyönetiminde oldukça hareketli günler yaşadılar.
Patronaj üç ayda üç defa el değiştirdi. Önce, üniversitenin kurucusu Gedikoğludevre dışı bırakıldı, sonra onu devre dışı bırakanlar devre dışına itildi,şimdi yeni bir yönetim süreci için masaya oturuluyor.
Benzer gelişmeler diğer üniversitelerde de oldu, olmaya da devam edecek.
Örneğin Işık Üniversitesi’nde,üniversitenin kurucu rektörü Sıddık Yarman, önce kapı önüne konuldu, sonra dadaha üst görev olan mütevelli heyeti başkanlığına getirildi.
Bilgi Üniversitesi’ndeise kurucular üniversiteye veda etmek zorunda kaldı.
Haliç Üniversitesi’ndeki durum ise farklılığını koruyor. Yazacak çok şey var.Ama zamanı değil, önce üniversitenin toparlanması gerekiyor. Çünkü buüniversiteler kolay kurulmuyor, kolay kolay da harcanmamalı. YÖK’ün bu konudaki soğukkanlılığı datakdire şayan...
Haliç Üniversitesi, diğer pek çok üniversiteye göre, tıp fakültesini çoktan haketti. Ama hep engellendi. Aile içi sorunlar işe karıştırıldı, daha da önemlisikurumsal kimlik oluşturmada geç kalındı.
Haliç’te yaşananlar, diğer vakıf üniversitelerine de ders olmalı. Özellikle dekuruculara. Rektöründen öğrencisine, hocalardan idari personele, mütevelliheyetinden velilere tüm Haliç ailesine, atlattıkları bu badire için geçmişolsun der, aydınlık günlerin onların olmasını dileriz.
Kayıt oranları çok iyi gözüküyor. Öğrenci ve velilerin bu güvenini hiç kimseistismar etmemeli.
Bu kriz, eminim ki Haliç Üniversitesi’ni çok daha güçlendirecektir...

Okullar ödenek bekliyor
Okul müdürleri dertli mi dertli. Çünkü henüz Ankara’dan bekledikleri ödenek gelmemiş.Başınızın çaresine bakın deniliyormuş. Ama velilerden bağış istememekkoşuluyla. Peki nereden bulacağız, hiç olmazsa onu söylesinler diyeyakınıyorlar.
Haksızlar mı?
Kesinlikle haklılar.
Onlarca sorunları var. Örneğin temizlik, örneğin güvenlik, örneğin fakir fukaraöğrencilere her türlü destek. Peki bunu nasıl gerçekleştirecekler?
İşte bu konuda bir dokunun, bin ah işitin.
Yakında havalar da soğur, yakacak derdi başlar, asıl o zaman, eğitimi etkilernoktasına gelir diyorlar.
Bizden hatırlatması!..

Boş kontenjanlar!
Fen ve anadolu liselerindebinlerce kontenjan boş. Kimin yüzünden? Kesinlikle ve kesinlikleMilli Eğitim Bakanlığı’nınyüzünden. Onların basiretsizliği nedeniyle, bu yıl da, en az 7, 8 bin kontenjanboş kalacak.
Oysa daha zaman var. Üçüncü bir kayıt dönemi açılıp, çifte kayıt yaptıranlarayıklanırsa, çok sayıda hayır duası alırlar. Yok eğer, önceki yıllarda olduğugibi olup bitene seyirci kalırlarsa, inanırlıklarını hepten kaybederler.
Sorunun çözümü için üç tane okul müdürü ve üç tane veliyle görüşmeleri yeter deartar.
Yoksa, böylesi basit bir sorunu çözemeyen MEB, 4+4+4 gibi çok daha karmaşık birsistemin altından nasıl kalkacak iddiasında bulunanları haklı çıkartır ki, buda onlara hiçbir şey kazandırmaz!..

Dershaneler nasıl kalkar?
Bu konuda daha önce olduğu gibi yine hodri meydan diyoruz. Sınavları ve onun bir gereği olandershaneleri kaldırana oyumuz helal olsun. Elini öpmeye de hazırız. Böylesi birreform, diğerlerine benzemez, gerçek anlamda bir devrim olur.
Bir yıl içinde kalkmaz diyenlerden biri de benim. Ama bu hiç kalkmaz anlamınada gelmemeli. Yeter ki iyi niyet ve kararlılık olsun.
Ayrıca dayatmayla da olmaz, ciddi bir ön hazırlık, ciddi bir altyapı ve ciddibir öngörü ile 5 yıl sonra asgari düzeye iner, 10 yıl içerisinde de yok olmanoktasına gelir.
Belki bu süre biraz daha kısaltılır ama 5 yılın altına kesin inmez. Yoksa şovunötesine geçmez.
Eğer ille de gelecek yıl kalkacaksa, gelecek yıldan itibaren tüm öğretimkurumları, memurluk ve sınav gerektiren diğer tüm alımlar, kuraylagerçekleştirilsin. İşte o zaman, sınava da, dershaneye de gerçekten hiç gerekkalmaz!
Ve emin olun değişen fazla bir şey de olmaz.
Örneğin Galatasaray İlköğretimOkulu ve daha pek çok okula kurayla öğrenci alınıyor, hiçbir şey de olmuyor.
Eğer ilgilenen çıkarsa daha fazla detay veririz ama o zaman da oyumuzuvermeyiz!..
Özetin özeti: Demokrasilerde çareler tükenmez ama önce aramak gerekir!..


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)